Şehid olan Muhammed Mursi için Bingöl’de STK’lar öncülüğünde kitlesel basın açıklaması düzenlendi.

Bingöl İslami Kardeşlik ve Dayanışma Platformu tarafından, Mısır'ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin mahkeme salonunda şehid olmasına ilişkin kitlesel basın açıklaması düzenledi.

Merkez Ulu Camii'nde kılınan ikindi namazının ardından Şehid Muhammed Mursi için ilahiyatçı Mansur Katıksız tarafından gıyabi cenaze namazı kılındı.

Sonrasında grup adına basın açıklamasını okuyan Yusuf Boğatekin, Mısır'ın seçilmiş Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin mahkeme salonunda şehid olmasına değinerek, Mısır’daki zulümlerinin baş aktörü darbeci Sisi alçağının bu dünyada ve ahirette önceki firavunlar gibi hep lanetle anılacağını söyledi.

Muhammed Mursi’nin şehadetini tebrik eden Boğatekin, “Muhammed Mursi'ye rahmet olsun ve selam olsun. Mısır halkının oylarıyla 2013 yılının Temmuz ayında ilk kez Cumhurbaşkanı olarak seçilen Muhammed Mursi darbeci sisi yönetimi tarafından zindana atılmıştı. Başta ABD olmak üzere, batılı devletlerinde desteğiyle bu darbe batının demokrasi, özgürlük ve eşitlik söylemlerinin ne kadar boş olduğunu bize bir kez daha göstermiştir. Şunu da gördük ki Mursi’nin devrilmesi için destek yarışına giren Suudi Arabistan, BAE gibi kukla devletler âlemi İslam’ın hangi yöneticiler tarafından yönetildiğini de ortaya koymuştur.” dedi.

“Mursi ve arkadaşları Rabia meydanında destansı bir direniş ortaya koydular”

İlk günden itibaren Mursi ve arkadaşları Rabia meydanında destansı bir direniş ortaya koyduklarına dikkat çeken Yusuf Boğatekin, “Tağutlara, zalimlere ve cuntacılara karşı gerçekten tarihe yazılacak bir destansı direniş ortaya koydular. Tüm dünya şunu gördü, Mursi ve arkadaşları adalet ve hürriyet adına neleri göze aldığını net bir şekilde ortaya koyduklarını gördüler. Dünya var oldukça rabia meydanında kanla yazılan tarih hiçbir zaman unutulmayacaktır.” İfadelerini kullandı.  

“Firavunlara karşı çıkmak için Musa’larla beraber olmamız lazım”

Boğatekin, şunları söyledi:

“Mısır’ın kahraman devrimcileri ümmetimizin tarihinde birer kahramanlık destanı, hürriyet meşalesi olarak yerlerini alacaklardır. Bu destansı direnişi unutmadık unutmayacağız ve bundan sonra gelecek nesillerimize de bunu unutturmayacağız. Bugün geldiğimiz noktada firavunlara karşı olduğunu beyan etmenin artık çok fazla bir anlamı olmadığını söylememiz lazım. Bugün sadece zalimlere karşı çıkmak bir anlam ifade etmiyor, bugün zalime karşı, firavunlara karşı çıkmak için Musalarla beraber olmamız lazım. İslam coğrafyasında yaşayan bütün kardeşlerimizle dayanışma içinde olmamız lazım.”

“Müslüman kardeşlerimizle dayanışma bilincini diri tutmamız lazım”

“Biz, İslam coğrafyasında yaşayan kardeşlerle kader ortaklığına sahibiyiz.” diyen Boğatekin, “Bugün Mısır neyse, Kudüs neyse, Filistin neyse, Arakan neyse Türkiye odur. Bugün Gazze neyse Diyarbakır odur. Bugün Şam neyse İstanbul odur. Bugün Arakan neyse Bingöl odur. Bu direnişimizi yeşertmek için İslam coğrafyasındaki kardeşlerimizle dayanışmamızı artırmamız gerekir. Yoksa tek başına firavunlara karşı olduğumuzu beyan etmemiz bugün için çok fazla bir anlam ifade etmiyor. Müslüman kardeşlerimizle dayanışma bilincini diri tutmamız lazım.” ifadelerini kullandı. 

“Şehitlerimizin kanı İslam davasını daha da gürleştirecektir”

Boğatekin, “Şunu unutmamalıyız, Musa nasıl asasıyla firavunun tahtını titrettiyse o günden bu yana ne kıyamlar bitti ne de Mursi’ler bitti. Bundan sonra da Allah’ın izniyle bitmeyecek. Şehitlerimizin kanı İslam davasını daha da gürleştirecektir. Bugün Mursi’nin şahadeti zor ve üzücüdür, buna dayanmak gerçekten zordur. Biz inanıyoruz k i Müslümanlar olarak zafere ulaşacağız. Biz, inananlar olarak zafere ulaşacağız ve zafer Müslümanların olacaktır. Zulüm ne kadar güçlü olursa olsun devam edemeyecektir. Tarih bunun en açık şahidir.” Şeklinde konuştu.

Program, akademisyen İbrahim Dağılma tarafından yapılan duayla sona erdi. (Nihat Kanat-İLKHA)