Ateşkesten bu yana Gazze'de şehit sayısının 240'a ulaştığını ve 10 binden fazla şehidin naaşının enkaz altından çıkarılmayı beklediğini hatırlatan Mavi Marmara gazisi Mehmet Tunç, Gazze'de kıtlık ve açlığın hala had safhada olduğuna dikkat çekti.

Malatya'da Kürecik NATO Radar Üssü’ne Hayır İnisiyatifi tarafından cuma namazı sonrası Kernek Karagözlüler Camii bahçesinde, başta Kürecik NATO Radar Üssü ve İncirlik Üssü olmak üzere, Türkiye’deki tüm NATO üslerinin kapatılması ve Gazze'de ateşkese rağmen devam eden saldırılara dikkat çekmek amacıyla basın açıklaması düzenlendi.

"Gazze Şeridi'nde yaklaşık 2 milyon Filistinlinin hayat hakkı hedef alınıyor"

Basın açıklamasını inisiyatif adına Mavi Marmara gazisi Mehmet Tunç okudu.

Tunç, Gazze Şeridi'nde yaklaşık 2 milyon Filistinlinin hayat hakkının hedef alındığını belirterek, "Gazze'deki vahşi soykırım, siyonist israilin, büyük şeytan ABD ve diğer emperyalist müttefiklerinin askeri desteğiyle sürmektedir." dedi.

"Ateşkes ilan edildi ama katliam ve kıtlık devam ediyor"

Tunç, Trump'ın öncülüğünde 10 Ekim'de devreye giren "sözde ateşkes planı"na rağmen işgalci siyonistlerin saldırılarını durdurmadığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Ateşkesten bu yana şehit sayısı 240'a, yaralı sayısı ise 700'e ulaştı. On binden fazla şehidin naaşı hâlâ enkaz altında. Gazze'de kıtlık ve açlık had safhada. siyonist rejim, anlaşmaya rağmen insani yardımların geçişine izin vermiyor, sınır kapılarını açmıyor. BM'nin açıklamasına göre Gazze’de tam bir insani çöküş yaşanıyor. Yapıların yüzde 81’i tamamen yıkıldı. siyonistler, ayakta kalan binaları da vurmaya devam ediyor. Soruyoruz; bu nasıl bir ateşkestir? Sözde ateşkesin garantörü olan devletler nerededir?"

"Trump'ın barış planı aslında teslimiyet planıdır"

"Kalıcı Barış ve Refah için Trump Deklarasyonu" olarak adlandırılan planın, gerçekte bir "barış planı" değil, Filistin halkına dayatılan bir teslimiyet belgesi olduğunu söyleyen Tunç, "Bu planın içinde adalet yok. Barış ideali de taşımıyor. Filistinlilere sadece iki seçenek sunuyor: Kadehte sunulan zehiri içerek yavaş yavaş ölmek ya da derhal topluca imha edilmek. Plan, israile istediği zaman soykırıma devam etme hakkı tanırken, Filistin direnişine 'silahsızlanma' dayatıyor." dedi.

"Gazze beş parçaya bölünerek kantonlaştırılmak isteniyor"

Tunç, siyonist işgal rejiminin kademeli çekilme görüntüsü verse de tam çekilmeyi kabul etmediğini belirterek, "Gazze haritası yeniden çiziliyor; yüzde 58'i işgalcilerin kontrolünde, geri kalanı tampon bölge. Gazze beş parçaya bölünerek kantonlaştırılmak isteniyor. Amaç, HAMAS'ı bahane ederek Filistin halkının kendi kaderini tayin etme hakkını ortadan kaldırmak." ifadelerini kullandı.

"Bu plan iki devletli çözümün tabutuna son çiviyi çaktı"

Tunç, sözde barış planının "İki Devletli Çözüm" önerisinin tamamen ortadan kalkmasına neden olduğunu dile getirerek, "Bu plan, iki devletli çözümü içermediği gibi, zaten objektif zemini kalmamış olan bu önerinin tabutuna son çiviyi çakmıştır. Kumarbaz Trump, soykırım sürecinde hem kundakçı hem de itfaiyeci rolünü oynamıştır. Gazze halkına uygulanan zulmü açıkça desteklemiş, şimdi ise kendi sebep olduğu savaşa ara verdirdiğini iddia etmektedir." şeklinde konuştu.

"Bu plan, emperyalist düzenin işgali meşrulaştırma aracıdır"

Uluslararası toplumun sessizliğine tepki gösteren Tunç, "Bu plan, emperyalist düzenin işgali meşrulaştırma aracıdır. Dünyanın vicdanı olan halklar tepki verirken, işbirlikçi rejimler sessiz kalmaktadır." dedi.

"Türkiye, İsrail ile tüm ilişkilerini kesmelidir"

Tunç, Türkiye'nin de garantör ülkeler arasında yer aldığını hatırlatarak şu çağrıyı yaptı:

“Garantör devletlerden biri olan Türkiye, acilen siyonist İsrail ile bütün ilişkilerini kesmelidir. Hâlâ ZIM adlı siyonist sermaye şirketi limanlarımızı serbestçe kullanıyor. Türkiye'den israil limanlarına giden gemiler sevkiyatlarını sürdürüyor. Limanlar açık kaldıkça, gözünü para hırsı bürümüş şirketler hileli yollarla siyonistlere tedarik sağlamaya devam edecek."

"Aliyev'in sözüne güvenmeyin, vanaları kapatın!"

Tunç, Azerbaycan petrolünün Bakü-Tiflis-Ceyhan hattı üzerinden işgal rejimine ulaştırıldığını da öne sürerek, "Bu kirli sevkiyat devam ediyor. Direniş Çadırı onlarca gemiyi isimleriyle, rotalarıyla ifşa etti ama hâlâ harekete geçilmedi. İktidara çağrımızı yineliyoruz: Aliyev’in sözüne güvenmeyin, vanaları kapatın!" dedi.

"NATO üsleri kimin için var?"

ABD ve NATO üslerinin Türkiye'de varlığını sürdürdüğüne dikkat çeken Tunç, "siyonistlerin saldırganlığına kesintisiz destek veren NATO ve ABD üsleri hâlâ faal. Soruyoruz: Bu üsler kimi korumak için var? Terörist israilin saldırganlığı Türkiye'ye uzandığında bu üsler kimin yanında olacak? Unutmayalım; hırsız evin içindeyse kapı kilit tutmaz." dedi.

"Soykırıma katılan çifte vatandaşlar için artık harekete geçilmelidir"

HÜDA PAR'ın işgal vatandaşlığı da bulunan çifte vatandaşlara yönelik kanun teklifinin Meclis'te acilen görüşülmesi gerektiğini belirten Tunç, "Soykırıma katılanlar hakkında engelleme yapılmadı, artık harekete geçilmelidir." çağrısında bulundu.

"NATO'dan çıkın, üsleri kapatın"

Tunç, Türkiye'ye seslenerek, "Kürecik ve İncirlik başta olmak üzere, tüm NATO üslerini kapatın ve NATO'dan çıkın. Katil israilin açık destekçisi ABD'den medet ummayın, direnişin yanında olun." ifadelerini kullandı.

"Artık bu gerçeği görün"

Uluslararası topluma da seslenen Tunç, "Küresel emperyalist düzen, hiçbir ülkeye güvenli bir gelecek sunmaz. Artık bu gerçeği görün." dedi.

"Birleşik Arap Emirlikleri bölgedeki komploların baş aktörüdür"

Konuşmasının sonunda Sudan ve Yemen'de yaşananlara değinen Tunç, "Emperyalistlerin taşeronluğunu yapan Birleşik Arap Emirlikleri, Sudan'daki vahşi katliamların ve Yemen'de Ensarullah'a karşı kurulan komplonun arkasındadır. Bu işbirlikçi habis krallığın sonu yakındır inşallah." dedi. (İLKHA)