Bir zamanlar her ailenin evinde bulundurulan ve el emeği göz nuru tahta beşikler son ustaları ile zamana direniyor. Cizre’de yaşayan marangoz ustası Abdulkerim Bekem, dedelerinden miras kalan ahşap beşikleri 40 yıldır yapmaya devam ediyor.

Tarihi 10 bin yıl öncesine dayanan Hz. Nuh’un şehri Cizre, el emeği ürünlerle binlerce yıldır bölgenin tarihi ve kültürel mirasını yaşatmaya devam ediyor. Bu mirasın taşıyıcılarından biri de bölgedeki son marangoz ustalarından Abdulkerim Bekem. Bekem, beşik yapım geleneğini ailesiyle beraber 4 kuşaktır sürdürüyor.

Cizre'nin eski çarşısında, Abdulkerim Usta’nın ellerinde şekillenen beşikler hâlâ ilgi görüyor. Kavak ve söğüt ağaçlarından elde edilen tahtalarla ve el emeğiyle üretilen bu beşikler hem sağlamlığı hem de estetik görünümüyle dikkat çekiyor. Kalitesine göre bin ile 1500 lira arasında alıcı bulan beşikler, hâlâ çeyizlerin vazgeçilmez parçaları arasında yer alıyor.

Yapılan beşikler bölgeye satılırken, internet üzerinden yurt içi ve yurt dışına da gönderiliyor.

"Mesleği atalarımdan öğrendim"

Dört kuşaktır beşik yaptıklarını ifade eden marangoz ustası Abdulkerim Bekem “Ben Abdulkerim Bekem burada beşik yapıyoruz. Beşiklerimizi kavak ve söğüt ağaçlarından yapıyoruz. Beşikleri Şırnak ve ilçeleri dahil tüm Türkiye’ye gönderiyoruz, bazen yurt dışından gelip alanlar oluyor. Yaklaşık 40 senedir ben bu işi yapıyorum. Babam dedesinden öğrenmiş, bende babamdan öğrendim, bu şekilde yapmaya devam ediyoruz. Babamla beraber   yapıyorduk, babam hasta olduğu için ben sürdürüyorum. Beşiklerin yapımını bir günde yapıyoruz. Yedi aşamadan yapılıyor, söğüt ağaçlarını suya koyduktan sonra şekil veriyoruz. Beşikleri 10 sene ile 20 sene arasında kullananlar var.  özel sipariş verenler genelde çeyizler için istiyorlar fiyatı bin 500 TL ama normal olanlar ise bin TL.” dedi.

"Beşikleri Türkiye’nin her yerine ve yurt dışına gönderebiliyoruz"

Büyüdüğü beşiği çocuklarının da kullandığını ifade eden Tarık Oran “Cizre kültüründe yer edinmiş önemli bir parça olan “Cizre beşiği” dört kuşaktan beri ustamızın ailesi tarafından yapılmaya devam ediliyor. Abdulkerim usta son kuşak olduğu için kendisine destek vermek ve bu kültürün yaşatılması için yardımcı olmaya çalışıyoruz. Kültürün de çok kişiye ulaşması için sosyal medya hesabından bu beşikleri Türkiye’nin her yerine ve yurt dışına gönderebiliyoruz. Bu beşikler organik ve el yapımıdır. Yaklaşık 40-50 yıl kullanılabilir. Benim küçüklüğümde uyuduğum beşiği şu an küçük kızım kullanıyor. Ben 44 yaşındayım beşiğim hala kullanılıyor. Bizlerin de büyümüş olduğu bu beşikler ömür boyu kullanılabilir. Abdülkerim usta bu işi yapan son ustamızdır, kendisine yardımcı olmamız gerekiyor.” ifadelerini kullandı. (İLKHA)