Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, Türkiye'nin lafzı ve ruhu ile tamamen siviller tarafından hazırlanmış bir anayasaya ihtiyacı olduğunu söyledi.

Bir dizi temaslarda bulunmak üzere memleketi Gaziantep’e gelen Bakan Gül, “Gaziantep İş Dünyası Buluşma” programına katıldı.

Güneydoğu Anadolu İhracatçılar Birliği’nde (GAİB) düzenlenen programda konuşan Bakan Gül, “yeni anayasa” ve geçtiğimiz hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) sunulan 4’üncü Yargı Paketi’ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Hukuki güvenlik ile ekonomik güvenliğin iç içe geçen konular olduğunu belirten Bakan Gül, “Hukuki ve ekonomik öngörülebilirlik birbirinden ayırt edilemeyen kavramlardır. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde hükümetlerimizin temel hedefi ve yaklaşımı yine bu bağlamda reform temelli ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ anlayışıdır. Buradaki temel yaklaşımımız da bizim özgür birey, güçlü toplum ve daha demokratik bir Türkiye anlayışıdır, yaklaşımıdır. Bunu İnsan Hakları Eylem Planı’nda da ortaya koyduk. Bunu yine kamuoyu ile paylaştık.” dedi.

Geçtiğimiz hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) sunulan 4’üncü Yargı Paketi ile ilgili de bilgi veren Gül, yaptıkları tüm reformlarda toplumun her kesimi ile konunun paydaşları ile oturduklarını ifade etti.

“Adli kontrole ilişkin bazı reformalar yapacağız”

Daha kaliteli, daha öngörülebilir ve daha erişilebilir adalet hizmetleri yolunda Türkiye'nin son 19 yılda kesintisiz reform iradesiyle çağ atladığını söyleyen Gül,  “Özellikle adli kontrole ilişkin bazı reformalar yapacağız. İş adamı veya işçi yurt dışına çıkacak ama adli kontrolü ve yurtdışı çıkış yasağı var. Peki, ne zaman yurtdışı çıkış yasağı bitecek, 3-5-10 yıl yurtdışı çıkış yasağı var. Ama bu reform paketimizde var, yurt dışına çıkış yasağı belli sürelerle mahkeme tarafından kontrol etme zorunluluğu getiriyoruz ve bu çok önemli bir aşamadır. Yine ifade almak amacıyla mahkemeden yazı gelmiş vatandaşın haberi yok, otelde kapısını polis çalıyor, ‘mahkemeden yakalanman var, ifade alınması için mahkemeye çıkman lazım’ diyor. Vatandaş ‘gecenin 03.00’nde ne yapacağım?’ diyor, polis ‘biz bilmeyiz’ deyip karakola götürüyor, hafta sonuna denk geldiğinde karakolda iki gün kalıyor. Bu bizim sistemde buna da çözüm bulacağız. Vatandaş mahkemeye geleceği tarihi verdiğinde bu şekilde alıkonulmasına engelleyeceğiz. Otelde veya havalimanında ister işçi ister işadamı olsun vatandaşını mağdur eden hangi uygulama varsa bunları çözüp vatandaşımızın ihtiyaç duyduğu tüm alanlardaki reformları yapmaya devam ediyoruz.” ifadelerini kullandı.

Yargı kararlarının hepsini kamuoyu erişimine açacaklarını belirten Gül, “Yargı Türk milleti adına karar veriyorsa o mahkemedeki yargılamayı herkes görecek. Kişisel verileri saklayacağız, şirket veya taraf isimlerini koruyarak tüm mahkemelerin verdiği kararları Türk milletinin ve kamuoyunun eleştirisine ve denetimine açmış olacağız. Bunların hepsi vatandaşının talep etti konulardır. Bunların hepsini de tek tek hayata geçiriyoruz.” şeklinde konuştu.

“Türkiye'nin lafzı ve ruhu ile siviller tarafından hazırlanmış bir anayasaya ihtiyacı vardır”

Bakan Gül, “yeni anayasa” çalışmalarına ilişkin ise, “Bir ülkenin gelişmişliği, demokrasiye, insan onuruna, insan hak ve özgürlüğüne vermiş olduğu önem ve değer ile ölçülür. Burada da ölçü anayasadır. Anayasaya bakarsınız o ülkedeki insanın onuru ve hakkı ne kadar korunmuş, ne şekilde dikkate alınmış onu ölçebilirsiniz. Buradaki temel ölçüde ülkemizin önündeki hedeflerinden birisi olan yeni bir sivil bir anayasadır. Lafzı ve ruhu ile siviller tarafından hazırlanmış bir anayasaya Türkiye'nin ihtiyacı vardır. Darbenin ruhunun sindiği bu anayasa Türkiye’yi 2023’e ve cumhuriyetimizin yeni yüzyılına taşımaktan uzaktır. Bu anlamda anayasanın ruhunu sivilleştiren, vatandaşımızın haklarını ve onurunu daha da güçlendiren, demokrasiyi geliştiren bir anayasa hepimizin bir ev ödevidir, siyasetin önündeki temel ev ödevidir. Bunun da yine hayata geçeceğine inanıyoruz.” şeklinde konuştu. (İLKHA)