Fırat üniversitesi öğretim öğesi Profesör Asaf Varol, baş döndürücü bir hızla gelişen teknolojinin oluşturduğu tehlikelere dikkat çekerek, siber saldırılar ile dünyanın farklı yerlerine müdahale edilebildiğini söyledi.

Fırat üniversitesi Teknoloji Fakültesi öğretim öğesi Profesör Doktor Asaf Varol, dünyada yaşanan teknolojik gelişmelere dikkat çekti.

Teknolojinin günümüzde baş döndürücü bir hızla geliştiğini belirten Profesör Varol, teknolojinin beraberinde getirdiği tehlikelere de dikkat çekerek, siber saldırılar ile dünyanın farklı yerlerine müdahale edilebildiğini söyledi.

Öğrencilere, “Öğrenmenin yaşı yok” diyen Profesör Varol, “Yaşam boyu öğrenmeyi mutlaka benimseyin. Yaşım geçti diye bir şey yok. Özellikle şuan ki teknolojik gelişmeler gerçekten ülkeler için tehdit oluşturan bir unsur. Siz isteseniz de istemeseniz de, mademki akıllı cep telefonu kullanıyorsunuz, mademki internete giriyorsunuz. Sizler de tehdit altındasınız. Bu tehditlerin türleri çok farklı olabilir.” ifadelerini kullandı.

“Bu, et gözü ile bakmak demektir”

“İleriyi görebilmek lazım.” diyen Profesör Varol, hazırlanan bir projenin bazen yetkili makamlar tarafından dikkate alınmadığını söyledi.

Profesör Varol, “Adli Bilişim Mühendislik protokolünü hazırladığımız zaman üniversiteler arasındaki kurulda 8 ay mücadele vermek zorunda kaldım. Şunu söylüyorlardı: ‘Bu ne biçim bir mühendislik, Adli Bilişim Mühendisliği diye bir mühendislik olur mu? İşte bilgisayar Mühendisliği.’ Bu, et gözü ile bakmak demektir. Neticede Fırat Üniversitesi bünyesinde kurduğumuz mühendislik 2013 yılından sonra ortaya çıkan olaylar ile ne kadar haklı olduğumuzu ortaya çıkardı.” ifadelerini kullandı.

“Cep telefonlarımız da her türlü işlemlere maruz kalabiliriz.”

Kötü amaçlı yazımlar ile insanların bilgilerini ele geçirmek isteyenlerin telefonlar üzerinden ortama hâkim olabildiklerini ifade eden Profesör Varol, konuşmasına şöyle devam etti:

“Yani bizler hepimiz tehdit altındayız. Cep telefonlarımızda her türlü işlemlere maruz kalabiliriz. Tehdit dediğimiz zaman aklımıza çok şey geliyor ki Suriye savaşını düşünün, orası füzeler dünyası. Bu füzeleri oraya göndermek hedefi yakalayabilmek için yazılımlar ile hareket etmemiz gerekiyor. Bunun içinde uzaydan alınacak çeşitli sinyaller lazım. Siber yardımı ile dışarıdan yardım almadan o füze oraya varmadan patlatabilirsiniz. Siberde sıfır yerine bir yazılması çok şeyleri değiştirebildiği için bundan dolayı çok önemli bir konu olarak karşımıza geliyor.” dedi.

“Müdahale ettiğim zaman bana karşılık verebilir der ve vaz geçer”

“Güçlü bir ülke olmak istiyorsak savunma sanayine önem vermeliyiz.” diyen Profesör Varol,  “Bunu savaşmak anlamında söylemiyorum. Çünkü güçlü bir ülke olduğunuz da bir başka ülke size müdahale edeceği zaman önce düşünecek, ‘müdahale ettiğim zaman bana karşılık verebilir’ der ve vaz geçer. Bu anlamda güçlü olmanız gerekiyor. Aynı şey nükleer enerji için de söz konusu. Dünya enerji konusunda gelişir iken sen seyirci kalamasın. Bugün ABD’de 104 tane santral var. Fransa elektrik enerjisinin yüzde 73’ünü nükleer santrallerden sağlıyor.  Gelişmekte olan ülkeler ve gelişmiş ülkeler santral kurarken ‘Nükleer santrale hayır’ demek bu ülkenin menfaatlerini korumaya hayır demektir.” şeklinde konuştu.

“Fiberde karasal sınırlar yoktur”                    

Bazı bilgilerin belirli yerlerde saklandığını belirten Profesör Varol, “Bir saldırı sonrası orasının çökertildiğini düşünün; bu çok büyük maliyetlere sebebiyet verebilir. Bu teknolojik araçlara baktığımız zaman cep telefonumuzdan başlıyoruz, ondan sonra uydu araçları, fiber optik kablolar ile dünyanın öbür tarafına anında müdahale ediliyor. Işık hızı ile bilgi gönderiliyor. Bu bize büyük bir kolaylık sağlıyor. Artık dünya küçüldü. Fiber anlam da karasal sınırlar gibi dünya da sınırlar yok. Bahsettiğim sistemler üzerinden istediğiniz şekilde başka yerlere müdahale edebilirsiniz.” dedi.

“Siber saldırı ile bomba patlamasını kıyas edemesiniz ama…”

Siber terörizmin farklı tanımlamaları olduğunu belirten Profesör Varol, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bir yere yapılan siber saldırı ile bomba patlamasını kıyas edemesiniz.  Ama netice itibarı ile siber saldırı ile daha havada iken bir füzeyi patlatabilirsiniz. Onun için terörizmi ille de bir canlı tarafından fiilen yapılan şeklinde algılamamak lazım. Siber saldırı da onun bir türevi olduğu için siber terörizm olarak adlandırıyoruz.” (Cemil Özdaş - İLKHA)