Bir grup aktivist, Filistin'de yaşanan soykırıma dikkat çekmek için başlattıkları bir dizi eylem kapsamında Ankara'da, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nin önünde oturma eylemi başlattı.

Gökkuşağı Eğitim Kültür ve Yardımlaşma Derneği öncülüğünde aktivistler, Aksa Tufanı'nın başladığı günden bu yana Filistinli mücahitlere destek amacı ile farklı etkinliklere imza atıyor.

Dernek öncülüğünde aktivistler, 8 Ekim tarihi itibariyle başta Adana İncirlik Hava Üssü olmak üzere Adana ABD Konsolosluğu önünde çeşitli basın açıklamaları yaptı.

Aktivistler, Gazze'de insani dramın her gün biraz daha artmasıyla farklı etkinliklere karar verip 16 Kasım 2023 tarihinde Ankara'ya gelerek oturma eylemi gerçekleştirmiş ve polis müdahalesiyle karşılaşmıştı. Geçtiğimiz pazartesi günü de aktivistler, Beştepe Cumhurbaşkanlığı Bulvarı üzerinde toplanıp yaptıkları açıklamanın ardından ise polisin müdahalesiyle eylemlerine son vermek zorunda kaldılar.

Çarşamba gününden beri tekrar başlatılan oturma eylemlerinin amacı Gazze'de yaşanan zulmü protesto etmek ve işgalcilerle devam eden tüm ilişkilerin kesilmesini talep etmek olduğunu aktaran aktivistler, Türkiye vatandaşı siyonistlerin bir an önce vatandaşlıktan çıkarılması gerektiğini aktardılar.

"Gazze'nin mazlum annelerinin ve yetim çocuklarının çığlığına ses olabilmek için geldik"

Eğitimci aktivist Fatma Andırın, "Adana'da eğitimci ve gönüllü anneler olarak Gazze'nin mazlum annelerinin ve yetim çocuklarının çığlığına ses olabilmek için buraya sarayın önüne geldik. Artık yeter diyoruz. 10 ay oldu. 15 bin çocuk öldü. 15 bine yakın kadın öldü. Bu zülüm bitsin istiyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımıza; 'artık vanaları kapat, gemileri bağla, siyonistte giden bütün sermayeleri kes' diyoruz. Onların ana damarını kes. Onlarla ilişkilerin bitirilmesini istiyoruz. Gazze'deki soykırımın da bitmesini istiyoruz." dedi.

"7 Ekim'den bu yana 10 aydan beri dışarıdayız"

Pazartesi günü yapılan polis müdahalesinde olmadığını aktaran Andırın, "Çarşamba gününden beri eylemimizi tekrar başlattık. Rahat bir şekilde eylemimizi yapamıyoruz. Her tarafı polislerin sivil araçlarıyla kapatıyorlar ki kimse eylemimizi görmesin. Vicdanen Adana'da evlerimizde duramaz olduk. 7 Ekim'den bu yana 10 aydan beri dışarıdayız. Adana'da, Amerika Konsolosluğunun önünde bir ay eylemimiz oldu. Belki haber yapıldı ya da yapılmadı ama kendi sosyal medya hesaplarımızda yayınlar verdik. İncirliğe gittik. AK Parti önüne gittik. Devamlı eylemlerimizde Gazze'nin yayınındayız. Biz yorulduk Gazzeliler yoruldu. Bu soykırım bitsin istiyoruz." ifadelerine yer verdi.

"Siyonizmi besleyen damarların kurutulmasını istiyoruz"

Pazartesi günü Beştepe'de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi önünde bir basın açıklaması yapmak adına toplandıklarını dile getiren Aktivist Harun Özkarakaş, "Barışçıl niyetlerle bir araya gelinmişti ve o gün hukuka haykırı bir şekilde derdest edilme alandan uzaklaştırma durumuyla karşılaştık. Arkadaşlarımız darp raporları da aldı ve kamuoyuna açık bir suç duyurusunda bulunuldu. Ancak bizim için yine öncelikli mesele bizim yaşadığımız hukuksuzluktan çok Gazze'deki insanların yaşadığı dramlardır. Biz bu dramların bir an önce son bulması adına siyonizmi besleyen damarların kurutulmasını istiyoruz." şeklinde belirtti.

"Azerbaycan petrolü Bakü Tiflis Ceyhan Boru Hattı vasıtasıyla israile ulaşmaya devam ediyor"

Açıklamasının devamında Özkarakaş, "Halen Azerbaycan petrolü Bakü Tiflis Ceyhan Boru Hattı vasıtasıyla israile ulaşmaya devam ediyor. Geçenlerde BOTAŞ 'biz israille petrol ticareti yapmıyoruz' demişti. Ancak zaten kamuoyunda dile getirilen konu BOTAŞ'ın ticaret yapması değil sevkiyatı gerçekleştirmesidir. Ondan dolayı socar, BP ve BOTAŞ'ın beraber çalışarak israile kimisinin petrol satması kiminin de taşıması sürecine itiraz ediyoruz. Bir diğer talebimiz bugün halen Türkiye ile israil çifte vatandaşlığına sahip kişiler israilde savaşıp Türkiye'ye gelebilme imkanına sahipler. Soykırım suçuna ortak olan kişilerin Türkiye vatandaşlığı iptal edilsin. Geçici ambargo kararına rağmen bugün halen israile serbest ticaret anlaşması sonlandırılmadı. Bu ticaret anlaşmasının da bir an önce son bulmasını istiyoruz. Taleplerimiz gayet insancıl, İslami ve insani kaygılarla dile getiriliyor." dedi.

"Yerli sermayenin israilde olan yatırımlarının da son bulmasını istiyoruz"

Son olarak Türkiye'de bir şeklide işgalci siyonistlerle devam eden ticaretin tamamen kesilmesi gerektiğini belirten Özkarakaş, "Türkiye'de yerli yatırım sahibi yerli sermaye diyeceğimiz şirketlerin israilde yatırımları devam ediyor. Özellikle Zorlu enerji halen BM'nin de dahil işkal bölgesi olarak tanımladığı noktalara israile elektrik vermeye devam ediyor. Yerli sermayenin israilde olan yatırımlarının da son bulmasını istiyoruz. Ayrıca ABD'nin israile bilgi anlaşması kapsamında Türkiye'de NATO Üstlerinden aldığı bilgileri aktarma riski ve durumundan kaynaklı Kürecik Radarı ve İncirlik Üstünün misyon ve vizyonunun yeniden gözden geçirilmesini talep ediyoruz. "Kürecik Radarı israilin kalkanı" sloganıyla meydanda tüm halklarımız bunu dile getirdiler. Bu taleplerimizin göz önünde tutulmasını rica ediyoruz. Bu talepler üzerine alanlarda olmaya devam edeceğiz. Nöbetlerimiz devam ediyor." diye konuştu. (İLKHA)