​​​​​​​Mirasımız Kudüs Derneği tarafından her yıl yayımlanan Kudüs Raporu, bu yıl genişletilmiş haliyle ilk defa Batı Şeria ve Gazze'de de yaşanan hak ihlalleri de ele alındı. 2024 Kudüs raporu, düzenlenen basın toplantısıyla kamuoyu ile paylaşıldı.

Fatih'te bir otelde gerçekleştirilen basın toplantısına, Mirasımız Kudüs Derneği Genel Başkanı Muhammet Demirci, Mescid-i Aksa Mütevelli Heyeti Üyesi Dr. Fahri Ebu Diyab, Dr. Naim İbrahim ve Gazeteci Yazar Mustafa Uzun katıldı.

İnsan hakları örgütleri, sivil toplum kuruluşları ve Mirasımız Derneğinin Kudüs'teki ekibi tarafından hazırlanan 2024 Kudüs Raporu'nu okuyan Mirasımız Derneği Medya Sorumlusu Nihat Topçu, yıl içerisinde işgal rejiminin Gazze, Batı Şeria ve Kudüs'teki insan hakları ihlalleri ile dernek olarak Kudüs'te yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verdi.

2024 yılı içerisinde Kudüs'te 81 Müslümanın şehit olduğunu, çeşitli zaman dilimlerinde gerçekleştirilen saldırılarda 309 Filistinlinin yaralandığını, 2 binden fazla kişinin tutuklandığını, 44 şehidin naaşının da esir tutulduğunu belirten Topçu, işgal rejiminin nerede olduğu bilinmeyen numara mezarlığında sadece numara verilerek defnedilen 220'den fazla şehidin naaşının olduğunu, ailelerin de şehitlerinden haber alamadıklarını, mezarı başında bir fatiha dahi okuyamadıklarını ifade etti.

Dernek olarak yaptıkları çalışmalara da değine Topçu, "2 bin 710 aileye kumanya yardımında bulunduk. Bin 740 aileye 4 milyon 350 bin liralık fitre dağıtımı yaptık. Bin 25 aileye vatandaşlarımızın 12 milyon 280 bin liralık zekatlarını ulaştırdık. Ramazan ayında 6 bin 100 aileye iftar yemeği verdik. Ramazan ve Kurban Bayramı'nda 600 çocuğa bayramlık ve harçlık ulaştırdık. Bin 970 aileye Kurban eti ulaştırdık. Yıl boyunca da 360 aileye nakdi yardım ulaştırdık." dedi.

Batı Şeria'da yaşanan hak ihlalleri hakkında da bilgilendirmede bulunan Topçu, "2024 yılında 723 Filistinli hayatını kaybetti. 7 bin 350 Filistinli yaralandı. 24 köy yıkıldı, yakıldı. 8 bin kişi yerlerinden edildi. Bin 236 gaspçı Yahudi yerleşimci tarafından Filistinlilerin evlerine, arazilerine saldırı gerçekleştirildi. 15 bin dönüm araziye el konuldu. Bin 150 çocuk gözaltına alındı. Bin 500 ev yıkıldı. 27 ev zorla boşaltıldı. Yerinden edilen kişi 3 bin 400, 15 bin dönüm arazi kamulaştırıldı. 5 bin dönüm arazi tahrip edildi. Bin 800 çiftçi hayvanlarını kaybetti." diye konuştu.

Gazze Şeridi'nde yaşananlara da değinen Topçu, "Bugün itibarıyla Gazze'de 56 bin 289 şehit, 107 bin 338 yaralı var. 821 cami, 3 kilise yıkıldı. 80 sağlık ocağı, 161 bin 500 konut komple yıkıldı. 82 bin konut yaşanmaz hale geldi. Kısmen hasar gören konut sayısı ise 194 bin. Yerinden edilen insan sayısı 2 milyon ve bir yıldır kuzeyden güneye sürekli sürülüyor. 35 bin 60 çocuk yetim kaldı." şeklinde konuştu.

"Aksa Tufanı Mescid-i Aksa ve Kudüs'te yaşanan zulümlere karşı başlatılmış bir tufandır"

Kudüs'te yaşanan zulümler ve yapılması gerekenlerle ilgili konuşan Mirasımız Derneği Genel Başkanı Muhammet Demirci, "Filistin denilince insanların gündemi Gazze olduğundan israil bu fırsatı değerlendirerek Kudüs'te yaptığı yıkımları, Yahudileştirme çalışmalarını çok hızlandırdı. Raporu geçen yılın raporu ile kıyasladığımızda yaşanan zulümler neredeyse ikiye katlanmış durumda. Kudüs'teki Müslümanlar zaten sıkıntı yaşıyorlardı şimdi daha da sıkıntıya düştüler. Kudüs'te bir insanın yaşaması mucize. Buradan tüm dünya Müslümanları adına Kudüs'teki 400 bin Müslümana teşekkür ediyoruz. Tüm dünya Müslümanlarına sesleniyoruz! Oturduğumuz yerden Kudüs'ü sadece izliyoruz ama Kudüs ile ilgili ciddi bir faaliyette bulunamıyoruz. Kudüs sadece bir şuurdan ibaret değil tüm dünya Müslümanlarının destek vermesi gereken bir yer. Gazze'deki Müslümanlar Mescid-i Aksa için tufan başlattılar. Bu tufan Mescid-i Aksa ve Kudüs'te yaşananlar için başlatıldı. Bu bir tufan ise terinde durmayacak. Gördüğünüz gibi bölge yeniden şekilleniyor. Eğer biz birliğimizi korumazsak ve Mescid-i Aksa ile Kudüslü Müslümanlar için bir adım atmazsak biz de bu tufanın içerisinde kaybolur gideriz. Ancak Mescid-i Aksa için çalışırsak biz de bu tufanın bir parçası oluruz. Elimizdeki tüm imkanları kullanarak inşallah oradaki çıbanı söküp atacağız." dedi.

"Bu senen Kudüs için en acı yıl oldu"

İşgal rejiminin Filistin'de yaptığı ihlallerin uluslararası kurallara aykırı olduğunu hatırlatan Mescid-i Aksa Mütevelli Heyeti Üyesi Dr. Fahri Ebu Diyab, "işgal, uluslararası toplumdan ceza almamayı garantilediği için Yahudileştirme ve yerinden etme projeleri daha da hızlandı. 1948'de yaşanan Nakbe olayından bu yana Kudüs çok acı gördü. Ancak bu sene Kudüs için en acı yıl oldu." diye konuştu.

"İşgalcilerin durdurulması için bölgeye bir koalisyon gücü gönderilmeli"

Filistinli Müslümanların dertleriyle dertlenmek ve yaşadıkları zulümleri duyurmak adına rapor hazırladıklarını ancak ne hazırlanan raporların ne haberlerin ne gösteri ve kınamaların yaşanan zulme engel olamadığını, işgalcilerin yalnızca güçten anladığının yeniden ortaya çıktığını vurgulayan Gazeteci Yazar Mustafa Uzun, işgalcilerin durdurulması için bir koalisyon gücünün bölgeye gönderilmesi gerektiğini, Filistin halkının silahlandırılması gerektiğini, bundan başka çare kalmadığını söyledi. (İLKHA)