Gittikleri kutsal toprakların manevi havasını anlatan Batmanlı hacılar, kutsal topraklardan ayrıldıkları zaman bir burukluk yaşadıklarını, daha veda tavafındayken Kâbe'nin özlemini duyduklarını belirttiler.

İnzar Turizm Hac ve Umre Organizasyonu aracılığıyla hac farizasını yerine getirmek için kutsal topraklara giden Batmanlı hacılar, hac ibadetini yerine getirip, memleketlerine geri döndüler.

Her yanında Peygamber ve sahabelerinin eserlerini barındıran ve gidenin tekrar gitmek istediği mukaddes beldelerdeki manevi atmosferi soluyanlar, o duyguları sürekli yaşamak istiyor.

Mukaddes topraklarda hac farizasını yerine getiren Batmanlı hacılar, kutsal topraklarda yaşadıkları manevi dolu atmosferi ve duygularını anlattılar.

Herkesin mutlaka özellikle gençken hacca gitmesi gerektiğini belirten hacılar, duygularını anlatmakta kifayetsiz kaldıklarını söylediler.

"O mahşeri kalabalığı görüp de şaşırmamak elde değil"

Hacca gitmek için 12 yıl önce başvurduğunu belirten hacılardan Abdurrezzak Çetin, "12 yıl sonra kuram çıktı. Yaklaşık 47 gün kutsal topraklarda kaldık. Allah'a şükürler olsun ki hacı olmayı nasip etti. Hanımımla beraber gittik, gidiş gelişimiz 47 gün sürdü. Oradaki manevi havayı anlatmak çok zordur. Orayı görmek lazım, Allah herkese nasip etsin. O mahşeri kalabalığı görüp de şaşırmamak elde değildir. O manevi atmosfer gerçekten çok güzeldi. Halen kutsal toprakların etkisindeyim. Veda tavafımı yaptıktan sonra daha oradayken Kâbe'nin özlemini duydum. Kalbimde bir burukluk hissettim. Hem Medine hem de Mekke birbirinden mükemmel yerlerdir. Kutsal topraklara farklı farklı kültürlerden çeşit çeşit insanlar geliyor. Herkese en büyük tavsiyem gençken gitmeleridir." şeklinde konuştu.

"O atmosferi insanın ancak yaşaması gerekir"

Haccın manevi atmosferini anlatmanın oldukça zor olduğunu vurgulayan hacılardan Sadullah Türk, "Oranın atmosferini anlatmak nasıl bir şey olduğunu bilmiyorum. O atmosferi insanın ancak yaşaması gerekir. Özellikle Kâbe'nin avlusuna girildiği zaman çok farklı duygudur. Gidenler anlatırdı, çoluk çocuk hiçbir şey aklımıza gelmiyor gerçekten öyledir. Bir de kutsal toprakları bilenlerle gidildiği zaman bir başka güzel oluyor. Hac ve umrede ibadet etmek isteyen insan varsa İnzar Turizmle gitmelidir. Derdi ibadet olmayıp giden birileri varsa onları bilmem ama ibadet için gidilirse kesin olarak İnzar Turizm ile gitmelidir. İnsan o kutsal topraklardan ayrıldığı zaman bir burukluk yaşıyor. Gece veda tavafına gittik, sabaha kadar dönemedik. Müslümanlara tavsiyem hacca gençken gitsinler. Gençken gitmek çok başka bir duygudur. Allah-u Teâlâ herkese genç yaşta hacı olmayı nasip etsin." şeklinde konuştu.

Vatandaşların Hac ve Umre ziyaretlerinde tecrübeli hocaları eşliğinde en güzel şekilde ibadetlerini yerine getirdiklerini belirten İnzar Turizm Hac ve Umre Organizasyonu Batman İl Temsilcisi Halil Gergin, Hacı adayları ve Umre ziyareti yapanların kendilerini tercih ettiklerini kaydetti.

"İnzar Turizm olarak üzerimize düşen görevleri yaptık"

2019 yılının hacılarını götürüp getirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Gergin, "Rabbime şükürler olsun, İnzar Turizm olarak hac mevsiminde hacılarımızı selametle hacca götürüp getirdik. İnzar olarak üzerimize düşen görevlerimizi hem Allah'a hem de insanlara karşı mahcup olmamak için yapıyoruz. İbadi konularda en ufak bir sıkıntının yaşanmaması için elimizden gelen her türlü gayreti gösteriyoruz. Biz Resulullah'ın yaptığı hac menasike (hac ve umre sırasında yerine getirilen davranışlar) neyse birebir yapmaya yerine getirmeye çalışıyoruz. Çünkü bizim için ibadi konular çok önemlidir. Bunun için ibadi konular üzerinde özellikle duruyoruz." dedi.

"Orada bir inkılab-ı hayat yaşanıyor"

Kutsal topraklarda yaşanan tüm olayları yerinde hacı veya umrecilere anlatarak bilinçlendiklerini aktaran Gergin, şunları söyledi:

"Hacı ve umrecilerimizi götürdüğümüz tüm yerlerin durumlarını, stratejilerini, yaşanan olayları geniş bir şekilde anlatıyoruz. Böylelikle anlatılanlar insanların kafasından çıkmıyor. Hac ve umre çok farklı ve güzel ibadetlerdir. Kutsal topraklara gidip de etkilenmeyen bir insanı göremezsiniz. Çünkü orada Allah'ın rahmeti, şefkati ve aşkı var. Allah'a âşık olan bir insanın oraya ayak basması bütün sıkıntılarını bertaraf edip orada huzuru bulabiliyor. Çünkü Kâbe'nin üzerine 120 rahmet iner. Rahmetin yağdığı bir yerde Allah'ın misafiri olan bir insan sıkılabilir mi? Orada bir inkılab-ı hayat yaşanıyor. Toplanan 3-4 milyon insanın hedefi sadece Allah rızasıdır. Orada herkes ellerini açıp Allah'a yalvarıyor." (Mehmet Fatih Akgül, Mehmet Sait Çelik-İLKHA)