Siirt’te, Yeni Zelenda’da şehid edilen 49 Müslüman için kılınan gıyabi cenaze namazı öncesi konuşan Siirt İl Müftüsü Ahmet Altıok, "Kardeşlerimizi katledenleri kınıyor ve telin ediyoruz. Onların yaptıklarını insan olan hiç kimse onaylayamaz." dedi.

Siirt’te, Yeni Zelenda’nın Christchurch kentinde şehid edilen 49 Müslüman için kılınan gıyabi cenaze namazı öncesi bir konuşma yapan Siirt İl Müftüsü Ahmet Altıok, "Kardeşlerimizi katledenleri kınıyor ve telin ediyoruz. Onların yaptıklarını insan olan hiç kimse onaylayamaz.” dedi.

Siirt’te, Yeni Zelanda'nın Christchurch kentinde iki camiye, cuma namazı sırasında düzenlenen saldırıda şehid olan 49 kişi için gıyabi cenaze namazı kılındı. Namaz öncesi bir konuşma yapan Siirt İl Müftüsü Ahmet Altıok, Müslümanların Avrupa’da terörist, barbar, cellat gibi gösterilerek insan beyinlerinin yıkandığına ve Müslümanlara karşı ön yargılı yetiştirildiklerine dikkat çekerek, yapılan bu katliamı insan olan hiç kimsenin onaylamayacağını söyledi.

Avrupa ülkelerinde Müslümanların potansiyel suçlu, terörist, katil gibi tanıtıldığını dile getiren Altıok, "Kimin katil ve vampir olduğu, kimin kana doymak bilmediğini Irak, Suriye, Afganistan, Afrika ve hatta kendi ülkelerinde işlenen ufak bir suçtan dolayı özellikle de siyahileri nasıl öldürdüklerini ve insan yerine koymadıklarını çok iyi biliyoruz.” dedi.

"Medine vesikasıyla Yahudi ve gayri Müslimlerin hak ve hukuku korunmuştur"

Mekke döneminde Müslümanların çok işkence ve zulüm gördüklerini ve memleketlerini, evlerini, ailelerini terk etmek zorunda bırakıldıklarına vurgu yapan Altıok, Medine’de Peygamber Efendimizin gayri Müslimlerin hak ve hukuklarını Medine vesikasıyla nasıl sağladığını hatırlattı.

Altıok, “Peygamber Efendimiz üç yıl boyunca ilahi emir gelinceye kadar İslam’ı gizli yaymıştır. 13 yıl Mekke’de yaptığı tebliğ süresince kendilerine hakaretler, fiili saldırılar yapanlara karşılık vermemiştir. Medine’ye hicretten sonra Cenab-ı Allah, Müslümanlara kendilerine saldırı olduğu takdirde karşılık verme müsaadesi vermiş ve kendilerine zulmedenlere karşılık savaşma izni çıkmıştır. Bir ayetinde Allah, ‘İnsanların bir kısmını, bir kısmı ile def etmeseydi, içinde Allah’u Teâlâ’nın çokça zikredildiği mescitler, havralar, manastırlar, kiliseler tahrip edilirdi.' buyuruyor. Kim Allah’ın dinine yardım ederse, Allah’ta ona yardım edecektir. Yegâne güç, kudret, izzet sahibi Allah’tır. Allah Resulü Medine’ye gittiği zaman oradaki gayri Müslimler, ağırlıklı olarak Yahudi ve Hristiyanlarla ne yapmış? Bir Medine, bir uzlaşma anayasası, birlikte yaşama, birbirlerinin hak ve hukuklarına riayet etme, dışardan gelecek olan tecavüzlere karşı Medine’yi müdafaa etme anlamında bir anayasa hazırlamıştır.” dedi.

“İslam, insanlığın kurtulması için yegâne hidayet yoludur”

Tarih boyunca Müslümanların kimseye zulmetmediklerini ve hâkim oldukları coğrafyalarda insanları huzura kavuşturduklarını belirten Altıok, "İnsanca yaşama şartlarına sahip olduklarını, vergi yükü altında ezilmediklerini bir insanoğluna gereken değeri verdiklerini, aşağılanmadıklarını gören insanlar Müslümanları hasretle beklemişlerdir. Bugün Avrupa, Amerika, Japonya’da ve dünyanın neresinde olursa olsun İslam’la şereflenen bir insanın İslam ve Müslümanlarla ilgili değerlendirmelerini gören insaf sahibi, sağduyulu insanlar, İslam’ın huzurun, barışın, kardeşliğin ve hoşgörünün temsilcisi olduğunu söylüyorlar. Bunun yanı sıra İslam’ın insanlığın kurtulması için yegâne hidayet yolu olduğunu söylüyorlar. Kim bir hiçbir sebep olmaksızın haksız yere masum olan bir insanı öldürür ise bütün insanlığı öldürmüş gibidir. Müslümanlar olarak buna iman etmişiz. Kim de bir insanı ölümden kurtarır ise ona kalkan olursa bütün insanları diriltmiş gibi sevap alacağına inanan Hazreti Muhammed sallalahu aleyhi vesellem’in mensuplarıyız.” ifadelerini kullandı.

“Kimin katil olduğunu ve kana doymak bilmediğini pekâlâ iyi biliyoruz”

Demokrasinin havariliğini yapanların, nasıl insanları ikinci sınıf insan olarak gördüklerini ve ırkçılık yaparak sadece renklerinden ötürü siyahileri öldürdüklerini dile getiren Altıok, bu canavarların nasıl kana doymak bilmeyen bir vampir olduklarının gayet iyi bilindiğini söyledi.

Altıok, "Müslümanlar terörist, barbar, cellat gibi gösteriliyor. Müslümanların aleyhine propagandalar yapmak maksadıyla birilerinin beyinlerini yıkamak sureti ile Müslümanlara karşı ön yargılı yetiştiriliyor, tahrik ediliyor. Müslümanlar potansiyel suçlu, terörist, katil gibi tanıtılıyor. Kimin katil olduğu, kimin vampir olduğu, kimin kana doymak bilmediğini Irak, Suriye, Afganistan, Afrika’da görüyoruz. Kendi ülkelerinde işlenen ufak bir suçtan dolayı özellikle de zencileri nasıl öldürdükleri ve insan yerine koymadıklarını pekâlâ biliyoruz.” dedi.

“Böyle vahşice işlenen bir katliam görülmemiştir”

Altıok, “ Yıllar yılı Osmanlı devleti, Ermenilerle 400 yıl boyunca huzur içerisinde ve neredeyse bir akraba kadar yakın bir şekilde komşuluk yapılmıştır. Komşuluk hak ve hukukuna riayet edilmiştir. Kimi, dost edinmeyin demiş Peygamber Efendimiz? Dininizle alay eden, dininize savaş açan insanları dost edinmeyeceksiniz. Yoksa tarih boyunca insani olan herkesle dostluk ve arkadaşlıklarımız süre gelmiştir. Bizler o kardeşlerimizi katledenleri kınıyor ve telin ediyoruz. Onların yaptıklarını insan olan hiçbir kimse onaylayamaz. Bu işi yapan bir tetikçidir, yönlendirilmiş, o tahriklerle o seviyeye getirilmiş bir ölüm makinasına dönüştürülmüştür. Böyle vahşice işlenen bir katliam görülmemiştir. Müslümanlar olarak bu olayı kınıyor, protesto ediyoruz. Rabbim onlara şehidlik mertebesini lütfetmiştir." şeklinde konuştu. (Murat Orhan-İLKHA)