Anne ve babanın, eğitimde çocuğun ilk öğretmeni ve en güçlü rol modeli olduğunu vurgulayan Uzman Eğitimci Eyüp Konak, ailenin eğitime katkısının çocuğun başarısının anahtarı olduğunu söyledi.

Batman'da öğrencinin başarısında ailenin rolüne ilişkin İLKHA mikrofonuna konuşan Uzman Eğitimci Eyüp Konak, çocuğun eğitiminde en temel unsurun aile olduğunu belirterek, aile ve okulun iş birliği içinde hareket etmesi gerektiğini vurguladı.

Konak, anne ve babaların tutumlarının çocukların hem akademik hem de kişisel gelişiminde belirleyici olduğunu ifade etti.

Çocuğun karakter gelişiminden akademik başarısına kadar uzanan süreçte, evdeki ilgi, destek ve model olma davranışlarının belirleyici olduğunu dile getiren Konak, ebeveynlerin eğitim sürecine aktif katılım göstermesinin gerekliliğini vurguladı.

Konak'a göre, okul ne kadar nitelikli olursa olsun, aile desteği olmadan öğrencinin potansiyelini tam anlamıyla ortaya koyması mümkün değil. Aile, çocuğun hem duygusal hem de zihinsel gelişiminin ilk temellerini atan kurum olarak, öğretmenlerin emeğini tamamlayıcı bir görev üstleniyor. Bu nedenle, eğitim süreci yalnızca okulda değil, evde de devam eden bütüncül bir yapı olarak görülmeli.

Eyüp Konak

"Çocukların eğitimi, toplumun geleceğini şekillendirir"

Ailenin çocuk eğitiminde büyük bir sağladığını anımsatan Konak, "Çocukların eğitimi, toplumun geleceğini şekillendiren en önemli kurumlardan bir tanesidir. Bunun yanında, ailenin rolü bu işin kilit noktalarından biridir. Peki, aile bu işin neresindedir? Aile, okulun başarısında öğrencisini destekleyici mahiyette çalışmalar yapar, onun çalışma programına katkı sağlar ve teşvik eder." dedi.

"Asıl önemli olan, okul ve ailenin birlikte hareket etmesidir"

Öğrencinin ilk etkileşimi aileden aldığı eğitimle başladığını belirten Konak, "Bununla birlikte, öğrencinin başarısında ailenin özellikle de annenin büyük bir rolü vardır. Çünkü öğrencinin ilk etkileşim kurduğu ve temel kavramları öğrendiği yer annesidir. Anne, çocuğun bebekliğinden büyüyene kadar onun gelişiminde ve başarısında çok önemli bir etkendir. Okullar ise bu sürecin bir diğer önemli parçasıdır. Okullar sadece matematik, Türkçe veya müfredat derslerini öğretmekle kalmaz; aynı zamanda ahlaki değerler ve toplumsal normların kazandırılmasında da önemli rol oynar. Ancak burada asıl önemli olan, okul ve ailenin birlikte hareket etmesidir. Çünkü öğrencinin gelişiminde temel dinamik, bu iki kurumun iş birliğiyle oluşur." ifadelerini kullandı.

"Anne baba evde sürekli televizyon izlerken çocuğuna 'Git ders çalış' demesi inandırıcılığını yitirir"

Eğitimci Konak, öğrencinin zamanının büyük bölümünü okulda geçirse de ailenin etkisinin çok daha geniş bir alana yayıldığını belirtti:

"Öğrenci günün yaklaşık yedi-sekiz saatini okulda geçirirken, kalan zamanını evde ailesiyle geçirir. Bu nedenle, ailenin eğitim düzeyi, kültürel yapısı ve davranış biçimleri çocuğun gelişiminde doğrudan etkili olur. Anne babanın eğitimli olması, çocuk için bir rol model oluşturur. Örneğin, anne baba evde sürekli televizyon izlerken çocuğuna 'Git ders çalış' demesi inandırıcılığını yitirir. Çünkü çocuk, 'Eğer ders çalışmak önemli olsaydı, annem babam da çalışırdı' diye düşünebilir. Bu da çocukta özgüven ve motivasyon eksikliğine yol açar."

"Aile, çocuğuna temel değerleri kazandırmalı"

Ailenin çocuk eğitimindeki sorumluluklarının yalnızca bakım ve beslenmeyle sınırlı olmadığını belirte Konak, "Aile, çocuğuna temel değerleri kazandırmalı, özgüvenini desteklemeli, motivasyonunu artırmalı ve sosyal becerilerini geliştirmelidir. Değerler eğitimi, bu sürecin en önemli parçasıdır. Bu değerlerin çocuklara alışkanlık haline getirilmesi gerekir. Bazı aileler, çocuklarını altı-yedi yaşından itibaren okula teslim ettiklerinde sorumluluklarının bittiğini düşünür. Oysa asıl sorumluluk o zaman başlar. Öğretmen okulda konuyu anlatır; ancak öğrenci eve gelip tekrar yapmaz, soru çözmez veya kitap okumazsa öğrenme eksik kalır. Bu nedenle, ailenin öğretmenlerle, rehber öğretmenlerle ve okul idaresiyle sürekli iletişim içinde olması çok önemlidir." dedi.

"Mesleki yönelimi doğru bir şekilde belirlenebilir"

Ailelerin çocuklarının yeteneklerini yakından gözlemlemesi gerektiğini vurgulayan Konak, "Aileler, çocuklarının ilgi alanlarını fark ederek rehberlik servisiyle iş birliği yapmalıdır. Böylece çocuğun mesleki yönelimi doğru bir şekilde belirlenebilir ve hem okul hem aile katkısıyla olumlu sonuçlar elde edilir." dedi.

"Lütfen çocuklarınızla ilgilenin, onlara zaman ayırın"

Konak, sözlerini şu ifadelerle tamamladı: "Sonuç olarak, ailenin eğitimdeki rolü sadece akademik başarıyla sınırlı değildir. Anne babanın evdeki davranışları, sosyal medya kullanımı, zamanı nasıl değerlendirdikleri gibi unsurlar da çocukların yaşamını etkiler. Ailenin olumlu tutumu, çocukların gelecekteki hayatlarına dair planlamalarında büyük bir katkı sağlar. Bu nedenle, ailelerden özellikle rica ediyorum: Lütfen çocuklarınızla ilgilenin, onlara zaman ayırın. Dış dünyadaki olumsuzluklara karşı onları koruyun, onlara dayanma gücü verin. Çocuklarınızın sıkıntılarını paylaşmasına izin verin, onları susturmayın; konuşmalarına ve kendilerini ifade etmelerine fırsat tanıyın." (İLKHA)