​28 Şubat ve FETÖ yargısı tarafından mahkum edilenlerin mağduriyetinin giderilmesi gerektiğini belirten Diyanet-Sen Gaziantep Şube Başkanı Müslüm Göral, geciken adaletin, adalet olmadığını söyledi.

Türkiye'nin birçok ilinde 28 Şubat ve FETÖ yargısı mağduru mahkûmların sorunlarını dile getirmek ve bu sorunlara çözüm bulmak amacıyla kurulan 28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileler İnisiyatifi, bu kapsamdaki ziyaretlerini sürdürüyor.

Yusufî mahkûmların özgürlüklerine kavuşturulması için Gaziantep'teki STK'ları ziyaret eden 28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileleri İnisiyatifi, bu konuda devlet yetkililerinin inisiyatif alıp üzerlerine düşeni yapıncaya kadar mücadelelerinin devam edeceğini vurguladılar.

Ziyaretler kapsamında 28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileler İnisiyatifi, Diyanet-Sen Gaziantep Şubesini ziyaret etti. Burada Diyanet-Sen Gaziantep Şube Başkanı Müslüm Göral ve yönetim kurulu üyeleri ile görüşen inisiyatif yetkilileri, Yusufî mahkûmların durumu ve yaşadıkları mağduriyetler ile ilgili bilgilendirmede bulundu.

28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileler İnisiyatif Gaziantep Başkanı Adem Kılınç ve beraberindeki heyeti, Diyanet-Sen Gaziantep Şube Başkanı Müslüm Göral ve yönetim kurulu üyeleri karşıladı. 28 Şubat ve FETÖ Yargısı Mağduru Aileler İnisiyatifi ve mağdur aileler, yaşadıkları hukuksuzlukları ve mağduriyeti anlatarak destek talebinde bulundu.

Şu an cezaevinde bulunan yaklaşık 600 mahkumun FETÖ mensubu polis, savcı ve hakimleri tarafından kurulan kumpaslar sonucu cezalandırıldığına dikkat çeken inisiyatif yetkilileri, yıllardır mağdur edilen bu insanlar için yeniden yargılanma yolunun açılması gerektiğinin altını çizdiler.

Adem Kılınç, ziyarette yaptığı açıklamada, 28 Şubat'ta uydurma ve düzmece delillerle binlerce insanın İslami faaliyetlerinden dolayı cezaevine atıldığını hatırlatarak, bu insanların mağduriyetinin artık son bulması gerektiğini söyledi.

İnisiyatifi olarak mağdur ailelerle birlikte siyasi parti, STK temsilcileri ve medya temsilcilerini ziyaret ettiklerini anımsatan Kılınç, ziyaretleri kapsamında bugün de Diyanet-Sen Gaziantep Şubesini ziyaret ettiklerini söyledi.

Kendilerini kabul eden Göral'a ve yönetim kuruluna teşekkür eden Kılınç, "İnsiyatif olarak 28 Şubat ve FETÖ yargısının mağduru aileleriyle birlikte çeşitli sivil toplum kuruluşlarına ve siyasi partilere ziyaret gerçekleştiriyoruz. Bu ailelerin seslerine ses olmaya çalışıyoruz ve bu ailelerin yaşadıkları mağduriyeti dillendirmeye, kamuoyunda bir gündem oluşturmaya çalışıyoruz." dedi.

"Bu insanlar 28 Şubat döneminde FETÖ'nün kumpaslarıyla cezaevlerine konuldular"

Bu insanların dönemin FETÖ yargısının hakimleri ve savcıları tarafından kurulan kumpaslarla suçsuz yere mahkum edildiğini belirten Kılınç, "Bu mağdur olan ailelerin çocukları ve bununla birlikte birçok insan 28 Şubat döneminde FETÖ'nün kurmuş olduğu kumpaslarla cezaevlerine konuldular. 18-19 yılı aşkın ve 25 yıl cezaevinde olan insanlar var. Bu insanlar, bu mağduriyetlerinin giderilmesini istiyor. Cezaevlerinde bu süre içerisinde çeşitli hastalıklara maruz kaldılar. Aynı zamanda kendi çocukları da anne ve babaları da bu mağduriyeti yaşamaktadırlar. Birçoğunun annesi, babası kendileri cezaevinde iken vefat ettiler. Kimisinin annesi, kimisinin babası ve kimisinin eşi vefat etti." diye konuştu.

"Bu ailelerimiz yeniden adil bir yargılama istiyorlar"

Çocukları FETÖ'nün kurmuş olduğu kumpaslarla cezaevinde olan ailelerin sadece adil bir yargılanma istediklerini belirten Kılınç, "Aslında FETÖ yargısından mağdur olan birçok kişi var. Bunun içerisinden Sivas mağdurları, Vasat grubundan ve farklı İslami camialardan kişiler de var. Onlar da bu mağduriyeti yaşamaktadırlar. Bu ailelerimiz af istemiyorlar, tekrardan yeniden adil bir yargılama istiyorlar ve bu mağduriyetlerinin giderilmesini istiyorlar." diye belirtti.

Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Diyanet-Sen Gaziantep Şube Başkanı Müslüm Göral da 28 Şubat sürecinde yaşanan hukuksuzluklara dikkat çekti.

28 Şubat ve FETÖ yargısı mağdurları ve ailelerinin yaşadıkları haksızlığa ve mağduriyete dikkat çekmek için böyle bir inisiyatifin kurulmasında emeği geçenlere teşekkür eden Göral, bu konuda Diyanet-Sen olarak her türlü desteği verdiklerini söyledi.

 "FETÖ'nün mağdur ettikleri halen bu mağduriyeti yaşamaktadırlar"

Gecikmiş adaletin, adalet olmadığının altını çizen Göral, "Burada mağdur edilen suçsuz-günahsız olan birçok insan var. Bu nedenle de bu yanlışın bir an önce düzeltilmesi gerektiği kanaatindeyim. 28 Şubat sürecinde karar veren hakimler ve diğer adalet yetkilileri şu anda bunların hepsinin FETÖ'cü oldukları açık ve aşikar bir şekilde görülmektedir. Birçoğu ya tutuklandı ya da görevinden ihraç edildi. Fakat bu kişilerin mağdur ettikleri vatandaşlarımız halen bu mağduriyeti yaşamaktadırlar. Kendileri cezaevinde tutuklu olarak bu mağduriyeti yaşıyor, yakınları da dışarıda bu mağduriyeti ve acısını çekmektedirler. Bu kesinlikle kabul edilemez." dedi.

"Adalet sistemi bozulduğu zaman mağduriyetler söz konusu olacaktır"

Adalet sistemi bozulduğu zaman mağduriyetlerin yaşanmasına neden olduğuna dikkat çeken Göral, "Klasik bir söz var; 'bozulacak şeyleri tuz ile temizleriz, tuz bozulursa ne yaparız.' Şimdi burada eğer adalet sisteminde bir aksaklık varsa bizim adalet sistemimizin temizlenmesi gerekir. Yok, eğer adalet sistemimiz bozulmuşsa bizim burada yapacağımız bir şey yoktur. Böyle olduğu zaman adalet sistemi bozulduğu zaman mağduriyetler söz konusu olacaktır. Bu durumda hem devletimiz açısından hem de hükümetimiz açısından dezavantajlı bir durumdur. Vatandaşın devlete ve adalete olan bakış açısı da değişecektir." ifadelerini kullandı.

"Bu mağduriyetlerin giderilmesi gerekir"

Yetkililere seslenen Göral, "28 Şubat sürecinde mağdur olan bu kardeşlerimizin yargılama süreçlerini yeniden gözden geçirmelerini ve yeniden yargılanmalarını, gerçek manada adil bir şekilde yargılanıp suçlular ise zaten suçlarını çeksinler. Bu yapmış oldukları ve çekmiş oldukları ceza devam etsin. Yok, eğer bir mağduriyet söz konusuysa o zaman bu mağduriyetlerinin giderilmesi gerekir. Biz bu konuda Diyanet-Sen olarak her türlü desteği veriyoruz. Bu yanlışın, aksaklığın da bir an önce düzeltilmesini yetkililerimizden talep ediyoruz." şeklinde konuştu. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)