Türkiye’deki kadınların öncülüğünde 55 ülkeden oluşan Vicdan Konvoyu'na Srebrenitza anneleri de katıldı.
Suriye’de 7 yıldır devam eden savaşta hapsedilen, işkence ve kötü muamele gören kadınlara dikkat çekmek ve özgürlüklerini talep etmek için oluşturulan Uluslararası Vicdan Konvoyu oluşturuldu.
Türkiye’deki kadınların öncülüğünde konvoya, 55 ülkeden farklı din, dil, ırk ve kültürlerden binlerce kadın katıldı. Katılımcılar arasında STK temsilcileri, akademisyen, hukukçu, medya mensubu, gazeteci, yazar, doktor, sanatçı, sporcu, siyasetçi, ev hanımı ve çalışan kadınlar bulunuyor.
Baki-Der organizatörlüğünde Srebrenitza’dan 200 kişilik grupla 'Vicdan Konvoyu'na katılan Srebrenitza’lılar İLKHA'ya değerlendirmelerde bulundular.
Organizasyon adına konuşan Yasemin Degowaiz, “Biz buraya geldiğimiz ve farklı STK'ları, Srebrenitza, Podrina, Zenica gibi yerlerden annelerini buraya topladığımız için gururluyuz. Kadınlar olarak hepimiz sesimizi yükseltmeliyiz. Onların yaşadığı acıyı hiç kimsenin yanına bırakmadan en yüksek şekilde sesimizi çıkarmalıyız.” diyerek Suriyeli kadınların yalnız olmadıklarının altını çizdi.
Srebrenitza anneleri adına konuşma yapan Burde cheramiza, “Buradan Suriye'deki kadınlara selam söylüyorum onların hissettiği acıyı hissediyorum. İki evladımı kaybettim. Yaşadığımız acılar için birileri bizim için de sesini çıkarıyordu. Srebrenitrza’da az kalan topluluk için seslerini çıkarıp bize destek olanlar vardı. Bugün biz de onlar için ses verip destek oluyoruz. Bu organizasyonu düzenleyenlere, bizi buralara getirenlere teşekkür ederim." şeklinde konuştu.
"Ölümden değil tecavüzden korkuyordum"
Suriye’de ki kadınların yaşadıkları acılara benzer acılar yaşadığını ve bunun için onları iyi anladığını söyleyen Cheramiza "Onların acısı bizim acımız, inşallah Allah bize yardım ettiği gibi Suriye’de ki kardeşlerimize de yardım eder. Ben de Srebrenitza'da kendi kardeşimi sırtımda taşıyarak kurtardım. Onun için yaşananları anlıyorum. Srebrenitza'da kurşunlardan ve ölümden korkmuyordum. Tecavüz ve tacizden korkuyordum. Oradakilere mesajım dayansınlar biz onların yanındayız ve Allah mutlaka yardım eder. Bu yağan yağmur, yağmur değil onların gözyaşıdır." ifadelerini kullandı.
İnsan hakları adına ödül almış ve BM tarafından öncü seçilmiş Kuveytli Televizyoncu Maha Kallaf, "Ben kadınlar adına buradayım. Uzun süredir ailelerine dönmek için bekleyen kadınlar için, Allah’tan şunu diliyorum; bu yaptığımız organizasyon amacına ulaşsın. 7 yıldır ailelerinden uzakta kalan mazlum kadınlar artık ailelerine kavuşurlar." ifadelerini kullandı.
Zulme uğrayan kadınlara yönelik çalışan Medica Temsilcisi Yasemin İkahazkiç ise “Biz burada olmaktan mutluyuz. Organizasyonu düzenleyenlere teşekkür ediyorum. Suriye’deki kadınlar yalnız değildir.” dedi. (Nizamettin Aşkin- İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Yaz döneminin başlamasıyla birlikte yaşanabilecek boğulma olaylarını önlemek maksadıyla DSİ Bölge Müdürlüğü çeşitli tedbirler alınması yönünde uyarılarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.
Danıştay Başkanı Zeki Yiğit, yapılan seçim sonucunda Danıştay Başkanlığına yeniden seçildi.
24 Nisan’ın Birinci Dünya Savaşı sırasında İttihat ve Terakki Hükümetinin İstanbul’daki Ermeni aydınlarını tutuklamaya başlaması ile Tehcir uygulamasının başladığı gün olarak kabul edildiğini ifade eden Siyaset Bilimci Prof. Dr. Havva Kök Arslan, "Türk Dışişleri açısından yılın belki de en sorunlu günü 24 Nisan’dır." dedi.