Kendi dönemlerinde hem öğretilmesinin yasak olduğu hem de imkânlar el vermediği için Kur'an-ı Kerim’i öğrenemediklerini belirten yaşlı teyzeler, içlerinde bir ukde olarak kalan Allah'ın yüce kelamını yıllar sonra öğrenmenin sevincini yaşıyor.

Tek parti döneminde Türkiye’de Kur’an-ı Kerim öğrenilmesi ve okunması resmi olarak 24 yıl boyunca yasaklandı. Arapça metin ve ezan okuyanlar cezaevlerine gönderildi. 1936 yılında çıkarılan bir kanunla yüzlerce cami satıldı ve binlerce medrese kapatıldı.

O dönemde uygulanan baskılar nedeniyle yıllarca insanlar, kendi dinlerini ve yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim’i öğrenmeden mahrum kaldı. O dönem Kur'an-ı Kerim'in öğretilmesinin yasak olduğu ve imkânlar el vermediği için Kur'an-ı Kerim’i öğrenemeyen, çocukluk ve gençlik döneminden bu yana da içlerinde hep bir ukde olarak kalan yaşlı teyzeler, yıllardır arzuladıkları Kur’an-ı öğrenmenin sevincini yaşıyor.

Tek parti döneminde uygulanan baskılar nedeniyle Kur'an-ı Kerim öğrenme fırsatı bulamayan, yıllardır Kur’an eğitimi alabilecekleri günün hayalini kuran yaşlı teyzeler, Gaziantep'te kadınlar için açılan kursa katılarak Kur'an-ı Kerim öğreniyor. Kiminin yaşı 70'in üzerinde olan yaşlı teyzelerin, Kur'an-ı Kerim aşkı ise görülmeye değer bir tablo oluşturuyor.

Gösterdikleri gayret ile Kur'an-ı Kerim’i öğrenmenin yaşının olmadığını gösteren yaşlı teyzeler, torunu yaşındaki gençlerle Kur'an-ı Kerim dersi almanın mutluluğunu yaşıyorlar. Genç yaşta Kur’an-ı Kerim’i öğrenememenin burukluğunu yaşayan yaşlı teyzeler, Şahinbey Belediyesi tarafından kadınlara yönelik Mehmet Akif Ersoy Sosyal Tesisinde açılan Kur’an-ı Kerim kursuna büyük bir ilgi gösteriyor.

Kur'an-ı Kerim öğrenmenin kendilerini çok mutlu ettiğini dile getiren yaşlı teyzeler, İLKHA muhabirine yaptıkları açıklamada, öğrenmenin yaşının olmadığını belirterek, her yaştan insanın azmettiği zaman Kur’an-ı Kerimi öğrenilebileceğini söylediler.

Çocukluk yıllarında Kur'an-ı Kerim öğrenme fırsatı bulamadıkları için yıllardır içlerinde bir ukde olarak kalan Kur'an-ı Kerimi öğrenmenin sevincini yaşadıklarını belirten yaşlı teyzeler, Kur'an-ı öğrenmekten ve okumaktan dolayı çok büyük bir mutluluk yaşadıklarını dile getirdiler.

Çocukluğunda kursa gittiğinde Kur’an-ı Kerim’i koltuklarının altına saklayarak kursa gittiklerini anlatan 73 yaşındaki Döndü Yılmaz, o dönem Kur’an dersi verilen evlere baskınlar düzenlendiğini ve evlerdeki Kur’an-ı Kerimlerin ise ateşe verilerek yakıldığını söyledi.

“Kursa, Kur’an-ı Kerim’i koltuğumuzun altında saklayarak giderdik”

Çocuk yaştan itibaren Kur’an-ı Kerim’i öğrenmeyi çok istediğini, ancak hem yasak hem de imkânları el vermediği için öğrenemediğini ifade eden Yılmaz, “10-11 yaşından beri Allah’ın izniyle bu yola devam ediyoruz.  Ama eskiden bize okuma imkânı vermezlerdi. Kur’an-ı Kerim yasaktı. Kursa, Kur’an-ı Kerim’i koltuğumuzun altında saklayarak giderdik. Baskın düzenlenen yerlerde de Kur’an-ı Kerimleri yakar ve tepelerlerdi. Ama şimdi Allah’a şükürler olsun serbest olarak Kur’an-ı Kerim’imizi koltuğumuzun altına alıp kursa geliyoruz. Eskiden bu imkânlar yoktu.” dedi.

“Kur’an-ı Kerim’i okumak çok güzel bir duygudur”

Kur’an-ı Kerim’i öğrendiği için çok mutlu olduğunu belirten Yılmaz, “Bunca senedir gidip geliyordum ama öğrenemiyordum. Ama buraya geldim Allah’a şükürler olsun ki az-çok düzgün bir şekilde Kur'an-ı Kerim okumayı öğrendim. Allah bize nasip ettiği gibi herkese de nasip etsin. Kur’an-ı Kerim’i okumak çok güzel bir duygu. Cenab-ı Allah 7’den 70'e kadar okumamızı emrediyor. Biz, Allah'ın izniyle devam ediyoruz. Ölünceye kadar da okumaya devam edeceğiz. Rabbim bizi Kur'an Kerim'den de ayırmasın. Evlatlarımızın da bu yolda olması için dua ediyoruz. Rabbim hepsini inşallah Kur’an-ı Kerim’e, namaza yönlendirsin. Bu yaşta kursa geliyorum ama hiç yorulmuyorum. Evde tek kalıyorum, üç tane torunum var, onlara bakıyorum ve onların ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra kursa gelip Kur’an-ı okuyoruz. Eğer sen gönlünü Kur’an-ı Kerim’e bağlarsan Allah’ta senin gücünü ve kuvvetini artırır. Sen Allah'ın dinine değer verirsen Allah da sana değer verir.” ifadelerini kullandı.

Kur'an-ı Kerim’i yıllar sonra öğrenmenin sevincini yaşadığını belirten 70 yaşındaki Fatma Hakkoymaz da Kur'an-ı Kerim’i öğrenememenin yıllardır hep içinde bir ukde olarak kaldığını söyledi.

“Kur’an-ı Kerim'i okudukça huzur buluyorum”

Yıllarca Kur'an-ı Kerim eğitimi alabilmek için bir kurs ve bir eğitmen aradığını anlatan Hakkoymaz, “En sonunda Allah'a hamdolsun bu sosyal tesis açıldı. Bu kursa gelen ilk öğrencilerden biriyim. Yaklaşık altı senedir bu kursa geliyorum. Ben memnunum, Allah’ta kendilerinden memnun olsun. Kur’an-ı Kerim'i okudukça huzur buluyorum. Kur’an-ı Kerim'i bize öğretenlerden ve öğrenmemize vesile olanlardan da Allah razı olsun. Ben, Kur’an-ı Kerim’in hiçbir harfini bilmiyordum. Ama Allah’a hamdolsun ki bu kursa geldim ve Kur’an-ı Kerim’i öğrendim. Kur’an-ı Kerim’i okumayanlar bu dünyada çok pişman olurlar. Bu tür kurslara gelip Kur’an-ı Kerim’i öğrensinler. Peygamber Efendimiz ise ‘Beşikten mezara kadar ilim öğrenin.’ diyor. Allah-u Teâla bizim buradan ayağımızı kesmesin. Benim ömrüm yettiği kadar bu kursa geleceğim. Çocuk yaştan beri Kur’an-ı Kerim'i öğrenmeyi istiyordum. Fakat o dönem imkânlar yoktu. Hep içimde Kur’an-ı Kerim'i öğrenemediğimden dolayı bir ukde kalmıştı. Ama Rabbime hamdolsun ki okumayı öğrendik.” diye konuştu.

“Çocukken yasaktan dolayı Kur’an-ı Kerim’i öğrenemedik”

55 yaşındaki Nuriye Azgın ise kendi dönemlerinde Kur’an-ı Kerim öğrenmenin ve öğretmenin yasak olduğunu belirterek, şunları söyledi:

“50 yaşından sonra Kur’an-ı Kerimi öğrenmeye başladım. Daha önceleri Kur’an-ı Kerim’i öğrenmek yasaktı. Büyüklerimiz de bizi herhangi bir kursa göndermezdi. Hastalandım ama hastanelerde çare bulamadım. Komşularım beni buraya teşvik ettiler. Bu kursa geldim ve çok şükür hiçbir rahatsızlığım kalmadı. Bu kurs bana tedavi gibi geliyor. Evde oturamıyorum ve kursa geliyorum. Gece geç saatlere kadar Kur’an-ı Kerim okuyorum. Sabah kursa geliyorum. Çocuklarıma bile hafta içi gündüzleri kursa gittiğimden dolayı hafta sonu beni ziyarete gelmelerini söylüyorum. Çünkü kursumdan geri kalmak istemiyorum. Allah bu kursu açanlardan razı olsun, çok memnunum. İşimizi yapıyoruz, arkadaşlarla sohbet ediyoruz ve bizden büyük olanlara Kur’an-ı Kerim öğretiyoruz. Dilimiz yettiği, elimizden geldiği kadar Kur’an-ı Kerim’i öğreniyor ve öğretiyoruz. Ben huzuru burada buldum. Yaz tatilinde kurs tatil olduğunda evde sıkılıyorum. Ama kursa geldiğim zaman hiçbir şeyim kalmıyor. Çokta rahat oluyorum. Çocukken Kur’an-ı Kerim’i öğrenemedik. Çünkü o dönem yasaklar vardı.”

“İnsanlar Kur’an-ı Kerim'i gizli gizli öğrenirdi”

O dönem insanların gizli gizli Kur’an-ı Kerim’i öğrenmeye gittiklerini belirten 60 yaşındaki Gülce Ayaz da “Ben küçüklüğümden beri Kur'an-ı Kerim'i öğrenmeyi çok arzuluyorum ama bir türlü öğrenmek ise elime geçmezdi. Bu kursu açanlardan Allah razı olsun. Allah'a binlerce kez şükürler olsun ki bu kursun vesilesiyle Kur’an-ı Kerim'i öğrendik. Ben yaklaşık iki senedir bu kursa geliyorum. Ben, Kur’an-ı Kerim'i okumayı bu kursta öğrendim. Daha önce hiç Kur'an-ı Kerim okumasını bilmiyordum. Kur’an-ı Kerim'i bu kurs vesilesiyle öğrendim. Bu kursta Kur'an Kerim'den bir ayet okuduğum zaman içime bir huzur geliyor. Herkesin de bu tür kurslara katılmasını tavsiye ederim. Allah-u Teâla herkese Kur’an-ı Kerim'i öğrenmeyi nasip etsin. Bizim çocukluğumuzda bu imkânlar yoktu. Kur’an-ı Kerim'i öğrenenler de gizli gizli öğrenirdi. Ama Allah'a hamdolsun şu an açık bir şekilde Kur’an-ı Kerim'i okuyoruz.” ifadelerini kullandı.

“Çocukken Kur’an-ı Kerim'i öğrenemedik”

70 yaşındaki Sevim Öztürk ise “Bu kursa daha önce bir-iki ay geldim. Ama oğlum vefat ettiği için daha sonra bir süre ara vermek zorunda kaldım. Ama bu son üç aydır tekrar geliyorum. Harfleri öğrenmeye çalışıyorum. Hocamız da sağ olsun bize burada Kur’an-ı Kerim'i öğretiyor. Çocukken Kur’an-ı Kerim'i öğrenemedik. O dönem bu şekilde imkânlar yoktu. Ama şimdi öğrendik. Ben, Kur'an-ı Kerim okumayı çok seviyorum. Zaten sevmeseydim bu kursa gelmezdim.” şeklinde konuştu. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)