28-29 Haziran tarihinde yapılan Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın (YKS) sonuçlarının açıklanmasının ardından öğrenciler, veliler ve öğretmenler için tercih telaşı başladı.

ÖSYM tarafından 6 Ağustos tarihinde YKS sonuçlarının açıklanmasının ardından öğrenciler için üniversitelerin tercih dönemi başladı. Öğrenciler, tercihlerini başarı sıralaması ve üniversitelerin taban puanı üzerinden yapıyor.

Adaylar, puanlarını ve mezun oldukları okul türlerini göz önünde tutarak hangi tablolardan tercih yapabileceklerini belirliyor. 6 Ağustos tarihinde başlayan tercih işlemleri, 14 Ağustos tarihinde sona erecek.

Öğrencilerin tercih sıralaması yaparken nelere dikkat etmesi gerektiği, şehir seçiminde izlenmesi gereken yol, geleceğin meslekleri ile popülerliğini yitirmiş meslekleri ve öğrencilerin tercihlerini belirleyen unsularına ilişkin önemli tavsiyelerde bulunan Şanlıurfa Yöntem Koleji Kurucu Müdürü Mustafa Yıldırım, tercih döneminin çok önemli olduğuna dikkat çekti.

"Öğrenci hangi bölümü istiyorsa tercih listesinde en üste yazmalıdır"

Öğrencilerin tercih yaparken kendi aldıkları sonuçlara göre tercih yapması gerektiğini ifade eden Yıldırım, "Öğrencilerin tercih listesinde toplamda 24 tane tercih hakkı olacak. Tercih listesini öğrenciler nasıl hazırlamalı? Önce meslek seçimi yapmak gerekiyor. Öğrenci hangi mesleği istiyorsa o meslekleri belirleyecek ama tercih sıralamasını yaparken, kendi sınav sonucunun sıralamasına göre tercihlerini yapmalıdır. Benim önerim sıralamadan ziyade öğrenci hangi bölümü okumak istiyorsa sıralamaya da bakmaksızın istediği bölümleri üste yazmalılar. Çünkü tercih ettiği bölümler altta olursa biz buna ‘ölü tercih’ diyoruz. Öğrenci sonradan pişman oluyor. Öğrenci hangi ili, üniversiteyi ve bölümü istiyorsa çokta puanına bakmadan o tercihleri üst sıraya yazması iyi olur." şeklinde konuştu.

"Öğrenci kendini hangi bölüme ait hissediyorsa o bölümü seçmesi daha isabetli olur"               

Öğrencinin hangi ili istiyorsa orayı seçmesi gerektiğini vurgulayan Yıldırım, "Tercihlerde şehir tabi ki önemli bir unsur. Bir öğrencinin en az 4 yılını geçireceği bir yer olacak. Şehir tercihinde ailenin maddi durumu da önemli. Öğrenci hangi ili istiyorsa orayı seçer. Öğrenci kendini hangi bölüme ait hissediyorsa o bölümü seçmesi daha isabetli olur. Çevre öğrenciye ‘doktor olacaksın’ dediği için öğrencinin Tıp bölümünü seçmesine gerek yoktur. Mesele para kazanmaksa öğretmenler ve mühendislerde iyi para kazanıyor. Bunun püf noktası işini severek yapmak. Bir öğrenci hangi mesleği seviyorsa o mesleği seçse daha doğru olur." ifadelerini kullandı.

"Şu an dünya bilişime biraz daha ağırlık veriyor"

Geleceğin meslekleri ile ilgili bilgi veren Yıldırım, şunları kaydetti:

"Geleceğin meslekleri şu an bilişim üzerine meslekler geleceğin meslekleridir. Şu an dünya bilişime biraz daha ağırlık veriyor. Bizde ülke olarak robotik kodlamayı anaokuluna kadar indirdik. Artık geleceğin mesleği denilince bence bilişim ve bilgisayar akla geliyor. Bana göre her kişinin mesleği yine sevdiği meslek olmalıdır. Geleceğin mesleği onun için sevdiği meslek olmalıdır. Öğrenci hangi mesleği seviyorsa o kişinin gelecekteki mesleğidir diye düşünüyorum.  Tıp fakültesine giden öğrencilerimiz oluyor. İkinci sınıfta okulu bırakıyor. Diyor ki ‘ben bu mesleği sevmedim.’ Geleceğin mesleği kişinin kendisini iyi hissettiği meslektir diye ben tarif ediyorum."

"Bir insan sevdiği işte başarılı olur"

Popülerliğini yitirmiş meslekler olabileceğine de değinen Yıldırım, "Popülerliğini yitirmiş meslekler var. Ama bu yine kişiye bağlıdır. Ben biraz daha kişi odaklı düşünüyorum. Bir insan sevdiği işte başarılı olur ama şuna dikkat etmememiz gerekir. Mesela inşaat mühendisliğinin mezun sayısı kaçtır? İşletme bölümünün mezun sayısı kaçtır? Yarın ben bu fakülteleri bitirdiğim zaman iş bulabilir miyim? Bu kişinin kendisini geliştirmesiyle alakalıdır ama o meslekteki kişi sayısı da bu durumu etkiler. Ne kadar çok eleman varsa o kadar işveren için seçim oluyor. Burada kişi kendi özelliklerini ortaya koymalıdır. Kendisini bireysel olarak geliştirmelidir. Ben çok da popülerliği bitmiş meslek söyleyemiyorum. Öğrenci istediği bölümü okursa zaten o istediği bölümde kendine bir iş imkânı oluşturabilir. Bir öğrenci hangi meslekte kendini iyi görüyorsa o mesleği seçmelidir. Çoğu zaman öğrencilerimizin tercihlerini yapıyoruz. Şu an ‘a’ mesleği popüler bir meslek sana bu mesleği yazalım. Bu öğrenci 4 yıl sonra üniversiteden mezun oluyor. 4 yıla kadar o mesleğin popülerliği bitiyor. Eğer öğrencinin sevdiği bir meslek olsa 4 yıl değil, 10 yıl sonra da olsa bu öğrenci o mesleği sevdiği için çok güzel çalışmalar yapabilecektir bu meslekte." değerlendirmesinde bulundu.

"Tercihler sınava hazırlık sürecinin bir parçasını oluşturuyor"

Açıklamasının sonunda öğrencilere tavsiyelerde bulunan Yıldırım, "Öğrencilere tavsiyem, tercihlerine dikkat etsinler. Bu tercihler sınava hazırlık sürecinin bir parçasını oluşturuyor. Şimdiye kadar pandemiye rağmen emek verdiler ve son safhaya geldik. Bu kadar emeği küçük bir hatayla heba etmeyelim. Tercih sürecinde muhakkak bir uzmandan sorsunlar. Tercihlerle ilgili bir makale okusunlar. Zaten şu an gündemimiz tercih. Meslekleri araştırsınlar, seçtikleri üniversitenin alt yapısını da araştırsınlar. Öğrenciler sırf anne baba istiyor diye balıklama tercih yapmasınlar. Öğrenciler iyi bir araştırmadan sonra tercihlerini yapsınlar. Çünkü bir yılın sonunda küçük bir hata bir yıllık emeği yok edecek." diye konuştu.

"Yerleştirmeler sıralamaya göre yapılıyor"

YKS sınavında 401 puan alan ve yazılım üzerine tercihte bulanacağını ifade eden Hüseyin Gündüz, " YKS’den 401 puan aldım ama sıralamam 98 binlerde. Geçmiş yıllara oranla puan olarak aşağılardayım. 401 puana çok düşük sıralama gelmiş. Yerleştirmeler sıralamaya göre yapılıyor. Benim istediğim üniversiteler daha yüksek sıradaki öğrencileri alıyor. Ben ya Gaziantep ya da Elazığ’daki üniversitelere gidebilirim. Ben şahsen Kayseri Üniversitesi’ne gitmeyi düşünüyorum. Orada daha başarılı olacağıma inanıyorum. Bize şunu söyleyenlerde oldu. Bazı üniversitelerin kontenjanları tam dolamıyor. Bundan dolayı daha düşük sıralamada olan öğrencileri de alabilirler. Benim sıralamam 98 bin ise, 80 bin ile 90 bin arasındaki üniversiteleri yazabileceğimi, gelme şansının olduğunu belirttiler. Ben en başta Kayseri Üniversitesi’ni yazacağım. Geçen sene 103 bin ile almışlar. Bana gelir diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.

"Bilgisayar ve yazılım mühendisliğini istiyorum"

Popüler olduğundan dolayı değil de sevdiği için yazılım bölümünü tercih edeceğini vurgulayan Gündüz, "Ben çocukluğumdan itibaren bilgisayara merakım var. Ben Bilgisayar ve yazılım bölümlerini tercih ediyorum. Yazılımın gelişmeye müsait olduğunu, hayatımızın içerisinde olduğunu gördüğüm için bilgisayar ve yazılım mühendisliğini istiyorum. Ben popüler olduğu için değil, dünyanın gündemini takip eden insanlar işin yazılımda bittiğini her türlü işin yazılım gerektirdiğini zaten bilirler. Arabasından tutun silahına kadar evdeki tüm elektronik eşyalar yazılım gerektiriyor." şeklinde konuştu.

"Tercihlerin bitimine 4 gün kalmasına rağmen halen tercihler konusunda bir karar veremedik"

Çocuğu YKS sınavına giren Mehmet Er ise, "Çocuklarımız YKS’ye girdikten sonra tercih maratonu başladı. Bu süreçte çocuklarımızın geleceği ile ilgili en iyi üniversiteyi seçmek için biz de veliler olarak elimizden gelen tüm gayreti gösteriyoruz. Çocuğumun aldığı puana göre 4 yıllık bir okul seçmeye çalışıyoruz. 2 yıllık alternatif okullarda var. Ayrıca önümüzdeki yıl daha iyi puan alır ve daha güzel bir okul kazanır beklentisiyle bu yıl tercih yapmama gibi bir düşüncemizde var. Şu an 4 gün kalmasına rağmen hâlen tercihler konusunda bir karar veremedik. Hâlen öğrencimle ve öğretmenleri ile değerlendirme yapıyoruz.  İnşallah haklarında hayırlısı olur. Çocuğuma, merakı olan alana yönlenmesini tavsiye ediyorum. Bu yönde çocuğu sıkmıyorum. Sonuçta çocuğun kendi tercihidir. İnsanın severek yaptığı iş önemlidir. Her ne kadar ataması zor olsa da kendi tercihine saygı duyuyorum. Kendisini hangi bölümü isterse onu tercih edebilir. Dediğim gibi önümüzdeki yıla kalma alternatifi de var." ifadesini kullandı. (İLKHA)