Diyarbakır Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen, önemli bir şehir olan Kudüs'e yönelik saldırıları kabul etmenin mümkün olmadığını belirtti.

Diyarbakır'da Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından "Vakıflar Haftası" münasebetiyle basın toplantısı düzenlendi.

Burada basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Vakıflar Bölge Müdürü Metin Evsen, Kudüs ve Diyarbakır Ulu Camii'nin dünya mirasını yansıtan değerlere sahip olduğunu söyledi.

Türkiye genelinde Vakıflar Haftası'nı "Vakıf Medeniyeti ve Kudüs" temasıyla kutladıklarını belirten Evsen, Diyarbakır'da da bu özel haftayı kutlamaya başladıklarını ifade etti.

Kudüs'ün dünyanın en zengin kültür zenginliklerine sahip olduğuna dikkat çeken Evsen, İslam dünyası ve insanlık tarihi açısından da önemli bir şehir olduğunu vurguladı.

Diyarbakır'ın, Kudüs gibi kutsal ve kültür varlıklarına sahip bir şehir olduğunu ifade eden Evsen, "Diyarbakır Kudüs'ün kardeşidir. Buralar dünya mirası eserlerine sahip şehirlerimizdir. 5'inci Harem-i Şerif olan Diyarbakır Ulu Camii Diyarbakır'da, 3'üncü Harem-i Şerif olarak kabul edilen Kubbet-üs Sahra ve Mescid-i Aksa da Kudüs'te bulunmaktadır. Mekke, Medine, Şam Emevi Cami, Kudüs ve Diyarbakır Ulu Camii içerisinde dünya mirasını yansıtan değerler bulundurmaktadır." dedi.

"Kudüs'te yapılan saldırıları kabul etmek mümkün değildir"

Kudüs'ün önemli bir şehir olduğunu ancak son dönemlerde bu tür eserlere yönelik çok ciddi saldırılar yapıldığını söyleyen Evsen, bunu kabul etmenin mümkün olmayacağını dile getirerek, "İslam dünyası olarak Kudüs'te yapılan saldırıları kabul etmek mümkün değildir. Kudüs'ün ilahi dinler açısından özel bir yeri vardır. Camiler, kiliseler ve havralar Allah'ın adının anıldığı yerlerdir ve kutsal kabul görülüyor." ifadelerini kullandı.

Diyarbakır'da çok ciddi saldırıların olduğuna değinen Evsen, şunları söyledi: "özellikle Sur ilçesinde yaklaşık 20 kültür varlığımız, camiler, kiliseler, hanlar, hamamlar ve evler çok ciddi zarar gördü. Bu zararların karşılanmasıyla ilgili bölge müdürlerimiz ve Vakıflar Genel Müdürlüğünün proje ve restorasyon bazında bütün adımları atıldı. Restorasyonlarını yeniden yapmaya başlıyoruz. En kısa sürede restorasyonlarını bitirip tekrar açık hava müzesi olarak nitelendirdiğimiz Sur ilçesini daha güzel bir şekilde yeniden onarımlarını yapıp inşallah Diyarbakır, Türkiye ve tüm dünyanın hizmetine sunmayı düşünüyoruz."

Yaşanan çatışmalı süreç nedeniyle vakıf kiracılarına zam yapmadıklarını söyleyen Evsen, yaklaşık bin kiracıdan bir sene boyunca kira bedelinin alınmadığını bildirdi.

Sur'da kimi vatandaşların mağdur olduğunu hatırlatan Evsen, Nusaybin'in de aynı şekilde ciddi saldırılara maruz kaldığını belirterek, bu yerlerde mağdurlara yönelik gıda ve maddi yardımlar yapıldığını ifade etti.

"Bölgede 70 vakıf eserimiz zarar gördü"

İlçedeki çalışmalar hakkında da bilgi veren Evsen, "Hz. Süleyman ve 27 Sahabe Camii, tarihi Ulu Camii, Nasuh Paşa Camii ve birkaç eser basit onarım kapsamında onarıldı. Proje kapsamında değerlendirilip bitme aşamasında olan ve bu hafta içerisinde bitecek 2 eser var. Arap Şeyh Camii ve Ermeni Protestan Kilisesi bu hafta içerisinde bitiyor, bittikten sonra bu hafta teslimini yapacağız. Fatih Paşa Camii (Kurşunlu Camii) ise hem yakıldı hem yıkıldı. 2018'in ortalarında onarımı tamamlanacak. Çok önemli bir eser olduğu için bilim kurulu nezaretinde restorasyonu gerçekleştiriyoruz. Her aşaması projelendiriliyor. Hasırlı Mescidi tamamı ile yıkılmıştı. Bir taşı bile kalmamıştı. Hasırlı Mescidi'ni de bu sene bitirmeyi düşünüyoruz. Tescilli 20 eser ile tescilli olmayan 50'ye yakın evimiz zarar gördü. Bölge tamamında bizim sorumluluğumuzda olan ilçelerin toplamında yaklaşık 70 vakıf eserimiz zarar gördü." şeklinde konuştu. (M. Sıddık Bilge-İLKHA)