siyonist İşgal rejiminin, Filistin'de işlediği soykırım suçlarına karışan çifte vatandaşların haçlı zihniyetinin sürdüğünün göstergesi olduğunu belirten gazeteciler, HÜDA PAR'ın sunduğu kanun teklifinin öncelikli yasa olarak kabul edilip, ivedilikle kabul edilmesi gerektiğini söylediler.

Gazze'de 9 ayı aşkındır savunmasız Filistin halkına yönelik soykırım devam ederken, HÜDA PAR milletvekillerinin soykırıma katkıda bulunan Türkiye vatandaşı siyonitlerle ilgili hazırladığı kanun teklifinin önümüzdeki hafta Meclis'e gelmesi bekleniyor.

Soykırıma destek vermek ve doğrudan orduda görev alarak katliama fiili olarak katılan Türkiye vatandaşı Yahudiler hakkında HÜDA PAR tarafından Meclis'e sunulan kanun teklifine destek sürüyor.

Şanlıurfa'da görev yapan gazeteciler, HÜDA PAR'ın gündeme taşıdığı kanun tasarısıyla ilgili İLKHA muhabirine konuştu.

"Bizim yüreğimize hançer vurdular"

Ömer Dodanlı

Türkiye'nin soykırıma ortak olan çifte vatandaşlara karşı daha önceden bir tedbir veya bir yasa çıkarması gerektiğini söyleyen Şanlıurfa İnternet Habercileri Dernek Başkanı Gazeteci Yazar Ömer Dodanlı, "Çok geç kalmış bir yasadır. Bu savaşın 7 Ekim'de başlamasıyla birlikte Türkiye'den Yahudiler oraya savaşa giderek Müslüman kardeşlerimize şehid ettiler. Bunlar sosyal medyada yaptığı paylaşımlarla bizim yüreğimize hançer vurdular. Dolayısıyla bu içimizde olan hainlerin, ülkemizin pasaportunu taşıyan, ülkemizin vatandaşı olanlar ve örf adetimizi, gelenek ve göreneklerimizi, yasalarımızı çiğneyen bu tür insanların gidip orada Müslüman kardeşlerimizin şehit etmesi noktasında ülkemizin bu konuda daha önce böyle bir yasa bir tedbir çıkarması gerekiyordu. HÜDA PAR'ın özelde genel başkanın bu teklifi Meclis'te getirmesi ve konuşmalarında dile getirmesini izlemiştim; çok olumludur. Bugün onlar halen orada savaşmaktalar. Ülkelerini bu kadar seviyorlarsa, bizim ülkemizi terk edip oraya yerleşmeleri gerekiyor." dedi.

"TBMM'nin ivedilikle bu kanunu bir an önce çıkarması ve yürürlüğe koyması gerekir"

Soykırıma ortak olan çifte vatandaşların haçlı zihniyetinin devam ettiğinin örneği olduğuna dikkat çeken Dodanlı, "Bunlarım belli ki Müslümanlara karşı kindarlığı devam ediyor. Yıllardan beri Haçlı zihniyetinin devam ettiğinin örneğidir.  Bizler bunları Osmanlı'da gördük, tarihte okuduk. Bugün bu insanların kanunlarımızı hiçe sayarak gidip orada savaşması, burada kazandığı paraları orada kendi ülkesi lehine kullanması gibi kötü bir şey yoktur. Biz bunu yadırgamaktan ziyade tedbir alıp kanunla bunları hem vatandaşlıktan çıkarmamız gerekiyor hem de ülkemizde kazandıkları, bizim sırtımızdaki kazançlarına el koyulması gerekir. Türkiye Cumhuriyeti'nin bu tür etnik ve ırkçı Haçlı zihniyetinin Türkiye'nin içerisinde başlamasına müsaade etmemesi gerekir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin ivedilikle bu kanunu bir an önce çıkarması ve yürürlüğe koyması gerekir. Okuduğum kadarıyla 3 aylık bir süre verilmesi gerekiyor ama 3 ay çok uzun bir zaman. Kanun yasalaştığı 3 günde bunların yurda dönüp, özellikle kimliklerinin ilan edilmesi lazım. İnsanların bunları tanıması lazım. Savaşta israil'in karşısında yer alma durumunda bunların ne bize ne yapacağını düşünün. Müslüman kardeşlerimiz katledilirken sessiz kalmamış dini olarak kabul edilemez." diye konuştu.

"Bunlar renklerini belli ettiği sürece yarın daha neler yapacağını kim bilir"

Dodanlı, "Bizim yüreğimiz yanıyor. Her gün o çoluk çocuğun bombalanmasını ekranlarda gördüğümüzde bunlar aklımıza geliyor. Biz oraya gidemiyoruz ama buradakilerin de artık boğazını sıkmamız lazım. Bunlar bugün renklerini belli ettiği sürece yarın daha neler yapacağını kim bilir. Evimizin, çoluk çocuğumuzun güvende olmasını pek bekleyemeyiz. Bugün bunları sayılarının da açıklanması lazım. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin özellikle Türkiye'de yaşayan Yahudilerin ve Musevilerin özellikle kimliklerinin yeniden belirlenmesi, bu konuda insanların düşmanını da iyi tanıması açısından bu teklifin içerisinde yer almasını bir gazeteci olarak bekliyorum." ifadelerini kullandı.

"Müslüman kardeşlerimize şehit edip bizimle birlikte yaşıyorlar"

HÜDA PAR'ın sunduğu yasanın öncelikli yasa olarak belirlenip ivedilikle kabul edilmesi gerektiğinin altını çizen Dodanlı, "Orada israil hiçbir yasa, hiçbir kanun, hiçbir insan haklarını tanımadan orada görevini layıkıyla yapan bağımsız gazetecileri bile katlediyor. Bunlar kendilerini dünyadaki üstün kavim olarak gördükleri için yarın Türkiye'de yaşayan Yahudiler de kendilerini bu ülkenin sahibi olarak görürler. Bunların başını ezmek gerekir. Biz bunları gördükçe bu anlamda nu yasanın gecikmesinden dolayı üzüntü duyuyoruz. Temennimiz o ki bu yasanın bir an önce Meclis'e gelip yürürlüğe girmesi ve bu Yahudilerin özellikle sayılarının belirlenmesi gerekir.  Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerine bir çağrıda bulunmak istiyorum. İnşallah bu yasa geldiği gibi hemen geçmesi gerekiyor ve duyduğum kadarıyla 158. sırada ama bunu öncelikli sıraya getirilmesi lazım.  Yazıktır, günahtır, bugün Müslüman kardeşlerimiz çoluk çocuk demeden bombardıman altında katlediliyor, şehit ediliyor ama bunlar hala burada dönemsel olarak gidip geliyor savaşıp geliyorlar. Müslüman kardeşlerimize şehit edip bizimle birlikte yaşıyorlar bu çok büyük bir yanlıştır, ülkemizin bu yanlıştan dönmesi lazım. MHP'si, HÜDA PAR'ı, AK Parti'si olarak değil de bir Müslüman olarak düşünmeleri gerekir. Bu yasanın öncelikli ve ivedilikle çıkarılması gerekir." dedi.

"israil dünyanın en büyük ve en kanlı terör örgütüdür"

Veysel Polat

İşgalci siyonist çetenin hiçbir sınır ne ahlaki ne uluslararası ne savaş kanunu dinlemeden çok büyük katliamlar yapmakta olduğunu vurgulayan Şanlıurfa Gazeteciler Birliği Başkanı Gazeteci Veysel Polat, "Öncelikle israil dünyanın en büyük ve en kanlı terör örgütüdür. Kuruluştan beri coğrafyamızı, Filistin'i kana boyamıştır. Orada yaptığı zulüm ve katliamlar bugüne kadar devam ediyor. Yaklaşık 8-9 aydır bütün dünyanın gözü önünde hatta canlı yayında, televizyonlarda, sosyal medyada, bütün dünyanın gözü önünde çocuk, kadın, yaşlı sivil dinlemeden hiçbir sınır ne ahlaki ne uluslararası ne savaş kanunu dinlemeden çok büyük katliamlar yapmaktadır." dedi.

"Bütün partilerin bu teklifin yasalaşması için destek vereceğine inanıyorum"

Soykırıma ortak olanların en kısa zamanda tutuklanıp yargılanması gerektiğini belirterek HÜDA PAR'ın yasa teklifini desteklediğini belirten Polat, "Bugüne kadar yaklaşık 40 bine yakın insan çocuk, kadın katledilmiştir. Belki bunun birkaç katı insan enkaz altında çıkarılmayı bekliyor. Böylesi büyük bir katliama, böylesi büyük soykırıma imza atanların, içimizden, Türkiye'den oraya gidip gelmesi düşünülemez. Biz inanıyoruz ve biliyoruz ki israil bunun hesabını verecek ama öncelikle Türkiye'den oraya gidip katliama, soykırıma eli kanlı katillerin Türkiye'ye döneceği ne aklımızla ne vicdanımızla ne de izanımızla değerlendirilemez. HÜDA PAR'ın bu teklifi Türkiye'de geç kalmış bir tekliftir. Bu siyonistlerin, eli kanlı katillere en azından bunlara bir şey yapılsın, kimlermiş bunlar. Bunu devlet yapmazsa devlet bu katilleri en azından def edip Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarmazsa; afişe etsin bu millet gerekeni yapacaktır. İnsanın vicdanı, aklı hiçbir şeyi bütün dünya göz önünde 8-9 aydır devam eden bu katliama, soykırıma, zulme razı değil. Bunu kaldıramıyor, taşıyamıyor. Eli kanlı katillerin Türkiye'de yaşayabileceği akılla, izanla izah edilebilecek bir durum değil. HÜDA PAR'ın bu teklifi yasalaşırsa değil onların Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarılması, en kısa zamanda tutuklanıp yargılanması gerekiyor. Bu anlamda HÜDA PAR'ın bu çıkışını destekliyorum. İnanıyorum ki Türkiye'deki bütün partilerin de bu teklifin yasalaşması için destek vereceğine inanıyorum." şeklinde konuştu.

"Eğer bu teklife karşı çıkarlarsa, onlar da soykırımın ortağı olmuş olurlar"

Meclis'teki milletvekillerine ve diğer siyasi partilere seslenen Polat şunları söyledi:

"Bu eli kanlı katilleri toparlayın ve adalete teslim edin. Adalete teslim etmezseniz siz de bu suçun, soykırımın ve katillerin ortağı olmuş olursunuz. Bu teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden oy birliğiyle çıkarsınlar. Bu soykırımcı eli kanlı katillerin Türk adaleti önünde hesap vermesini sağlasınlar. Başka başka bahanelerle eğer bu teklife yan bakarlarsa, karşı çıkarlarsa onlar da bu katliamın, soykırımın ortağı olmuş olurlar. Onların da eline Filistin'deki mazlumların kanı bulaşmış olur."

"Bu teklifin TBMM’de görüşülmesi önemli"

Tahir Çoşandal

HÜDA PAR’ın hazırladığı kanun teklifinin TBMM'de görüşülmesinin önem arz ettiğini ifade eden Yeni Akit Gazetesi Şanlıurfa Temsilcisi Gazeteci Yazar Tahir Çoşandal, "israil'in, Filistin’e yönelik başlattığı katliam, Türkiye halkı olarak hepimizin üzerinde düşünmesi gereken bir konu. Herkes şu soruyu kendine sormalı peki, ben ne yapabiliriz? Örneğin, reklamcılar, israil ile ilgili boykot ürünlerine yönelik afişler hazırlayarak duyarlılığı artırabilirler. Gazeteciler israilin soykırımını gündemden düşürmeyerek, haberlerle halka bu zulmü anlatarak görevlerini yerine getirebilirler. Esnaf boykot ürünlerini satmayarak katkıda bulunabilirler. Halkımız çok önemli boykot kredi kartlarında troy kart kullanarak ve boykot mallarını almayarak tepkisini gösterebilir. Milletvekillerine en büyük görev onlara düşüyor. HÜDA PAR’ın hazırladığı kanun teklifi, soykırıma iştirak eden çifte vatandaşların vatandaşlıktan çıkarılmasını ve mal varlıklarına el konulmasını öngörüyor. Bu teklifin TBMM’de görüşülmesi önemli. Bu karar, tüm dünya ülkeleri için örnek olacak ve Filistin’deki savaşan kardeşlerimize moral verecektir. israil’e gidip soykırım düzenleyen çifte vatandaşlar, Türkiye’de hoş karşılanmayacaktır. Katliamlar yapan israil ile birlikte savaşıp Filistinli kardeşlerimizi katlettikten sonra bizimle hiçbir şey yapmamış gibi yaşaması bir zulümdür.  Bu konuda en büyük görev sivil toplum kuruluşlarına düşmektedir. Mitingler, cuma eylemleri düzenleyerek ve milletvekilleri ile görüşmelerle bu konuda farkındalık oluşturmalıyız." dedi. (İLKHA)