AİÇÜ Psikoloji Ana Bilim Başkanı Doç. Dr. Mehmet Teyfur, son dönemlerde yaşanan kayıp çocuk ve cinsel istismar vakalarının nedeninin aile yapısının olumsuz değişimi ve eğitimsizlik olduğunu vurguladı.

Son zamanlarda gündeme gelen çocuğa cinsel istismar ile çocuk kayıpları ve ölümlerinin altında yatan en önemli nedenin eğitimsizlik olduğunu vurgulayan Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Psikoloji Ana Bilim Başkanı Doç. Doktor Mehmet Teyfur, Peygamberden uzak bir eğitim modelinin toplumu bu günlere getirdiğine dikkat çekti.

Son zamanlarda yaşanan kayıp çocuk ve çocuk istismarı vakalarına ilişkin İLKHA'ya değerlendirmelerde bulunan Teyfur, Hazreti Peygamber'in örnek aile modelinden uzaklaşılması sonucu bu tür vakaların meydana geldiğini, anne babaların Resulullah'ı rol model alarak, çocuğunun eksikliklerini giderme noktasında çaba göstermesi gerektiğini kaydetti.

Ailelerin birbirini tanımaları ve eğitime tabi tutulmaları gerektiğini belirten Mehmet Teyfur, "İnsanoğlunun en büyük sorunu karmaşıklıktır. Karmaşıklığı çözmek çok da kolay değil. Geçmişten bu yana bizi karmaşıklığa iten faktörlerin sayısı fazladır. Aile, bu karmaşıklığı en aza indiren mekanizmadır. Bu mekanizmanın giderek zarar gördüğünü görmekteyiz. Peki nasıl oldu? Aileler, aile olmanın değerlerini hızlı bir şekilde kaybediyor. Biz, çekirdek aileye hızlı bir şekilde geldik. Çekirdek aile, metropollerin zorunlu kıldığı aile yapısıdır. Bu aile yapısı kendisi ile beraber çocukların geleceğini de etkiliyor. Çocuklarımızın geleceğini tehdit eden bu gidişata ancak şu şekilde dur diyebiliriz; aileler arası bağ kuvvetlendirilmeli ve çocuklarımız ciddi bir eğitime tabi tutulmalıdır." dedi.

"İnternet ve çizgi filmler çocuklarımızın zihin yapısını değiştirdi"

İnternet ve çizgi filmlerdeki sübliminal mesajların çocukların zihin dünyasında tahribatlara neden olarak zihin yapısını değiştirdiğini aktaran Teyfur, "Evimize giren çıkanları mercek altına almalıyız. Yaşanan cinayet, tecavüz gibi olayların, yakın akraba ve çevre ilişkilerinde olduğunu görüyoruz. Çocuklarımızın güven duygusu kazanmadığı yerlerde insanlarla konuşmaması gerektiğini öğreteceğiz. Tanımadığı insanların onun bedenine dokunmasına izin vermemesi gerektiğini öğreteceğiz. 10 yaşındaki çocuğumuz ile komşumuzun çocuğunun aynı yatakta yatmasına müsaade etmeyeceğiz. Eskiden bu durumlar yaygındı ve kimse bir sıkıntı ile karşılaşmıyordu. Fakat şimdi internet, çocukların zihinsel yapılarını değiştirdi. Çizgi filmlerdeki gizli mesajlar da çok etkili oldu." ifadelerini kullandı.

"Çocuk, eksiğini giderenin peşinde gider"

"Çocuk, eksiğini giderenin peşinde gider" diyen Teyfur, bu noktada ailelerin çok daha duyarlı olmaları gerektiğini söyledi.

Teyfur, şunları söyledi: "Çocuğun kararlara katıldığı aile modeli, iyi aile modelidir. Mesela; elbise aldığınızda çocuğun istediği olmalı, sizin dayatmanız değil.  Onunla ilgili kararlar verdiğimizde, kararlara çocuğu katalım. Kendi ile ilgili kararlara katıldığında çocuğun güven duygusu gelişecektir. Çocuğun aile içinde kazanacağı en önemli duygulardan biridir güven duygusu. Kişilik gelişiminin hızlı olduğu 0-7 yaş aralığında mutlaka çocuğumuzla beraber olmalıyız.

Anne baba, çocuğun hayatındaki eksikliği tamamlamalı. Dondurma eksiklikse, anne baba onu tamamlamalı. Çünkü dışarda yaşı büyük olan bir çocuk, ona hayatındaki eksik olan bu kısmını rahatlıkla sunabilir. Bu durumda çocuk, güven duygusunu düşünmeden rahatlıkla onun peşinden gidebilir. Bilinmelidir ki çocuk eksiğini giderenin peşinden gider. Aileler çocukları ile konuşsunlar, sohbet etsinler. Sohbetlerinde, bakışlara lütfen dikkat etsinler. Cinsel tacize uğramış çocuklar bakışlarını çekiyorlar. Bakışlarını çeken çocuk olduğunda irdelesinler. Bu durumda sadece tacize maruz kaldığı manası da çıkarılmasın! Belki de başka bir sorun yaşamıştır." (Ömer Adıgüzel - İLKHA)