Namaz Gönüllüleri Platformu Kurucusu İlahiyatçı Yazar Ahmet Bulut, çocuklara namazı sevdirmek için zorlayıcı değil, sevgi ve anlayışla yaklaşılması gerektiğini vurgulayarak, namaz kılmayan bir gencin, işlevini yitirmiş bir telefona benzediğini belirtti.

Namaz Gönüllüleri Platformu Kurucusu İlahiyatçı Yazar Ahmet Bulut, çocuklara “Niçin namaz kılmalıyım? Namaz kılarsam ne elde ederim? Kılmazsam ne kaybederim?” gibi sorulara makul ve anlaşılır cevaplar verilmesi gerektiğini belirtti.

Güzel örneklerle çocukların bu konuda bilgilendirilmesi gerektiğine dikkat çeken Bulut, evde namazın hayatın bir parçası olduğunu yaşayarak göstermek gerektiğini ifade etti.

Çocukların tehdit edilerek veya zorla namaza götürülmesinin, onları namazdan soğutacağını ve korkutacağını vurgulayan Bulut, bu tür yaklaşımların olumsuz sonuçlarına dair acı örneklerin sıkça görüldüğünü dile getirdi.

Namazsız bir hayatın anlamsız ve boş olduğunu ifade eden Bulut, namaz kılmayan bir genci şarjsız bir telefona benzeterek, bu durumun bireyin işlevselliğini kaybetmesine yol açtığını belirtti.

Namaz hakkında İLKHA’ya konuşan Bulut, çocukların dini eğitiminde sorumluluk taşıyan anne babaların, Peygamber Efendimizin çocuklara namaz kılmayı öğretme tavsiyesini dikkate alarak hareket etmeleri gerektiğini vurguladı.

“Evde namazın hayatın bir parçası olduğunu gösterirseniz çocuklar namaz kılmakta zorlanmaz”

Bulut, “Çocuklara namazı nasıl sevdirebiliriz? Bu konuda özel bir kitap çalışması yaptım. Bu aslında bir ders konusu ama kısaca ifade etmek gerekirse, özellikle çocuklara ‘Niçin namaz kılmalıyım? Namaz kılarsam ne elde ederim? Kılmazsam ne kaybederim?’ sorularına makul ve anlaşılır cevaplar verin. Güzel örneklerle buluşturun, evde de namazın hayatın bir parçası olduğunu yaşayarak gösterirseniz Allah’ın izniyle çocuklar namaz kılmakta zorlanmaz. Ancak çocukları tehdit ederek veya zorla namaza götürürseniz, onları namazdan soğutursunuz ve korkutursunuz. Ne yazık ki bunun acı örneklerini görüyoruz.” dedi.

“Namaz kılmayan bir genç dünyada sıkıntılı, stresli ve buhranlı bir hayat sürer”

Bu çağda namaz kılan bir genci “çağın evliyası” olarak gördüğünü belirten Bulut, “Şeytanın ve şeytanlaşmış insanların bütün kışkırtmalarına rağmen 'Sizinle oynamıyorum, Allah’ın davetine koşuyorum' diyerek Allah’a teslim olan, 'Allahu ekber' diyerek secdeye giden bir genç, Peygamber Efendimizin 'kardeşlerimi özledim' müjdesinin muhatabı olmuştur. Namaz kılmayan bir genç ise, dünyada sıkıntılı, stresli ve buhranlı bir hayat sürer. Ya kafasına sıkar intihar eder ya da akıl sağlığını yitirir. Maalesef bunun acı örneklerini sıkça görüyoruz. Namazsız bir hayat, anlamsız ve boş bir hayattır. Gençlerin anlayabileceği bir dille anlatacak olursak, namazsız bir genç, şarjsız bir telefon gibidir. Şarjsız bir telefon nasıl iş görmüyorsa, namazsız bir genç de aynı şekilde işlevsizdir.” diye konuştu.

“Seccadenin varisi olacak şekilde yetiştirmek de bir vazifemizdir”

Ebeveynlere çağrıda bulunan Bulut, “Çocuklarımızın giyimine, yiyeceğine dikkat ettiğimiz kadar, onları seccadenin varisi olacak şekilde yetiştirmek de bir vazifemizdir. Onlara niçin namaz kılmaları gerektiğini anlatmak, daha küçük yaşlarda bu bilinçle büyütmek önemlidir. Peygamber Efendimiz, çocuklar 7 yaşına geldiğinde namaz kılmaları gerektiğini, 10 yaşına kadar da bu alışkanlığı kazanmalarını sağlamamızı öğütlemiştir. Anne babalar olarak bu sorumluluğun farkında olmalı. Eğer çocuklarımız namaz kılmıyorsa bunu bir manevi hastalık olarak değerlendirip çözüm yolları aramalıyız. Bu konuda uzmanlarla konuşmalı, dua etmeli ve çocuklarımızın secdesiz kalmaması için elimizden geleni yapmalıyız. Ayrıca İbrahim Aleyhisselam’ın duasını da hatırlatmak isterim: ‘Rabbim, beni ve soyumdan gelenleri namazlarını dosdoğru kılanlardan eyle.’ Bu duayı günlük dualarımız arasında özel bir yere koymalarını öneririm.” şeklinde konuştu. (İLKHA)