Filistin Esirlerin ve Özgürleştirilenlerin İşleri Heyeti, siyonist terör çetesinin Filistinlilere, hem esir aldıklarında hem de gözaltı ve hapishanede işkence yaptıklarını belirtti.

Filistin Esirlerin ve Özgürleştirilenlerin İşleri Heyeti, yayınladığı bir raporda siyonist terör çetesinin bedensel ve psikolojik işkencelerine maruz kalan esirlerin ve çocukların sözlü açıklamalarına yer verdi.

Raporda kendisinden söz edilenlerden biri Batı Yaka'nın Ramallah vilayetinin Beyti Sira beldesinden 17 yaşındaki Ali Ebu Safiyye. O, El-Meskubiyye sorgulama merkezindeki sorgulama esnasında maruz kaldığı işkenceleri anlatırken; küçük bir sandalyede elleri ve bacakları bağlı bir şekilde saatlerce bekletildiğini dile getirdi. Ebu Safiyye, sorguculardan birinin kendisine şiddetle saldırdığını, darp ettiğini ve yaralı bacağına şiddetli bir şekilde bastırdığını ifade etti. Kendisine aynı zamanda sorgucular tarafından çok çirkin şekilde hakaret edildiğini, sövüldüğünü ve tehditte bulunulduğunu dile getiren Ebu Safiyye, El-Meskubiyye merkezinde 16 gün sorgulamaya tabi tutulduktan sonra Ofer cezaevine nakledildiğini belirtti.

İşgalcilerin işkencelerine maruz kalan ve henüz yasal mükellefiyet yaşının altında olan bir diğer Filistinli de 17 yaşındaki Kays El-Basıti. O, işgalcilerin Mescidi Aksa'ya yaptıkları bir baskında Mescid-i Aksa sahası içinde alıkonuldu. İşgalci askerler alıkoyma esnasında onu tekme tokat dövdükten sonra yere düşürdüler. Sonra El-Kışla polis merkezine götürüldü ve orada bir komiser kendisini şiddetli bir şekilde darp etti. Sonra oradan El-Meskubiyye sorgulama merkezine götürüldü; ardından da halen bulunduğu Damon cezaevine nakledildi.

İşkenceye maruz kalanlar içinde şahitlikleri rapora geçenlerden biri de 27 yaşındaki Amir Ez-Zeyyat. O, El-Halil vilayetindeki evinde gece geç vakitlerde esir edildi. Gözleri ve elleri bağlandı ve askeri jeepe bindirildi. O esnada siyonist askerler bedeninin değişik yerlerine yumruklarıyla ve ayaklarıyla şiddetle vurdular. Sonra sorgulamak için Kudüs'ün güneyindeki Bitar İlit yahudi işgal merkezine, ardından da şu an bekletildiği Atsayun tutuklama merkezine götürdüler.

Raporda bunun gibi birçok işkence, aşağılama, darp ve hakaret örneğine yer veriliyor. (İLKHA)