Şanlıurfa Tabip Odası, Zeytin Dalı Harekâtına ilişkin yaptıkları açıklama nedeniyle Türk Tabipleri Birliği üyelerine verilen cezalara tepki gösterdi.

Şanlıurfa Tabip Odası, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi üyelerine Zeytin Dalı Harekâtına ilişkin yaptıkları açıklama nedeniyle verilen cezaları düzenlediği basın açıklamasıyla kınadı.

Şanlıurfa Tabip Odası'nda düzenlenen basın açıklamasını Şanlıurfa Tabip Odası Başkanı Dr. Ömer Melik okudu.  

Türk Tabipleri Birliği’nin 2016 -2018 dönemi Merkez Konseyi üyelerinin yargılandığı davada ceza çıktığını belirten Melik, Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nin, TTB'nin, "Savaş bir halk sağlığı sorunudur" ve "Bu topraklarda eşitlik ve barış İçinde yaşamamız çok mümkün." açıklamalarından dolayı dönemin 11 merkez konseyi üyesine "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme" suçundan 2'şer kez 10'ar ay hapis cezası verdiğini savundu.

Melik, "Türk Tabipleri Birliği tüm siyasal tutumlardan bağımsız olarak ülkemizde ve dünyada sağlığı tehdit eden bütün durumların ortadan kaldırılmasını talep etmektedir. Bu doğrultuda toplumu bilgilendirme sorumluluğunu da yerine getirmektedir. ‘Savaş bir halk sağlığı sorunudur’ açıklaması da bu sorumluluğunun doğal bir gereğidir. 6023 sayılı TTB yasası gereği, Türk Tabipleri Birliği yaşamı ve halkın sağlığını tehdit eden tüm sorunları sorumluluk alanında görür. TTB tarihi bunun örnekleriyle doludur. Türkiye'de yaşanan bütün depremlerde, maden facialarında, iş cinayetlerinde, salgınlarda TTB bu sorumluluğu defalarca göstermiş ve halkın sağlığının yanında yer almıştır. Bir mahkemenin bu gerçeği ifade eden hekim örgütü yöneticilerini cezalandırması ile savaş bir halk sağlığı sorunu olmaktan çıkmayacaktır." ifadelerini kullandı.   

Verilen cezalara tepki gösteren Melik, "Bu ceza ile hekimlere, 'mesleğinizin gereklerini tıbbi etik kurallarına uygun olarak yapmaktan vazgeçin, siyasi iktidarın isteklerine uygun tavır alın’ denmektedir. Hekimlik etik değerleri bu türden isteklere biat etmeyi değil, gerçeği anlatmakta direnmeyi gerektirir. Hekimlik meslek etiği gereği takınılan tutumun ve yapılan açıklamaların suç olarak nitelendirilmesi ve ceza uygulanması ülkemizin uluslararası camiada itibar kaybetmesinden başka bir sonuç doğurmayacaktır. Savaşa karşı barışı savunan hekimlere ‘Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek’ iddiasıyla verilen ceza hukuka açıkça aykırıdır. Bu karar, üst mahkeme tarafından kaldırılmalıdır. TTB ve Tabip Odaları bugüne kadar idama da savaşa da karşı çıkmışlardır ve karşı çıkacaktır. İnsan olmak da bunu gerektirir. Savaşa karşı ifade edilen düşünce cezalandırılamaz.TTB MK üyeleri yalnız değildir." diye konuştu.

Basın açıklamasına; Urfa Barosu, KESK Urfa Şubeleri, Urfa İnsan Hakları Derneği ve TMMOB da destek verdi.

Ne olmuştu?

TTB Merkez Konseyi üyesi doktorlar Afrin'e yönelik harekâta, "Savaş bir halk sorunudur." Diyerek karşı çıkmış ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da "TTB gibi bir kesim, 'Savaşa hayır' diye bir kampanya yürütmek istiyor. Bu terörist sevicilerin bugüne kadar, 'Barışa evet' dediklerini de duymadık. Bunların barışla filan alakası yok." ifadelerini kullanmıştı. (Abdurahman Uğurlu-İLKHA)