HAMAS, 10 Ekim'de yürürlüğe giren ateşkesin ilk ayında siyonist rejimin Gazze'de 107'si çocuk 271 Filistinliyi şehid ettiğini duyurdu.

Gazze'de varılan ateşkeste birinci ay geride kalırken HAMAS, siyonist rejimin devam eden ihlallerine ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.

Açıklamada, siyonist rejimin 10 Ekim'den bu yana ateşkes anlaşmasını her gün ihlal ettiği ve bunun için bahaneler ürettiği belirtildi.

Ateşkesin sağlanması için büyük çaba harcayan arabuluculardan, siyonist rejime ateşkese uyması yönünde baskı yapmaları istenen açıklamada, HAMAS'ın ateşkese tam, hassas ve iyi niyetle bağlı kaldığı ifade edilldi.

Ateşkesin yürürlüğe girmesinin ardından 72 saat içinde sağ 20 siyonist esirin teslim edildiği belirtilen açıklamada, HAMAS'ın büyük yıkıma, ekipman eksikliğine ve çok sayıda mensubunu kaybetmesine rağmen ölü 28 siyonist esirden 24'ünün cesedini bulduğu belirtildi.

Gazze'de işgal edilen bölgelerde gömülü kalan esirlerin cesetlerine ilişkin koordinatların arabuluculara ve Uluslararası Kızılhaç Komitesine verildiği kaydedildi.

Yerleri belirlenemeyen siyonist esirlerin cesetlerinin ise aranmaya devam edildiği, bu durumun "işgalci israil'in uydurmaya çalıştığı her türlü bahaneyi geçersiz kıldığı" kaydedildi.

Açıklamada, "israil, ateşkes anlaşmasının ilk ayında 271 Filistinliyi şehid etti. Hayatını kaybedenlerin yüzde 91'inden fazlasını siviller oluştururken, bunların 107'si çocuk, 39'u kadın ve 9'u yaşlıydı." denildi.

Ateşkesin ilk ayında yaralanan 622 Filistinlinin yüzde 99'unun sivil olduğu, bunlardan 221'inin çocuk, 137'sinin kadın ve 33'ünün de yaşlı olduğu ifade edildi.

Saldırılarda sivillerin hedef alındığına işaret edilen açıklamada, "Bu durum işgalci israil'in saldırılarının intikam niteliğinde ve sistematik olduğunu doğruluyor." ifadesine yer verildi.

İşgal ordusunun ateşkes anlaşmasıyla Gazze'de gerisine çekildiği Sarı Hat yakınlarında aralarında siviller ve balıkçıların da olduğu 35 Filistinliyi alıkoyduğu, bunlardan 29'unun hala alıkonulmaya devam edildiği  belirtildi.

Açıklamada, Sarı Hat içinde yer alan evlerin günlük ve sistematik bir şekilde yıkıldığı bildirildi.

Siyonist rejimin ateşkes anlaşmasının ilk aşamasında kararlaştırılan çekilme planına uymadığı belirtilen açıklamada, "israil, Sarı Hat'tan ileriye doğru yaklaşık 33 kilometrekarelik bir alanı aşmaya çalışıyor. Bu da Sarı Hat'tın 400 ila 1050 metre iç kesimlerinde ateş kontrolü sağlamasını ve bu alanlara askeri araçların girmesini içeriyor." ifadelerine yer verildi.

İşgal rejiminin, Sarı Hat boyunca, hattın ilerisine 200 ile 800 metre arasında değişen mesafelerde beton bloklar yerleştirdiği kaydedildi.

Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansının (UNRWA), Gazze'deki insani yardım operasyonlarının engellendiği ve bu durumun 6 binden fazla yardım tırının bölgeye girişini aksattığı belirtilerek, "İşgal rejimi, her gün 50'si yakıt olmak üzere en az 600 yardım tırının girişini kapsayan anlaşmanın şartlarını kasıtlı ve sistematik şekilde ihlal etti. Gerçek yardımlar ilk ayda giren tırların yüzde 40'ını geçmedi, yani günde 200'den az yardım tırı girdi. Ticari ürünler ise yüzde 60'ını oluşturdu ve bunların bir kısmı ticari nitelikte olmasına rağmen insani yardım olarak kaydedildi." ifadeleri kullanıldı.

İşgal rejiminin, ateşkesin ilk ayında 92'si dizel, 38'i mutfak tüpü için olmak üzere gaz taşıyan sınırlı sayıda yardım tırının girişine izin verdiği, bunun ise üzerinde anlaşılan tır sayısının yalnızca yüzde 8,4'ü olduğu kaydedildi.

İşgal rejiminin, Ürdün'den gelen insani yardımların girişini kolaylaştırma ve hızlandırma açısından önemli bir nokta olan Zikkim Sınır Kapısı'nı kapalı tutmaya devam ederek bölgedeki insani krizi derinleştirdiği vurgulandı.

Açıklamada, "İşgal rejimi, girişine izin verilen malzemelerin türlerini de kontrol ediyor. Kırmızı et, kümes hayvanları, yumurta gibi temel gıda maddelerinin asgari miktarlar dışında girişini engelliyor." ifadesine yer verildi.

Kış mevsimine rağmen çadır ve barınma malzemelerinin girişini engellediğine dikkat çekilerek, "Ulaştırılan yardımlar Gazze Şeridi'nin acil ihtiyaçlarının sadece yüzde 5'ini oluşturuyor ve bu durum insani krizi derinleştiriyor." ifadesi kullanıldı.

Ateşkes anlaşmasında uzlaşıldığı üzere Gazze'deki elektrik santralinin faaliyete geçirilmediği ve bu yönde herhangi bir somut adımın da atılmadığı belirtildi.

Gazze'de enkaz kaldırmak için lazım olan malzemelerin girişini engellediği, elektrik santralleri, su ve kanalizasyon sistemleri, fırınlar ve hastaneler için gerekli malzemelerin girişine de izin vermediği vurgulandı.

Gazze'de yeniden inşa ve sivil savunma için gerekli malzemelerin girişinin de engellendiği belirtilen açıklamada, "Bu durum Gazze'de altyapının onarılması ve sivil yaşamın yeniden sağlanması çabalarını sistematik olarak engelledi." denildi.

Açıklamada, "İşgal rejimi, 20 Ekim 2025'te açılması konusunda varılan anlaşmaya rağmen Refah Sınır Kapısı'nı kapalı tutmaya devam ediyor. Anlaşmayı doğrudan ihlal eden bu durum, hastalar ve öğrenciler dâhil olmak üzere binlerce insanın acısını daha da kötüleştirdi." ifadelerine yer verildi.

Tel Aviv yönetiminin Gazze'ye saldırıların yeniden başlaması için provokasyonlar gerçekleştirdiğine ve anlaşmaya uymayı reddettiğine dikkati çekilerek, "Bu, uluslararası topluma karşı açık bir saygısızlık ve Şarm el-Şeyh zirvesinde ateşkesin sürdürülmesi gerektiğini vurgulayan dünya liderlerine bir meydan okumadır." ifadesi kullanıldı.

Ateşkes kapsamında işgal rejiminin, tanklarla ezilen, gözleri bağlı infaz edilen ve vücutları parçalanan Filistinlilerin cenazelerini teslim ettiğine vurgu yapılan açıklamada, bunun "tam anlamıyla savaş suçu ve uluslararası insancıl hukukun açıkça ihlali" olduğu kaydedildi.

İşgal rejiminin, Gazze'de alıkoyduğu Filistinlilerin listesini teslim etme konusunda ayak sürüdüğü belirtilen açıklamada, Gazze'de kaybolan 1800'den fazla kişinin akıbetinin hala bilinmediğine dikkati çekildi.

Arabulucular, ateşkese garantör ülkeler ve uluslararası kuruluşlara, ateşkes anlaşmasına uyması için işgal rejimine baskı yapma ve ateşkese yönelik herhangi bir ihlali önlemek için harekete geçme çağrısı yapıldı. (İLKHA)