Mustazaf-Der Kâhta Şubesine üye iken oğlu Mustafa Yetiş’in İslamî hizmetlerinden dolayı tutuklandığını söyleyen Anne Yetiş, oğlunun “Anne beni cezalandıranların hepsi Fethullahçıdır” dediğini aktararak paralel yapının kumpaslarına dikkat çekti.

9 Ekim 2010 tarihinde FETö/PDY tarafından Adıyaman merkez, Samsat ve Kâhta ilçelerinde İslamî hassasiyetleri ile öne çıkan Sivil Toplum Kuruluşlarına yönelik düzenlenen operasyonlarda gözaltına alındıktan sonra ‘en üst sınırdan' 10 yıl 6 ay hapis cezası verilen Mustazaf-Der Kâhta Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Mustafa Yetiş'in ailese yıllardır yaşadıkları mağduriyetin sona ermesini istiyor.

Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından İslami Sivil Toplum Kuruluşlarına yapılan baskınlarla ilgili hazırlanan iddianamede Kutlu Doğum etkinlikleri, İsrail ve Amerika'yı protesto etmek, Hz. Fatma'yı anmak, fakir insanlara yardımda bulunmak ve hatta pikniğe gitmek bile örgütsel suç olarak gösterilmişti.

Yetiş ailesi, hayatta olan tek erkek çocuklarını cezaevine koyulması yetmiyormuş gibi sürekli FETö/PDY polisleri tarafından evleri taciz edildi. Defalarca sevk zulmüne maruz kalan ailenin yükünü omuzlayan anne Fatma Yetiş, yine bir sevk zulmü sırasında ring aracının önüne atladığı günden sonra dizleri tutmaz oldu.

Oğullarının haksız yere cezaevine atılmasını, yapılan sevk zulümleri gibi birçok mağduriyeti gözyaşları içerisinde İLKHA mikrofonlarına anlatan Yetiş ailesi, FETö'nün darbe girişiminin ardından birçok hakikatin ortaya çıktığını, yetkililerin yaşadıkları mağduriyeti gidermesini beklediklerini söyledi.

"Bana ‘Anne beni yakalayan polis, emniyet amiri, savcı, hâkim hepsi Fetullahçıdır' dedi"

Oğlu Mustafa Yetiş'in FETö/PDY'ye bağlı polisler tarafından gözaltına alındığını, yine aynı yapıya bağlı savcı ve hâkimlerin eliyle haksızca cezalandırıldığını belirten anne Fatma Yetiş, "Benim oğlumun ve arkadaşlarının hiçbir suçu yoktu. Bu zalimler de kendilerini İslam dininin arkasına saklayarak bize zulüm ettiler. Ben Malatya'ya Mustafa'nın yanına gittim. Mustafa bana ‘Anne beni cezalandıranların hepsi Fethullahçıdır. Polis, emniyet amiri, savcı, hâkim hepsi Fetullahçıdır. Bizim gücümüz bunlara yetmez ancak Allah'ın gücü bunlara yeter' dedi. Ben de ‘Ya Rabbi sen bizim sahibimizsin, kim bizi bu hale getirdiyse sen de onları aynı hale getir' diyerek onları Allah'a havale ettim." diye belirtti.

Anne Yetiş: Oğlum dedi ki ‘o gece darbe oldu deyince tüm yayınlarımızı kestiler'

Darbe girişimi gecesi oğlunun yaşadıklarını anlatan anne Yetiş, "Darbe girişiminden iki sonra Mustafa beni aradı. Dedi ‘Anne o gece darbe oldu denilince tüm yayınlarımızı kestiler. Biz artık ailemizden umudumuzu kesmiştik. Eğer darbe başarılı olsaydı hiç kimse bizi bulamazdı. Hepimizi öldürürlerdi.' Allah-u Teâla izin vermedi. İki gün sonra televizyonlarımız açıldı. Allah'a şükürler olsun ki bu millete cesaret, metanet verdi bu zalim karşısında.' Allah bu zalimleri daha çok kahrı perişan etsin."

Adıyaman cezaevinde belli bir süre kalan oğlunun başka bir ile sevki sırasında sevk aracının önüne atladığı olayı gözyaşları içinde anlatan anne Yetiş, o olaydan sonra dizlerinin tutmadığını söyledi.

"Kendimi ring aracının önüne attım"

Anne Yetiş, "Mustafa'mın sevki yapılacağı gün, onun ailesini alarak cezaevinin önüne gittim. Orada polisler önümüze çıkarak oğlumu görmemize engel oldular. Ben onlara, bu çocukların ahlarını almayın eğer bu çocukların ahlarını alırsanız yakanızı kurtaramazsınız, dedim. Bir polis bana dönerek ‘benim babam şeyhtir, ben bedduandan korkmam' dedi. Ben de dayanamayarak, eğer siz bu çocukların kederini içlerinde bırakırsanız Allah aynı keder ve acıyı sizin anne ve babanıza versin, bizden daha beter olun, dedim. Birden araç çıkınca kendimi ring aracının önüne attım ve sonrasını hatırlamıyorum. O günden sonra dizlerim tutmaz oldu. Kendime geldiğimde tüm çocukların bayılıp düştüğünü gördüm. Sonra bize hastaneye kaldırdılar."

Baba Yetiş: Oğlumun ve arkadaşlarının yeniden mahkemeye çıkarılıp bırakılmasını istiyorum"

Yıllardır evlat hasretiyle tutuşan, yaşadığı birçok musibetin ardından çeşitli hastalıklara yakalanan baba Hacı Mehmet Yetiş ise tüm bunları kendilerine reva görenlere sadece beddua etti.

Gözyaşları içerisinde beddua eden baba Yetiş, "Ben zaten konuşamıyorum. Allah cehennemde onların cezasını versin. Allah onları daha çok perişan etsin. Ben gece gündüz bu bedduayı yapıyorum diyorum ki Allah onları kahrı perişan etsin. Ben oğlumun ve arkadaşlarının yeniden mahkemeye çıkarılıp bırakılmasını istiyorum." dedi.

Kardeşi daha küçük iken babasının haksız bir şekilde cezaevine atıldığını belirten Mustafa Yetiş'in oğlu Ahmet Yasin Yetiş ise yetkililere çağrıda bulunarak babasının serbest bırakılmasını istedi. (Osman Gülebak- İLKHA)