AGD Adıyaman subesi tarafından, Azerbaycan ve Ermenistan arasında çatışmalara sahne olan Dağlık Karabağ bölgesi için düzenlenen basın açıklamasının ardından saldırıda hayatını kaybedenler için gıyabi cenaze namazı kılındı.
Halk Kütüphanesi yanındaki parkta düzenlenen kitlesel basın açıklamasında, Sovyetlerin dağılmasının akabinde ortaya çıkan Dağlık Karabağ sorununun, sıcak çatışmaya dönüştüğü belirtildi.
Açıklamayı okuyan AGD Adıyaman şube Başkanı Bedrettin Beyazkaya, hiçbir antlaşmaya uymayan ve müzakere sürecinde dahi saldırmaya devam eden Ermenistan'ın, 1992 yılında Hocalı'da yakın tarihin en kanlı soykırımlarından birini gerçekleştirdiğini belirtti.
"30 yıl önce yaşanan acılar hala tazeliğini korumaktadır"
Ermenilerin yüzlerce kişiyi katlettiğine dikkat çeken Beyazkaya, "Sovyetlerin dağılmasının akabinde ortaya çıkan Dağlık Karabağ sorunu, sıcak çatışmaya dönüşmüştür. 1991 yılından beri yapılan hiçbir antlaşmaya uymayan ve müzakere sürecinde dahi saldırmaya devam eden Ermenistan, 1992 yılında Hocalı'da yakın tarihin en kanlı soykırımlarından birini gerçekleştirmiştir. Ermenistan, Azerbaycan’ın öz topraklarına saldırarak, yüzlerce Azerbaycanlı kardeşimizi katletmiş ve binlerce kişiyi evlerinden uzaklaştırıp, vatan hasreti çektirmiştir." ifadelerini kullandı.
30 yıl önce yaşanan acıların hala tazeliğini koruduğunu vurgulayan Beyazkaya, "30 yıl boyunca yaşanan acılara sessiz kalan uluslararası toplum, siyonist ve emperyalist güçlerin emellerine alet olmaya devam etmiş ve masum insanların evlerinden uzakta yaşamlarını sürdürmelerine göz yummuştur. Yıllardır Ermenistan’ın saldırgan tutumu karşısında gerekli ve yeterli tepkiyi ortaya koyamayan uluslararası toplum, bugün bir kez daha çifte standartlı bir tutum sergilemektedir. Yaklaşık 30 yıldır ihmalkâr bir tutum sürdüren Minsk Üçlüsü de çözüm odaklı davranmaktan çok uzaktadır." dedi.
"Yaşanan işgal bir an önce son bulmalıdır"
Ermenistan'ın işgalden derhal vazgeçmesi gerektiğini dile getiren Beyazkaya, "Zalim ve İşgalci Ermenistan, Azerbaycan’ın sivil yerleşim yerlerine saldırarak masum Azeri kardeşlerimizi çoluk çocuk demeden şehit etmektedir. Bu hain saldırılar, barış ahlakından uzak olan Ermenistan’ın, savaş ahlakından da yoksun olduğunu göstermektedir. Bu saldırılar karşısında Azerbaycan devleti ve milletinin haklı davasında yanlarında olduğumuzu, Azerbaycan'ın uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarının her platformda destekçisi ve savunucusu olacağımızı buradan bildirmek istiyoruz. Karabağ, Azerbaycan’dır. Azerbaycan, Karabağ’dır. Bölünmez bir bütün olan Azerbaycan topraklarında yaşanan işgalin bir an önce son bulması gerekmektedir." ifadelerini kullandı.
'Zulüm ebedi olamaz'
Hiçbir zülüm ve kötülüğün daimi olmadığına vurgu yapan Beyazkaya, "Tüm dünya ülkelerini, vicdan sahibi tüm insanları ve ülkemizdeki herkesi işgale ve zulme karşı verdikleri mücadelede kardeş Azerbaycan’ın yanında yer almaya davet ediyoruz. Zalim ve işgalci Ermenistan’ın saldırılarında şehit olan Azerbaycanlı kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyor ve yaşanan acıların bir an önce son bulmasını temenni ediyoruz. Merhum Liderimiz Prof. Dr. Necmeddin Erbakan’ın söylediği gibi, "Zulüm ebedi olamaz, kötülük mutlaka hüsrana uğrayacaktır." Azerbaycan’ın haklı mücadelesinin adil düzen fikriyatına dayanan yeni bir dünyanın kuruluşuna vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyoruz. " şeklinde konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
İstanbul'da Yeryüzü Avukatları Derneği öncülüğünde 14 farklı ülkeden 50'den fazla avukatın bir araya geldiği programda Gazze'ye doğru yola çıkmaya hazırlanan Özgürlük Filosu ile filoya olası müdahalenin hukuki boyutları tüm yönleriyle ele alındı.
Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, ülkesinin, işgalci siyonist rejimin Gazze soykırımına verdiği destek nedeniyle geldiği Gaziantep'te bir grup tarafından protesto edildi.
İstanbul Valisi Davut Gül, "1 Mayıs, 2012 yılından itibaren Taksim'de kutlanmıyor. Dolayısıyla da Taksim bu anlamda sadece 1 Mayıs değil, bu tür etkinliklerin tamamına kapalı." dedi.
Batman Belediyesi, on binlerce kişinin katıldığı Mevlid-i Nebi etkinliği ile ilgili olarak Peygamber Sevdalıları Vakfının taleplerine cevap vermeyerek oyalama yoluna gitti.