Yaklaşık 80 yıldır tapulu arazilerinin başkalarının adına geçirildiğini iddia eden Batman'ın Recepler köyü sakinleri, tapulu tarlalarının vakıf arazisi yapıldığını yanlışın düzeltilmesi gerektiğini ifade ettiler.

Batman merkeze bağlı Recepler (Receba) köyü sakinleri, bazı arazilerinin başkalarının adına geçirildiğini, bazı arazilerinin de hazine arazisi yapıldığını, bazı müstakil tapularının da müşterek olduğunu belirterek mağdur olduklarını söylediler.

Köylüler, dedelerinden kalma ve yaklaşık 80 yıldır tapulu arazilerinin kaydının başka kişilerin adına geçildiğini ileri sürerek duruma tepki gösterdiler.

Recepler köyünde kalan ekili olan tapulu tarlalarının köye bile gelmeyen memurlar tarafından akrabalarının adına geçirildiğini ileri süren köy muhtarı Hamza Budakar, arazilerinin akrabalarının adına nasıl geçtiğinin hakkında ise bir bilgilerinin olmadığını söyledi.

Daha önce dedesinin bağı olan arazinin 1958 yılında kadastro tarafından tapusu dedesi  Mustafa Budakar adına yapıldığını belirten Hamza Budakar, 6 dönüm bağının başkalarının adına geçirilmesinin kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Dedesinin müstakil tapusuna köyden 4 kişinin ortak edildiğini belirten Budakar, müstakil tapunun müşterek tapu yapıldığını kaydetti. 

Yıllardır sürdükleri bağın kendilerinin olduğunu ve buna tüm köylülerin şahit olduğunu ifade eden Budakar, "Yarın öbür gün biri çıkıp gelecek ‘sana ortağım’ diyecek, nasıl olacak iş. Biz bu bağı hayatta vermeyiz. Burada bir pislik var. Bir fitne çıkacak. Biz bu işi istemiyoruz. Recepler köyünün tüm tarlalarının eski hale getirilmesini istiyoruz. Köyde hiç kimse memnun değil, bu işe herkes itiraz ediyor. Köy muhtarı olarak ben de itiraz ediyorum. Yetkililerden ricam tarlalarımız eski haline getirilsin." dedi.

"70 yıllık bağımızı başkası gelip benim elimden alırsa fitne çıkmaz mı?"

Budakar, "Benim tarlamı başkasına, başkasınınkini de bana vermişler. Böyle olmaz ki. Ben köy muhtarı olarak bu işten haberim olmamış. Memurlar gelmemiş ve bize danışmadan bunları yapmışlar. 70 yıllık bağımızı başkası gelip benim elimden alırsa fitne çıkmaz mı? Hem de tapulu arazimiz. Yetkililerden ricamız bunu eski hale getirmeleridir. Yüz hanelik bir köy, hepimiz akrabayız. Yarın öbür gün ben gidip Hacı Ahmed’in tarlasını sürsem hoşuna gitmez, fitne çıkacak. Bizden habersiz bu işi yapanlardan şikâyetçiyiz." ifadelerini kullandı.  

"Tapulu düz tarlamı vakıf arazisi yapmışlar"

Sözlerinin devamında Budakar, şunları söyledi: "Bilgilendirme yazısı birkaç gün Akça köyünde asılı kalıyor. Bizim haberimiz hiç olmadı. Kimse de bize bilgilendirme yazısının geldiğini söylememiş. O bilgilendirmeyi bizim de görmemiz lazımdı. 3 buçuk senedir ben muhtarım, memurları köyde görmedim. Bana kimse bir şey dememiş ve hiçbir şeyden haberim yok. Zenginler dağdaki arazileri aşağı götürmüşler. Kendi arazilerini de bizim yerimize getirmişler. Hepsini karıştırmışlar. 255 nolu tapulu düz tarlamı vakıf arazisi yapmışlar. Böyle olmaz ki, eski haline getirilmesi lazım. Yoksa fitne çıkacak."

"Fıstık ekili tapulu tarlamı hazine malı yapmışlar"

1994 yılında tapulu olarak aldığı ve yıllardır fıstık ektiği tarlasının hazine arazisi yaptırıldığını ileri süren köylülerden Ahmet Karakuş, "Bu tarlayı 1994 yılında Ahmet Eren’den satın aldım. O zamanın parasıyla 200 TL’ye almıştım. Bu tarlayı o zaman tapuladım ve fıstık ektim. Paramla almışım ve tapusu benimdir. Tesis olarak etrafını kapatmışım. Bu tarlamı karşıdaki tepede büyük bir bölümü sürülmeyen ve geri kalanı da başkalarının bağı olan bölgeye götürmüşler. Başkalarının bağlarını işgal edemem. Bir trilyon paraya bu fıstık tarlasını vermem. Tapulu tarlamı hazine malı yapmışlar." dedi.

Dedelerinden miras kalan ve işlettikleri tarlanın vakıf arazisi olarak gösterildiğini dile getiren Karakuş, "Dedelerimizden kalma, elimde olan ve işlettiğim tarla nereden getirildiği bilinmeyen vakıf arazisi olarak göstermişler. Bizim arazimizi vakıf arazisi yapmışlar. Allah hakkımızı bırakmasın. Bu şekilde olursa fitne olacak. Devlet bir şeyler yapması gerekir. Bizim köye memurlar gönderilsin ve arazilerimiz eski haline getirilsin. Herkesin tarlası değiş tokuş yapılmış. 38 dönüm 250 metre adıma olan arazim yerine 42 dönüm arazi yazılmış. Bu 42 dönüm arazinin içinde 5 dönümde sürülmez. Arazinin bir bölümünde başkasına ait bağ ve 3-4 tane ortak yapmışlar. Hiçbir sebebini de bilmiyoruz. Müstakil tapum ve tüm resmi belgelerim olduğu halde böyle yapmışlar." diye konuştu.

Yaşadıkları sorunun giderilmemesi takdirde konuyu mahkemeye taşıyacaklarını vurgulayan Karakuş, sözlerine şöyle devam etti: "Dairelerinden kıpırdamadan bilgisayarlar üzerinde yapmışlar. Bana kimse bir şey sormamış. Bu mesele çözülmeyene kadar durmayacağız. Mahkeme ile veya başka türlü çözülene kadar üzerinde duracağız. Bugün Ankara’ya gidip hakkımı savunacağım. Gerekirse Tarım Bakanının yanına çıkacağım. Bu sorun çözülmeli, çözülmezse köyümüz bozulacak. Tarla sürme zamanı geldiğinde benim tarlamı sürmeye başka birileri gelirse, ben başkasının tarlasına gidersem birbirimizi öldürürüz. Bu böyle olmaz. Memurlar köye gelsin, muhtarımızla beraber tarlalar araştırılsın."

"Arazilerimizin yeri değiştirilmiş"

Yaşanan sorun yüzünden köyde huzursuzluk yaşadıklarını belirten köylülerden Talip Karakuş, "Babam amcalarımla kendi paralarıyla bu tarlayı almış. Bu tarlamıza fıstık ektik. Tarlamıza ayrıca bir çiftlik ve babam için bir ev yapmayı düşünüyorduk. Bizden habersiz bizim arazimiz kayalık alana konulmuş, sürülen bir tarlayı da sürülemeyen bir yere koymuşlar. Bu yapılanlar çok saçmadır. Sürülemeyecek yerleri, kayalık araziyi ne yapacağım. Sözde bize verilen tarla, bazı yerlerde amcalarımın bağlarının içine girmiş. Bu bağ amcamın tapulu müstakil arazisidir. Beni amcamla ortak yapmışlar. Ben nasıl gidip 70 yıllık arazilerini alacağım. Bu yüzden yetkililerden ricamız bir an önce bu soruna bir çare bulsunlar. Bu mesele köyün içine bir huzursuzluk yaratıyor. Ayrıca başka yerde olan vakıf arazisini getirerek bizim arazimiz göstermişler. Bizden habersiz tapulu arazimizin içine konulmuş. Bizim arazimizi de köyün içine sıkıştırmışlar. Bazı arazilerimizin yeri değiştirilerek 50-60 yıllık evlerin içine olduğu arsalara götürmüşler. Bu huzursuzluğa bir an önce çare bulunmasını istiyoruz." ifadelerini kullandı. (İLKHA)