Anadolu Gençli Derneği tarafından Diyarbakır'ın fethinin 1380'inci yıldönümü münasebetiyle program düzenlendi.

Anadolu Gençli Derneği Milli Gençlik Vakfı tarafından Diyarbakır'ın fethinin 1380'inci yıldönümü münasebetiyle Hazreti Süleyman Cami yerleşkesinde program düzenlendi.

Diyarbakır fethinin 1380'inci yıldönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen program Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Araştırma Görevlisi Rıfat Ablay'ın okuduğu Kuran-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Mesut Yürür Hocanın okuduğu Kürtçe mevlit ile devam eden programda selamlama konuşmasını yapan Anadolu Gençlik Derneği Milli Gençlik Vakfı Diyarbakır Şube Başkanı Abdurrahman Ergin, Diyarbakır'ın İslam orduları tarafından fethedilmeden önce Bizanslıların zulüm ve katliamları altında ezildiğine hatırlatarak, "İnsanlar İslam'ın evrensel huzur ve kardeşliğine susamıştı. 27 Mayıs 639'da Diyarbakır barışçıl bir yolla fethedilmiş ve şehir halkı kendi istekleriyle İslam'ı seçmişlerdir. Diyarbakır'ın fethi gerçekleştikten sonra İslam batıya yayılmaya başlamıştır." dedi.

Diyarbakır'ın İslam coğrafyasının en önemli şehirlerinden biri olduğunu belirten Ergin, "Çünkü burada peygamberler ve sahabeler medfun bulunmaktadır, Peygamber Efendimizin verdiği fetih müjdesinin izleri vardır. Diyarbakır yüzyıllardır İslam'a hizmet etmektedir ve etmeye de devam edecektir. Bizim İslam'dan başka kurtuluş yolumuz yoktur. Huzur, barış ve kardeşliğin ancak İslam'la elde edilebilirliğinin en büyük örneklerinden birini yine Diyarbakır'ın fethinde görüyoruz." ifadelerini kullandı.

"Dünyanın hiçbir şehrine böyle bir manevi zenginlik nasip olmamıştır"

Programda açılış konuşması yapan Medrese Alimleri Vakfı Başkanı Muhammed Tayyip Elçi, Diyarbakır'ın manevi zenginliğinden bahsederek, "Diyarbakır kültür, medeniyet, peygamberler ve sahabeler şehridir. Çünkü Diyarbakır'da manevi huzurlarında bulunduğumuz 27 şehit sahabe sadece burada, ama bütün bir Diyarbakır'da 541 sahabe medfundur. Dünyanın hiçbir şehrine böyle bir manevi zenginlik nasip olmamıştır." şeklinde konuştu.

Elçinin konuşmasının ardından İslam tarihine imzalar atmış alim ve şehitlerin altın sözleri çocuklar tarafından dile getirildi.

"Diyarbakır'ın bir İslam şehri olduğunu ortaya koymanın zamanı gelmiştir"

Diyarbakır'ın belli kesimler tarafından farklı kimliklerle gösterildiğine dikkat çeken Elçi, "Onlarca yıldır belki bir asırdan fazladır belli zihniyetler Diyarbakır'ı asıl İslam, peygamber, sahabe, kültür, medeniyet, ilim, marifet, medrese kimliği ile değil de başka kimliklerle isimleri ön plana çıkararak Diyarbakır'dan bahsettiler. Ama artık bizim Diyarbakırlılar olarak bu gidişe dur demenin zamanı gelmiş ve geçmiştir. Diyarbakır'ın asıl kimliği tanıtmak, bir İslam şehri olduğunu ortaya koymanın zamanı gelmiş ve geçmiştir. Umut ediyorum ki bu tür programlar Diyarbakır'ın hak ettiği asıl kimliği ile tanıtılmasına vesile olur inşallah." ifadelerini kullandı.

"İslam ümmeti tek vücuttur"

Programa Trabzon'dan katılan Din-Bir-Der Genel Başkanı Muhittin Hamdi Yıldırım ise İslam ümmetinin tek vücut olduğuna vurgu yaptı.

Yıldırım, "Vücudumuzun ağrımadık, dayak-kötek yemedik, yara olmayan yeri var mı acaba? İşte Mısır'ın, Suriye'nin, Irak'ın, Yemen'in ve ülkemizin hali ortadadır. İşte bunlar vücudumuzun birer organlarıdır. Biz birbirimize sarılmazsak, ümmet şuuruyla İslam'ın ortak paydasında bu güzel adımları sıklaştırarak atmazsak tek dişi kalmış canavarın ağzında yem oluruz." şeklinde konuştu.

Suudi Arabistan'daki alimlerin idam kararlarını değerlendiren Yıldırım, "Şu anda Suudi Arabistan'da birçok alim hapishanelerde inliyor, kaç gün önce idam fermanları verilen alimler var ve bayramdan sonra infaz edilecekler. Onların derdi bizim derdimiz olmazsa vücudumuzun bir tek vücut olmasının manası nedir? Elbette ki müminler olarak vücudumuzun organlarını tedavi etmek için gayret göstermemiz üzerimize farzdır. Şu anda İslam alemi sanal işgal altındadır, yeniden fetihlerin gerçekleşmesi lazım." ifadelerini kullandı.

Anadolu Gençlik Derneği Milli Gençlik Vakfı Genel Başkanı Salih Turhan ise yaptığı konuşmasında, ramazan iklimini cihat iklimi olarak nitelendirerek, "Ramazan iklimi bir cihat iklimidir, ne yazık ki bunlar çok sık bahsedilmiyor. Hepinizin malumu Peygamber Efendimiz 4 temel savaşa ramazan ayında giriyor. Mekke'nin fethi, Bedir cihadı, Efendimiz 13 seferine çıkması ve Allah'a hamdolsun Diyarbakır'ın fethinin 1380'inci yıldönümü de bu sene Ramazan Ayı'na tevafuk etmiştir. Allah bu fetih şuurundan, cihat ikliminden istifade etmeyi hepimize nasip etsin." temennisinde bulundu.

Kur'an'ı 10 kıraat okuma dünya birincisi Kudüs imamları hocası Derviş Mansur Ebu Kadir'in dilinden Kur'an-ı Kerim dinletisi gerçekleştirildi.

İlahi ses sanatçılarından Bilal Güler tarafından Diyarbakır fethine ithafen ezgiler seslendirildi.

Program verilen iftar yemeği sona erdi. (Ramazan Zeren – İLKHA)