Diyarbakır Kırklardağı'nda yapılan projede haraç alındığı iddiasıyla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında eski BDP'li belediye yetkililerinin de bulunduğu 38 kişi hakkında yakalama kararı çıkartıldı.

Diyarbakır'da Kırklardağı konakları olarak bilinen 725 dairelik projenin yapılabilmesina karşılık, PKK'nin kendi adına yüzdelik fon olarak talep etmesiyle ilgili başlatılan soruşturma kapsamında görevlerini suiistimal ettiği belirtilen belediye yetkilileri, arsa sahipleri ve olayla ilgileri olduğu düşünülen 38 kişi hakkında yakalama kararı alındı.

Belediye yetkililerine, görevini kötüye kullanmaktan soruşturma açıldı

Konuyla ilgili olarak savcılıktan yapılan açıklamada teknik takip ve destekli çalışmalar neticesinde inşaat ruhsatı izni verilmesi konusunda görevlerini kötüye kullanan belediye yetkilileri ve arsa sahiplerinin 'Yasadışı Bölücü Terör örgütü üyesi olmaktan ve suç işlemek amacıyla örgüt kurmaya yardım ve yataklık etmekten' haklarında soruşturma başlatıldığı belirtildi.

Soruşturma kapsamında 38 kişinin yakalanması kararı alınırken, savcılığın talimatıyla 26 şüpheli Diyarbakır, İstanbul ve Aydın illerinde yakalanarak gözaltına alındı.

Yakalananların ev ve iş yerlerinde yapılan aramalarda 3 adet ruhsatsız tabanca, 1 adet ruhsatsız av tüfeği yakalanırken, çok sayıda belge, doküman ve ajandaya ise el konuldu.

Diyarbakır Valiliği tarafından yapılan açıklmada ise soruşturma kapsamında 6 ilde baskınalar yapıldğı ve PKK'nin kendi adına ı yüzde 10'luk bölümlük fon adı altında tehditle kabul ettilrilmeye çalışıldığı belirtildi.

öte yandan soruşturma kapsamında eski Diyarbakır Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş'ın da gözaltına alındığı belirtildi.

BDP'li belediye müteahhitten haraç aldı

Dönemin BDP'li belediyesi tarafından projenin ilk müteahhidinden, haraç alındığı iddiaları basına yansımıştı.

Sur eski Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş'ın, projenin devam etmesi için 43 daire istediğini ileri süren projenin ilk üstlenicilerinden müteahhit Ufuk Eser Subaşı, Demirbaş'ın, kendisinin belediyeye çağırarak, birkaç yetkili ile ‘Ya öleceksin ya gideceksin' dediğini ileri sürmüştü. (M. Sıddık Bilge - İLKHA)