Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, Doha Forumu'ndaki konuşmasında ülkesinin artık istikrarın modeli hâline geldiğini söyledi; siyonist rejimin bölgeye kriz ihraç ettiğini belirtti ve işgal altındaki Suriye topraklarının geri alınması için uluslararası desteğin güçlendiğini vurguladı.

Doha'da düzenlenen 23. Doha Forumu'nda konuşan Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara, ülkesinin uzun yıllar süren kaosun ardından yeniden istikrar inşa ettiğini ve "kriz üreten bir ülkeden, istikrar örneğine" dönüştüğünü söyledi. Eş-Şara, siyonist rejimin bölgedeki gerginliklerin temel kaynağı olduğunu belirterek uluslararası kamuoyunun Suriye'nin işgal edilmiş topraklarının geri alınması konusundaki tutumunu desteklediğini ifade etti.

Eş-Şara, siyonist rejimin geçen yıl Suriye'ye karşı bin hava saldırısı düzenlediğini ve 400'den fazla sınır ihlali gerçekleştirdiğini söyledi. Buna rağmen 1974 anlaşmasına bağlı olduklarını, ancak saldırıların "Suriye'nin egemenliğini hedef aldığını" dile getirdi.

"Suriye kurumsal bir devlet olmak zorunda"

Devletin kişilere bağlı olmaması gerektiğini vurgulayan eş-Şara, kalıcı istikrarın ancak güçlü kurumlarla sağlanabileceğini söyledi.

Geçici anayasal düzenlemenin mevcut başkana 5 yıllık görev süresi tanıdığını hatırlatan eş-Şara, bunun yalnızca bir yılının geçtiğini, seçimler için önlerinde 4 yıl bulunduğunu belirtti. Suriye'nin şu anda "temsilî ve adil bir seçim için gerekli kurumsal ve hukuki altyapıya sahip olmadığını" dile getirdi.

Kadınların siyasal ve sosyal hayatta güçlü bir konuma sahip olduğunu belirten eş-Şara, "Suriye'de kadınlar hükümette, Meclis'te ve toplumun her alanında temsil ediliyor" dedi.

Toplumsal birlik ve son olaylar

İç birlik konusunda endişelerin abartıldığını söyleyen eş-Şara, "Bugün milyonlarca insan sokaklarda yeni dönemi kutluyor. Bu halk korkuyor mu?" diye sordu.

Suriye'nin tarih boyunca farklı toplulukların barış içinde yaşadığı bir ülke olduğunu vurgulayan eş-Şara, devrim sürecinde tüm kesimlerin rol aldığını, Hristiyanlar ve Aleviler dahil olmak üzere birçok grubun eski rejimden en fazla zarar görenler arasında bulunduğunu ifade etti.

Son güvenlik olaylarına ilişkin soruları yanıtlayan eş-Şara, hükümetin soruşturma komiteleri kurduğunu, uluslararası heyetleri kabul ettiğini ve suçluların yargılandığını söyledi. "Bu olaylar sınırlıydı ve hiçbir şekilde mazur görülemez" diyen eş-Şara, sorumluların ağır biçimde cezalandırıldığını vurguladı.

"Eğer terörizm buysa, o hâlde dünyada kim masum?"

Geçmişte hakkında yöneltilen "terör" suçlamalarına da değinen eş-Şara, bu ithamların siyasi olduğunu belirterek, "Terörist kimdir? Sivilleri öldüren midir?" diye sordu.

Gazze'de yaklaşık 60 bin masumun, Suriye'de ise son 14 yılda bir milyondan fazla insanın hayatını kaybettiğini hatırlatarak pek çok ülkenin bu tanımın dışında tutulmasının çelişki olduğunu söyledi. Kendisinin sivillere zarar vermediğini ve savaş boyunca "sivilleri korumak için mücadele ettiğini" ifade etti.

Eş-Şara, BM Güvenlik Konseyi'nin de hakkındaki "terör" tanımını kaldırdığını belirterek bunun, suçlamaların politik niteliğinin ispatı olduğunu söyledi.

Kadın hakları ve katılım

Kadınların Suriye'de geniş haklara sahip olduğunu anlatan eş-Şara, İdlib'de kurdukları üniversitede öğrencilerin üçte ikisinin kadın olduğunu söyledi.

Kadınların hem devlet kurumlarında hem özel sektörde aktif biçimde yer aldığını dile getiren eş-Şara, "Kadın konusunda endişe yok; endişe duyulacaksa erkekler için duyulmalı" dedi.

Doha Forumu'nun gündemi

"Adaletin tesis edilmesi: Vaatlerden somut gerçeklere" temasıyla düzenlenen 23. Doha Forumu, iki gün boyunca 160 ülkeden devlet başkanları, yetkililer, uzmanlar ve akademisyenleri ağırlıyor.

Forumda gıda güvenliği, enerji, iklim krizi, yapay zekâ ve bölgesel çatışmalar gibi başlıklar masaya yatırılıyor. Etkinlik bu yıl 6 bini aşkın katılımcı ve 470'ten fazla konuşmacı ile gerçekleştiriliyor. (İLKHA)