​Diyarbakır Yenişehir Ziraat Odası Başkanı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafında açıklanan buğday satış fiyatlarının düşürülmesine tepki gösterdi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafında açıklanan buğday satış fiyatlarının düşmesine olmasına tepki gösteren Diyarbakır Yenişehir Ziraat Odası Başkanı Süleyman İskenderoğlu, vergi ithalatının düşmemesi durumunda istedikleri rakamlarda buğday satışı yapabileceklerini söyledi.

Yenişehir ilçesinde en fazla sert buğday olduğunu dile getiren İskenderoğlu, tam hasat arifesinde bakanın vergi ithalatını düşürmesi fiyatların düşmesine neden olduğunu ve çiftçileri mağdur ettiğini belirtti.

Sert buğdayın bir maliyeti olduğunu söyleyen İskenderoğlu, “Biz bunu sertifikalı tohum aldığımız zaman Tarım Kredi Kooperatifinden bir TL 75 kuruşa aldık. Şimdi bir TL’ye bile satamıyoruz. Masrafları var, masrafları düştükten sonra bir liraya bile gitmiyor. Malumunuz Sayın Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanımız dün akşam Konya’da hasat bayramı neticesinde buğday fiyatlarını açıkladı. Yumuşak buğday ton başı 940 TL, sert buğday -makarnalık buğday dediğimiz- buğdayda bin TL bizim beklentimizin çok altında bir fiyattır.

Buğdayda ton başı bin TL, sert buğdayda ise bin 50-150 TL arasında bir taban fiyatı beklediklerini dile getiren İskenderoğlu konuşmasına şöyle devam etti:

“Bizim beklentimiz yumuşak buğdayda ton başı bin TL, sert buğdayda bin 50-150 TL arasında bir taban fiyatı bekliyorduk. Fakat maalesef çiftçinin, üreticinin beklediği bir fiyat değil ve beklentileri karşılamadı. Hal böyleyken kendi ilçemiz üzerinde bir TL’ye bile satamıyoruz. Masrafları var, masrafları düştükten sonra bir liraya bile gitmiyor. Şimdi tam hasat arifesinde sayın bakanımızın vergi ithalatını düşürmesi fiyatların düşmesine neden oldu. Yani çiftçi mağdur oldu. Eğer vergi ithalatı düşmemiş olsaydı şu anda istediğimiz rakamlarda buğday satılmış olacaktı. Vergi ithalatı düşmeden önce yumuşak buğday bizim bölgemizde ilk yapılan hasatta bir TL 30 Kuruş’a satıldı. Bu da tam beklediğimiz bir fiyattı. Sert buğdayda ondan 70-80 lira yüksek olacaktı. Bir lira 100 kuruş olacaktı ve hiçbir sorunda olmamış olacaktı. Üretici gerçekten mağdur, şimdi bu girdi maliyetleri yüksek. Mazot, akaryakıt fiyatları yüksek. 4,30 TL’ye mazot alıyoruz. Ondan sonra sertifikalı tohum 1,75 TL’ye sertifikalı tohum alıyoruz. 1,40 TL’ye taban gübre alıyoruz. 1,10 TL’ye üst gübre alıyoruz.”

İskenderoğlu “Buğday öyle kendi kendine arazide çıkmıyor. Kendi kendine biçerin biçimine kadar gelmiyor. Her şeyin bir maliyeti, bir girdisi vardır. Avrupa’nın en yüksek akaryakıtını tüketen biziz. Fiyat olarak en yüksek tohumu biz alıyoruz. İlaç, ilacın korkunç bir gideri var. Hal böyleyken çiftçi zarar ediyor.  Şimdi eğer ithalat vergisi düşmemiş olsaydı hiçbir sorun yoktu. İthalata vergi getirmesi lazım, Ukrayna’dan, Kanada’dan getiriliyor. Orada devlet kendi çiftçisine prim veriyor.  Bizde buğdaya 10 yıldır aynı 0,50 kuruş prim veriliyor. 10 yıldır yanı mesela buğdayın primini yükseltebilir. Bir lira yapılabilir prim.” dedi.

Son olarak Tarım Bakanına seslenen İskenderoğlu şunları söyledi: “Buradan çağrımız sayın bakanımıza ithalat vergisinin tekrar eski seviyelere getirilmesidir. İç piyasanın çiftçinin üreticinin malının değer kazanabilmesi için. Biz 10’uncu ayda tekrar ekmeye başlayacağız. Biz zarar etmiş olsak, üretici zarar etmiş olsa nasıl ekim yapsın. Mazot, gübre nasıl alayım. Traktörün lastiğini, yağını nasıl alayım. Ben para kazanacam ki bu işi yapayım. Yoksa çiftçi perişan olacak. Devlet çiftçiyi kaderine terk edemez. Sayın bakanımız, sayın başbakanımız, sayın cumhurbaşkanımız sesimizi duysun. Çiftçi, üretici mağdur, çiftçinin sesini duysunlar. İthalat vergisinin düzeltilmesi eski makul oranlara çekilmesi lazım.” (Emrah Deniz, Suat Tink-İLKHA)