Cizre İlçe Müftülüğünün düzenlediği Mevlid Kandili programında konuşan Diyanet İşleri Başkanlığı Başmüfettişi Murat Alkan, "Komşusu açken, tok yatan bizden değildir" diyen bir Peygamberin ümmetinden, çocukların her gün açlıktan öldüğü Gazze günlerine denk gelindiğine dikkat çekti.

Cizre İlçe Müftülüğü tarafından, Cizre Kaymakamlığı Konferans Salonu'nda düzenlenen programa Diyanet İşleri Başkanlığı Başmüfettişi Murat Alkan, İlçe Müftüsü Süleyman Baran, İl Müftüsü Orhan Dilek, kuran kursu öğrencileri ve vatandaşlar katıldı.

Program M. Şirin Kızılkaya’nın Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Kaside ve ilahilerin okunduğu etkinlikte yapılan konuşmalarda, aile yapısının korunması ve İslam ahlakının toplumsal yaşama yansıtılması konuları öne çıktı.

Program, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından bu yılın teması olarak belirlenen "Hazreti Peygamber ve Aile Ahlakı" çerçevesinde gerçekleştirildi.

Selamlama konuşmasında "Aile kurumunun en güzel örneğini Peygamber Efendimizin hayatında buluyoruz" diyen İlçe Müftüsü Süleyman Baran, “Kıymetli kardeşlerim, konu ile alakalı olarak Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim'de, 'Kendileri ile huzur bulasınız diye sizin için türünüzden eşler yaratması ve aranızda bir sevgi ve merhamet var etmesi de O’nun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda düşünen bir toplum için elbette ibretler vardır.' buyurmaktadır. Bu ayet bize gösteriyor ki aile, insanın huzur bulduğu, sevgi ve merhametle bağlılığını sürdürdüğü bir kurumdur. Ve bu kurumun en güzel örneğini Peygamber Efendimizin mübarek hayatında buluyoruz. Sevgili Peygamberimiz sallallahu aleyhi ve sellem buyuruyor ki, 'Sizin en hayırlınız ailesine karşı en hayırlı olanınızdır, ben de aileme karşı en hayırlı olanınızım.' Bir gün sahabeler annemiz Hazreti Ayşe radiyallahu anha'ya, 'Peygamber aleyhissalatü vesselamın ahlakı neydi' diye soruyorlar. Annemiz Hazreti Ayşe, 'Siz hiç Kur’an-ı Kerim okumaz mısınız?' Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi ve selemin ahlakı Kur’an idi. O, yeryüzünde yürüyen Kur’an-ı Kerim'in ta kendisiydi.” ifadelerine yer verdi.

Açılış konuşmasında yapılacak konferanslarla Peygamber Efendimizin ahlakını anlatacaklarını aktaran İl Müftüsü Orhan Dilek, “Malumunuz, Mevlit Kandili Hicri takvime göre geçtiğimiz çarşamba günü akşamleyin idrak ettik. Rabbim nice kandillere ermeyi nasip eylesin. Kandili içine alan haftayı da Diyanet İşleri Başkanlığımız, Mevlid-i Nebi Haftası olarak belirlemiş ve bu hafta içerisinde ülkemizin her tarafında ve yurt dışı teşkilatlarımızda sevgili Peygamberimizi anlatmak ve anlamak şiarıyla programlar tertip edilmektedir. Bu vesileyle bugün Cizre ilçemizde değerli baş müfettişimiz hocamızın vereceği konferansla bu programı inşallah hep birlikte gerçekleştirdiğimiz olacağız.” diye konuştu.

“Peygamberimiz kalkıp bize baksa, ‘Ne güzel ümmetim var’ mı derdi, yoksa bize yüzünü mü dönerdi?”

Diyanet İşleri Başkanlığı Başmüfettişi Murat Alkan, “Hiç yalan söylemeyen bir Peygamberin, doğrusu az bulunan bir ümmetine denk geldik. 'Komşusu elinden, dilinden emin olmayan imana eremez.' diyen bir Peygamberin, komşusuyla sesten, gürültüden, çocuktan beyhude mazeretlerden kavga eden bir ümmetine rast geldik. Hiçbir kadına ömrü boyunca tek fiske vurmadığı gibi, elini dahi kaldırmamış bir Peygamberden, günlük hanımını döven, el kaldıran, kadınlara şiddeti kendine erkeklik zanneden bir millete denk geldik. Çocuklarını öperek, koklayarak, severek büyüten bir Peygamberden, çocuklarının adlarını dahi bilmeyen, ilgisiz, alakasız, din, iman derdi olmayan bir gençliğin yetiştiği nesle denk geldik. En kötüsü, çorba pişirdiğin zaman suyunu biraz artır da komşunu düşün. Ona da ikram et, yiyen var yiyemeyen var, 'Komşusu açken, tok yatan bizden değildir.' diyen bir Peygamberin ümmetinden, çocukların her gün beşli altılı açlıktan öldüğü Gazze günlerine denk geldik. Ve biz Peygamberimizde aile ahlakını konuşmayı, konferanslar vermeyi, insanlara en güzeli, en doğruyu anlatmayı vazife olarak anlatmak için buralara geldik. Peygamberimiz kalksa, sağ olsa, dirilse, bize baksa ‘Ne güzel ümmetim var, ne güzel benim ashabım var, ne güzel dostlarım var, ne iyi takipçilerim var’ mı diyecek, yoksa bize yüzünü mü dönecekti, yoksa bize hiç bakmayacak mıydı? Peygamberimiz, evet, herkesin bildiği gibi iyi bir evlat, iyi bir baba, iyi bir eş, iyi bir dede, iyi bir aile reisiydi; ötesi yok. Sevelim, sevgimizi yüreğimize hissettirelim. Yürek sevgiyi hissederse, onun yolundan yürür. Mevla cümlemize Peygamberimizi gerçek anlamda sevmeyi, yolunda yürümeyi nasip ve müyesser eylesin.” dedi. (İLKHA)