Diyarbakır'da yetiştirdikleri soğanları satamayan çiftçiler, zarar ettiklerini ve tonlarca soğanın tarlalarda çürüdüğünü belirtiyor.
Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde soğan eken çiftçiler, yetiştirdikleri soğanları satabilecekleri piyasayı bulamadıkları için tonlarca soğanın tarlalarda çürüdüğünü belirtiler.
İlçeye bağlı Ağaçsever (Botika) Mahallesi'nde bu yıl soğan eken birçok çiftçi, ürettiği ürünleri satamamanın sıkıntısını yaşıyor.
Ürünlerini iç piyasada çok ucuza satmak zorunda kalan çiftçiler, son günlerde Habur Sınır Kapısı'nın kapatılabileceği yönündeki söylentilerden kaynaklı istikrarsız hava nedeniyle ihracat yapamadıklarını söyledi.
Çiftçilerden Hasan Özdemir, "Daha önceleri de bizim buralarda soğan ekiliyordu. Biz de bu sene soğan ektik. Soğanlar genel olarak neredeyse yarı yarıya kaldı. Neden yarı yarıya kaldı? Esnaf sormuyor, alan yok, soran yok. Zaten çoğu şu anda tarlada çürümüş halde duruyor. Gerek güneşin sıcaklığından gerek de hava şartlarından dolayı çoğu yerde kaldı, çürümüş durumda. Devletin tarım ile ilgili politikasını eleştiriyorum. Eğer bir ülkede bir şey fazla üretiliyorsa hükümet veya devlet yetkilileri buna göre ihracat yollarını açmalı ve çiftçilere destek olmalı." dedi.
"Devlet tarafından herhangi bir destekleme yok"
Onca emeklerine rağmen ürünlerini istedikleri fiyata satamadıklarını dile getiren Özdemir, şunları söyledi: "Geçen sene Rusya ile uçak krizinden dolayı Rusya'ya ihraç durduruldu. Zaten çoğu çiftçi mallarını çöpe attı. Irak Kürdistanı'nda yapılan referandum sonrası Habur Sınır Kapısı'nın kapanacağı söylentileri ile istikrarsız bir hava oluştu. Hükümet 'Habur Sınır Kapısı kapatılacak.' diye açıklama yapıyor. Bunu dediği zaman tüccarlar zaten malı almıyor. Çiftçileri zor durumda bırakıyor. Çiftçiler de bu sefer mallarını 200, 210, 230 kuruşa vermek zorunda kalıyor. Bugün gübrenin kilosu 60-70 lira. İlaç ve mazot desen bir o kadar, almış başını gidiyor fiyatları. Bu mal zaten mazot, gübre, su ve elektrik ile meydana geliyor. Bedavadan meydana gelmiyor. Ayrıca, devlet tarafından herhangi bir destekleme de yok."
"Soğanlarım tarlada kalmış durumda"
Ürettikleri soğanları satmak için yetkililerden yardım beklediklerini ifade eden Ahmet Demir ise "Soğanlarım şu anda tarlada kalmış durumda. Bekletmek zorunda kalıyorum. Bu soğanların tarladan çıkması için hükümet yetkililerinden ve bu işle ilgili olan bütün kurumlardan yardım bekliyoruz. Örneğin; devletin, Karadeniz'deki fındıkları nasıl toplu halde almışsa buradaki soğanları da aynı şekilde satın almasını talep ediyoruz. Tarladaki soğanları satamazsak hepsi çöpe gidecek. Çünkü soğanlar tarlada kalsa hava şartlarından dolayı hepsi çürüyecek ve çürük soğanı kimse alamadığı için tarlada kalacak." şeklinde konuştu.
"Şu an çiftçi zararda, imkânı yok"
Habur Sınır Kapısı'nın kapatılacağı yönündeki söylentiler nedeniyle ihracat yapamadıklarını sözlerine ekleyen Demir, "Son zamanlarda referandumun etkisi ile ihracat durma noktasına geldi. Alan da kendine depolamak için alıyor. Habur Sınır Kapısı'nı kapatmamak gerek. Gelen tüccarın mal alabilmesi için malı elinden çıkarması lazım Elinden çıkaramadığı zaman bizden nasıl mal alsın? Şu an çiftçi zaten zararda, imkânı yok. Herkesin durumu kötü. Onun için adam zar zor işçiyi çalıştırıyor, nasıl depolama yapsın?" ifadelerini kullandı. (Vedat Aydın - İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Milli Savunma Bakanlığı, Kürecik'teki NATO radarından elde edilen bilgilerin NATO prosedürleri çerçevesinde müttefiklerle paylaşıldığını, NATO müttefiki olmayan ülkelerle paylaşımın söz konusu olmadığını açıkladı.
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, yürekleri Allah ve Resul'ünün sevgisi ile yanıp tutuşan mü’minler için mübarek bir yolculuk olan haccın, İslam’ın en kapsamlı ibadetlerinden birisi olduğunu söyledi.
Batman'daki şarküteri işletmecileri ve hayvan besicileri, yağan yağışların peynirde bolluğu beraberinde getirdiğini belirterek bu durumun taze peynir fiyatlarının da düşmesine neden olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan "Millî Mücadele sırasında Türkiye'deki Kuvayımilliye ne ise HAMAS da işte aynen odur. Bunu söylemenin de bir bedeli olduğunun elbette farkındayız." dedi.