Boşanmak oranlarındaki düşüşe işaret eden hukukçular, bu düşüşün aile birliğinin sağlıklı devam ettiği anlamına gelmediğini, evlenme oranlarında da paralel bir düşünün yaşandığına dikkat çekiyor.

TÜİK'in, 2016 yılı evlenme ve boşanma istatistikleri verilerine göre, evlenen çiftlerin sayısı 2015 yılında 602 bin 982 iken 2016 yılında yüzde 1,4 azalarak 594 bin 493 oldu. Boşanan çiftlerin sayısı ise 2015 yılında 131 bin 830 iken 2016 yılında yüzde 4,3 azalarak 126 bin 164 oldu. Kaba boşanma hızı binde 1,59 olarak gerçekleşti.

Evlilik ve boşanma oranlarındaki bu sonucu değerlendiren Adıyaman Barosundan Av. İshak Yılmaz, Boşanmak oranlarındaki düşüşün aile birliğinin sağlıklı devam ettiği anlamına gelmediğine dikkat çekti. Yılmaz, özellikle evlilik programlarının ve dizilerin, aile yapısını tahrip ederek evlilik oranında düşüşe neden olduğunu ifade etti.

Yılmaz, "En sonra yayımlanan istatistiklere göre göre boşanma oranlarında düşme var. Ama bu boşanma oranlarındaki düşüş, aile birliğinin sağlıklı devam ettiği anlamına gelmiyor. Boşanma oranındaki düşüşün, evlenme oranındaki düşüşe paralel olarak bir azalışla karşı karşıyayız. Boşanma oranındaki düşüşün bir başka sebebi ise medya programlarının ve dizilerin özendirdiği evli ama ayrı yaşama olgusundan kaynaklanan bir azalmadır." dedi.

Evlilik programlarının yasaklanmasıyla ilgili olarak hükümetin OHAL'in verdiği yetkiden faydalanarak bu programları bir an önce kapatması gerektiğini belirten Yılmaz, bu uygulamanın sağlıklı bir aile ve toplum olma yolunda büyük bir katkı sunacağı değerlendirmesinde bulundu.

"Evlilik programları ve diziler toplumumuzu batı kültürüne angaje ediyor"

RTÜK'e en fazla şikâyet edilen programların evlenme programları olduğunu ve bu konuda yetkililerin ciddi bir adım atmadığını belirten Yılmaz, "Kanun hükmünde kararnameyle evlilik programlarının kapatılmasına karar verildi. Ama ne yazık ki bu konuda hâlâ bir adım atılmış değil. Bu evlilik programları ve diziler ne yazık ki hâlâ toplumumuzu batı kültürüne angaje etmeye devam ediyor ve aile yapısını tahrip ediyor. Aslında bakıldığında herhangi bir evlilik olayının da olmadığı, sadece toplumu bozmaya yönelik olan bu yayınlar, RTÜK'e en fazla şikâyet edilen yayınlar olmasına rağmen bu konuda devlet yetkilileri bu güne kadar ciddi bir önlem almadı ve neredeyse bütün ulusal kanallarda bunlar hâlâ yayınlanıyor." diye konuştu. (Ferit Gölgül- İLKHA)