Mersin ayakta: Gazze'deki işgalci zulmü protesto edildi

HÜDA PAR Mersin İl Başkanlığı, siyonist işgal rejiminin Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etmek amacıyla bir yürüyüş ve ardından basın açıklaması gerçekleştirdi.
Mersin'de düzenlenen yürüyüş sonrası yapılan açıklamada, Gazze'de yaşananların açık bir soykırım olduğu vurgulanarak İslam ülkeleri ve uluslararası kamuoyu göreve çağrıldı.
Program, Abdurrahman Erdem'in Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Kur'an-ı Kerim'in Ali İmran Suresi 13'üncü ayetiyle başlayan açıklamada, "İzzeti kuşananlara selam olsun. Zalimlerin karşısında dimdik duranlara selam olsun. Gazze'de yaşanan soykırıma sessiz kalmayanlara selam olsun. Selahaddin-i Eyyubi ve Abdülhamid Han'ın torunlarına selam olsun" denilerek Filistin halkına destek vurgusu yapıldı.
Gazze'nin feryadı: İslam dünyasına sessiz kalmayın çağrısı
Mersin'de düzenlenen etkinlikte konuşan Peygamber Sevdalıları Akdeniz Bölge Koordinatörü Hakan Ayçoban, yaklaşık iki yıldır Gazze'de devam eden işgalci siyonistlerin zulmüne dikkat çekerek, İslam dünyasının sessizliğini eleştirdi.
Ayçoban, tarihten bir örnek vererek, Abbasi Halifesi Mu'tasım döneminde Rum valisinin zulmüne uğrayan bir Müslüman kadının "Wa Mu'tasima!" feryadıyla halifeyi harekete geçirdiğini hatırlattı.
Bugün de Gazze'den benzer bir feryadın yükseldiğini belirten Ayçoban, bu çağrının cevapsız bırakılmaması gerektiğini söyledi.
Müslümanların bir halifesi, birliğini sağlayacak lideri olmadığını vurgulayan Ayçoban, "İzzet ve şeref Gazze'dedir, HAMAS'tadır, el-Kassam'dadır" diyerek destek çağrısında bulundu.
"Ey İslam dünyasının liderleri ve âlimleri! Gazze halkı yarın Allah'ın huzurunda sizden hesap soracak" ifadeleriyle konuşmasını sürdüren Ayçoban, sessizliğin vebalinin ağır olacağını dile getirdi.
"21 aydır insanlık ayaklar altında"
Basın açıklaması HÜDA PAR Mersin İl Başkanlığı adına Hakla ilişkiler Birim başkanı Ömer Faruk Ayhan okudu.
Ayhan, "siyonist işgal rejimi, Gazze'de 21 aydır insanlık onurunu ayaklar altına aldı 7 Ekim 2023'ten bu yana 60 binden fazla kardeşimiz şehit oldu, 150 bine yakını yaralandı. 20 binden fazlası hâlâ enkaz altındadır. Şehit ve yaralıların yüzde 70'inden fazlası kadın ve çocuklardan oluşmaktadır. Gazze, adeta bir çocuk mezarlığına dönüştürülmüştür." ifadelerini kullandı.
"Yardım noktaları katliam alanına dönüştü"
Gazze'ye yönelik insani yardımların engellendiği ve açlığın bir silah olarak kullanıldığına dikkat çeken Ayhan, "Ömer 8, kardeşi Emir 4, en küçükleri Sirac ise sadece 2,5 yaşındaydı. Günlerce aç kalan bu çocuklar, karınlarını doyurmak için gittikleri yardım noktasında katledildiler. Sirac'ın gözlerine şarapnel parçaları isabet etti. 10 yaşındaki Muhammed yardım sırasında bacağını kaybetti. Bu çocukların feryadını duyan oldu mu?" diye sordu.
Açıklamanın devamında, İslam ülkeleri başta olmak üzere tüm insanlık ailesini sorumluluk almaya çağıran Ayhan, "Bu çocuklar sadece Gazze'nin değil, tüm ümmetin çocuklarıdır. Bu zulme sessiz kalan herkes büyük bir mesuliyet altındadır. Gücü elinde bulundurup Gazze'deki katliama seyirci kalan İslam ülkeleri liderlerine yazıklar olsun. İnsanım deyip susanlara yazıklar olsun." ifadelerini kullandı.
"İnsani kriz derinleşiyor"
"Bölgede yaklaşık 2 milyondan fazla insan, yüksek derecede akut gıda güvensizliği ile karşı karşıya bulunuyor. 600 bine yakın kişi, aşırı açlık nedeniyle ölüme yol açabilecek hastalıklara yakalanmış durumda. Ayrıca, 70 binden fazla çocuk, yetersiz beslenme sebebiyle acil tedaviye ihtiyaç duyar hale gelmiş bulunuyor." diyen Ayhan, dünya kamuoyuna ve İslam ülkelerine şu çağrılarda bulundu:
- Gazze'ye insani yardımlar ulaştırılmalı, sınır kapıları derhal açılmalıdır.
- HAMAS siyasi, bürokratik ve askeri olarak desteklenmelidir.
- Direnişe silah, mühimmat, lojistik ve teknolojik destek sağlanmalıdır.
- israile yönelik ciddi uluslararası yaptırımlar uygulanmalıdır.
- Barış gücü oluşturulmalı, HAMAS'ın şartları temel alınarak kalıcı ateşkes sağlanmalıdır.
- Gazze'nin yeniden inşası ve insani yardım kararları fiilen hayata geçirilmelidir.
- siyonist rejime destek veren markalara karşı ömür boyu sürecek boykot bilinciyle hareket edilmelidir."
Basın açıklaması, Kudüs ve Gazze davasına olan bağlılık vurgusuyla sona erdi:
"siyonist işgal rejimi haritadan silinene kadar Kudüs davasını savunmaya devam edeceğiz. Gazze'nin kahraman halkına, direnişi sürdüren mücahitlere ve izzeti kuşanan liderlerine selam olsun. Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun."
Yürüyüş, sloganlar ve dualarla son bulurken, katılımcılar Gazze'nin yalnız olmadığını bir kez daha dile getirerek Filistin halkına desteklerini sürdürme kararlılığını yineledi. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
siyonist rejimin sözde eski başbakanı Naftali Bennett, mevcut siyonist kabineyi eleştirdi. siyonist rejimin diplomatik ve medya cephelerinde konumunun çöküş sürecinde olduğunu ve kabine üyelerinin, rejimin güvenliği aleyhine aptalca açıklamalarda bulunduğunu söyledi.
HÜDA PAR’ın Mersin’de organize ettiği Filistin’e destek yürüyüşü, vatandaşlardan büyük ilgi gördü. Katılımcılar, siyonist rejimin Gazze’ye yönelik saldırılarını soykırım olarak tanımlayarak, Türkiye hükümetine harekete geçme çağrısında bulundu.
Siirt’te isminin açıklanmasını istemeyen duyarlı bir hayırsever, Filistin’de yaşanan insanlık dramına sessiz kalmayarak 85 bin TL bağışta bulundu.