Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Fırat'ın doğusunda yeri ve zamanı geldiğinde gerekenin yapılacağını söyledi.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, sınır birliklerinde inceleme ve denetlemelerde bulunmak üzere Şanlıurfa'ya geldi.
Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin tarafından karşılanan Bakan Akar, Erin'den ildeki çalışmalar hakkında bilgi aldıktan sonra valilikten ayrıldı.
Bakan Akar ve TSK'nın komuta kademesi, denetlemeleri sırasında, Fırat'ın doğusundaki hedeflere yönelik yapılması planlanan olası harekâtın sevk ve idaresinin yapılacağı, İleri Müşterek Harekât Merkezi'nin açılışını yaptı.
Türkiye’nin etrafındaki belirsizliklere, çatışmalara ve istikrarsızlıklara dikkat çeken Bakan Akar, "Doğu’da, Güneydoğu’da, Irak ve Suriye’nin kuzeyinde terörle mücadelemiz kararlılıkla devam ediyor. 40 yıla yakın zamandır terör belasıyla mücadele ediyoruz. İnşallah bu dönem, asil milletimizin sevgisinden, güveninden, duasından aldığımız güçle milletimizi bu terör belasından kurtaracağız. Bunun peşindeyiz, yapmaya çalıştığımız şey bu." diye konuştu.
Münbiç’teki hedeflerine yönelik de değerlendirmelerde bulunan Bakan Akar, "Bu konuda müttefiklerimiz tarafından bize çok sözler verildi. Milletimizin sabrı kalmadı. Verilen sözlerin bir an önce yerine getirilmesini bekliyoruz. Fırat’ın doğusunda da yeri ve zamanı geldiğinde gereken yapılacak. Bu konuda hazırlıklarımız, planlarımız tamam, inşallah zamanı geldiğinde Cumhurbaşkanımızdan gerekli direktifleri alarak bu planlarımızı uygulamaya geçeceğiz. Verilen sözler yerine getirilmezse... Daha önceki operasyonlar birer örnek. Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı harekâtlarının nasıl yapıldığını herkesin aklında tutması lazım." ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin mavi vatandaki hak ve menfaatlerinin korunması için de gerekenlerin yapıldığını vurgulayan Bakan Akar, "Komşularımızla barışçıl yol ve yöntemlerle sorunlarımızı çözmeye, onlarla iyi komşuluk ilişkileri içinde yaşamaya gayret gösteriyor, arzu ediyoruz. Ancak hiçbir şekilde de bizim alaka ve menfaatlerimiz konusunda ülkemizin ve milletimizin hak ve menfaatleri konusunda taviz vermeyeceğimizi herkesin bilmesini istiyoruz. Adaların ve diğer hususların anlaşmalarla belirlenen statülerine saygı göstermek herkes için hukuki bir gerekliliktir. Anlaşmalarla belirlenen hususları hafife almak, aşındırmak uygun bir yöntem değildir. İyi komşuluk ilişkileri, hukuki anlaşmalar ve karşılıklı saygıya dayanır. Ne güneyimizde, Suriye’nin kuzeyinde bir terör koridoru oluşmasına ne de Ege’de, Doğu Akdeniz’de bizim içinde olmadığımız bir karar alınmasına, herhangi bir oldubittiye müsaade etmeyeceğimizi herkesin bilmesi gerekir." şeklinde konuştu.
İdlib’e yönelik imzalanan muhtıra ile oradaki Suriyelilerin yeni bir trajedinin, felaketin yaşamasının önüne geçildiğini belirten Bakan Akar, son olarak şunları kaydetti:
"Şu anda da Ruslarla yaptığımız görüşmeler ve temaslar sonrasında da ateşkesi, istikrarı temin etmeye, oradaki 4 milyon civarındaki Suriyeli kardeşimizin rahat ve güven içinde yaşamasını sağlamaya çalışıyoruz."
Akar'a; Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz de eşlik etti. (Abdurahman Uğurlu-İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
24 Nisan’ın Birinci Dünya Savaşı sırasında İttihat ve Terakki Hükümetinin İstanbul’daki Ermeni aydınlarını tutuklamaya başlaması ile Tehcir uygulamasının başladığı gün olarak kabul edildiğini ifade eden Siyaset Bilimci Prof. Dr. Havva Kök Arslan, "Türk Dışişleri açısından yılın belki de en sorunlu günü 24 Nisan’dır." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile gelecek hafta bir araya geleceklerini açıkladı.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Bosna Hersek Dışişleri Bakanı Elmedin Konakovic ile görüştü
İstanbul'da Yeryüzü Avukatları Derneği öncülüğünde 14 farklı ülkeden 50'den fazla avukatın bir araya geldiği programda Gazze'ye doğru yola çıkmaya hazırlanan Özgürlük Filosu ile filoya olası müdahalenin hukuki boyutları tüm yönleriyle ele alındı.