ABD, uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele gerekçesiyle "USS Gerald Ford" uçak gemisini Karayip'e gönderdi. Venezuela ise "emperyalist tehditlere" karşı ülke genelinde büyük çaplı askeri konuşlanma başlattı.

Karayip bölgesinde tansiyon yeniden yükseldi. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), "USS Gerald Ford" adlı uçak gemisinin Latin Amerika kıyılarına ulaştığını açıkladı. Washington yönetimi, bu adımı "uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele operasyonları" kapsamında attığını savundu.

ABD Güney Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, yaklaşık üç hafta önce gönderilmesine karar verilen uçak gemisinin artık operasyon bölgesinde olduğunu duyurdu. Komutanlık, görevin amacını "bölgesel güvenliği korumak ve yasa dışı uyuşturucu ticaretiyle mücadele etmek" şeklinde tanımladı.

Ağustos ayından bu yana ABD, Karayip Denizi'nde 6 savaş gemisiyle askeri varlığını sürdürüyor. Bu operasyonlarda, uyuşturucu taşıdığı iddia edilen gemilere düzenlenen 20 hava saldırısında en az 76 kişi öldü.

Buna karşılık Venezuela Savunma Bakanı Vladimir Padrino López, "emperyalist tehditlere karşılık" ülke genelinde kara, deniz, hava ve füze birliklerinin yanı sıra Bolivarcı milislerin de dahil olduğu geniş kapsamlı bir askeri konuşlanma başlatıldığını duyurdu.

Caracas yönetimi, ABD'nin "uyuşturucuyla mücadele" söylemini, Devlet Başkanı Nicolás Maduro hükümetine baskı kurmak ve "rejim değişikliği" planlarını meşrulaştırmak için kullanılan bir bahane olarak değerlendiriyor. Washington ise Karayip'teki askeri varlığının tek amacının "ABD topraklarını hedef alan kaçakçılık ağlarıyla mücadele" olduğunu ileri sürüyor.

Venezuela Devlet Başkanı Maduro, birçok kez diyalog çağrısı yaparken ülkesinin egemenliğini savunmaya da hazır olduklarını vurguladı. Maduro, bu kapsamda ordunun yurt içindeki tatbikatlarını sıklaştırarak caydırıcılık mesajı verdi.

Gerilimin tırmandığı bu dönemde, Kolombiya'nın Santa Marta kentinde düzenlenen Latin Amerika ve Karayip Devletleri Topluluğu (CELAC) ile Avrupa Birliği zirvesi sona erdi. Zirve bildirgesinde, ülkelerin iç işlerine müdahale edilmesine ve güç kullanımına karşı çıkılırken, Gazze'deki savaşın son bulması yönünde atılan adımlar memnuniyetle karşılandı; işgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs'teki siyonist rejim saldırıları ise kınandı. (İLKHA)