İftar programları kapsamında İzmir’de bulunan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Müslümanların kendi sorunlarını, bir araya gelip konuşarak, sükûnet içerisinde çözebileceklerini söyledi.
Partisinin İzmir İl Başkanlığı tarafından düzenlenen iftar programına katılan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, İslam dünyasında yaşanan sorunların çözümünün yine Müslümanların elleriyle mümkün olduğunu belirterek, Müslümanların kendi sorunlarını, bir araya gelip konuşarak, sükûnet içerisinde çözebileceklerini söyledi.
HÜDA PAR İzmir İl Başkanlığınca düzenlenen programa, STK temsilcileri, kanaat önderleri, iş adamları, siyasiler ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan program, İl Başkanı Hacı Şani'nin selamlama ve teşekkür konuşmasıyla devam etti.
Daha sonra kürsüye gelen Yapıcıoğlu, idrak edilen Ramazan ikliminde ümmetin ve memleketin halinin çok iyi olmadığını ancak ümitsizliği de kapanılmaması gerektiğini söyledi
İslam beldelerinde iç karışıklıklar çıkarılmak suretiyle Müslümanların daha da zayıflatılmak istendiğini belirten Yapıcıoğlu, "Bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar. İşte bu gün burada, memleketin farklı köşelerinden gelen ve şu an da İzmir'de ikamet eden pek çok kardeşimizle bir sofrada bir araya gelebildiysek, öyle ise, biz memleketin ve insanlığın sorunlarını çözmek için neden bir araya gelemeyecekmişiz? Şu, bizi bir araya getiren vesilenin ne olduğu üzerinde biraz tefekkür edersek eğer… Aynı Rabbe inanıyor olmamız, O'nun için 17-18 saat yemeyi, içmeyi kesmiş olmamız ve O'nun izin verdiği saate kadar bu halimizi devam ettiriyor olmamız… Bunlar ortak noktalarımız değil mi?"
"Biz, aramızdaki sorunların adilce çözülmesini mi istiyoruz, yoksa…"
"Niçin kendi aramızdaki sorunları konuşarak, sükûnet içerisinde çözemeyecekmişiz?" diyen Yapıcıoğlu, bunun mümkün olduğunu söyledi.
Yapıcıoğlu, "Bunun basit bir formülü var. Merhum Aliya Izzetbegoviç, Müslümanların bir araya gelmesi gerektiğini söylediğinde, kendisini dinleyen geçlerden biri bu birlikteliğin oluşmasının şartlarını soruyor. Aliya, bunun oluşmasının en önemli şartının, bunun olacağına inanmak olduğunu söylemiştir.
Biz eğer buna inanırsak; bir araya gelebilir ve sorunlarımızı kendimiz çözebiliriz. Buna muktediriz. ‘Bizim tarihimizde, geçmişimizde bunun şifreleri, reçeteleri, örnekleri pek çoktur.' dersek ve aramızdaki sorunları çözsünler diye emperyalistlerin kapılarını çalmazsak, işte o zaman en büyük adımı atmış oluruz.
Bunun dışında; kendi aramızdaki sorunlarımızı adalet temelinde çözme iradesi ortaya koymak zorundayız. ‘Biz, aramızdaki sorunların adilce çözülmesini mi istiyoruz, yoksa nefsimizin hoşuna gidecek şekilde mi çözmek istiyoruz?' buna karar vermemiz lazım. Hak neyse ortaya çıksın ve herkes hakkına razı olsun diyor muyuz? Eğer herkes kendi hakkına razı olursa bu sorunların çözümü konusunda çok büyük bir adım daha atılmış olacaktır. " şeklinde konuştu.
"Gelin hakkın kaynağı olarak, isimlerinden biri de Hakk olanı esas alın"
Hakkın kaynağı olarak, insanların kendi elleriyle yazdıkları metinleri esas alınmasının insanlara adaleti sağlamayacağını belirten Yapıcıoğlu, bu metinleri Müslümanlara dayatanların, kendi menfaatleri doğrultusunda düzenledikleri kanunların, anayasaların veya anlaşmaların Müslümanların lehine dönmesine de müsaade etmeyeceklerini söyledi.
Yapıcıoğlu , sözlerine şöyle sürdürdü: "Ama biz bir şey teklif ediyoruz. Diyoruz ki; gelin hakkın kaynağı olarak, isimlerinden biri de Hakk olanı esas alın. O ki; hepimizi bir tarağın dişleri gibi eşit yarattı. Eğer o hakkın, bize verildiği gibi diğer bütün insanlara da, yaratıcı tarafından verildiğini kabul edersek, o hakkı dilediğimiz anda gasp etme, elinden alma ya da içini boşaltarak kuşa çevirme gibi bir hakkı kendimizde göremeyiz. Eğer bu konuda da anlaşabilirsek, sorunun çözümü konusunda yine devasa bir adım atmış oluruz ve emin olun bundan sonrası teferruattır."
"Gerçekleşmesi mümkün olmayan mistik hayallerin peşinde değiliz"
Müslümanların, sorunlarının çözümü için sırtını dışarıya yaslamaması gereğine dikkat çeken Yapıcıoğlu, "Bir araya gelebilir, sorunlarımızı konuşabilir ve bunun kendi irademizle çözebiliriz diyorsak evet, bu sorunlarımızı halledebiliriz." dedi.
Yapıcıoğlu, "Amerika'nın, Rusya'nın, İngiltere'nin veya Siyonizmin ya da doğu Türkistan'da ateist Çin'in bizim kardeşlerimize zulmetmesinden şikâyetçi isek, eğer bizim içişlerimize parmaklarını, ellerini, burunlarını sokmalarından şikâyetçi isek; gelin evimizin içini beraberce düzeltelim. Ama önce düzeltmek isteyip istemediğimiz konusunda bir karar vermeliyiz. Bu söylediğim şeyler hayali şeyler değildir. İl Başkanımızın dediği gibi, gerçekleşmesi mümkün olmayan, mistik hayallerin peşinde değiliz. Birileri bize öğretilmiş bir çaresizliği dayatmış ve bize diyorlar ki: siz kendi sorunlarınızı çözemezsiniz. Ancak biz gelir, birinizin kafasına, diğerinizin ensesine bir tokat indirir, yerin altındaki ve üstündeki zenginliklerinizi de alır ve sizi anlaştırırız. Yoksa siz kendi aranızda anlaşamazsınız' Bunu tekrar ede ede bizim yüreklerimize, beyinlerimize adeta bunu yedirmişler. Ama biz bunu reddediyoruz." ifadelerini kullandı.
"Dünyayı bütün beni âdem için cennete çevirebiliriz"
"Bize, siz asla bir araya gelemezsiniz diyenler, aslında menfaatleri örtüştüğü sürece beraber kardeşçe yaşayabilirler." diyen Yapıcıoğlu, sözlerini şöyle sonlandırdı: "Mevlana şöyle diyor: Köpeklerin dostluğu aralarına bir kemik atılıncaya kadardır. Onlar, dünyayı bir kemik gibi görüyorlar. Onlar, dünyanın menfaat etrafında döndüğünü düşünüyorlar ve bize de bunu kabul ettirmeye çalışıyorlar. Biz, hayır diyoruz. Dünya menfaatin etrafında dönmüyor. Biz, gerçekten inancımızın bizden istediği gibi hareket edebilirsek eğer, kardeşlerimizi kendi nefsimize tercih edebilirsek ve gerçekten Rabbimizin huzuruna kul Hakkı ile çıkmaktan korkarsak; biz dünyayı da emin olun, şu anda dünyayı cehenneme çevirmeye çalışanlar da dahil olmak üzere bütün beni âdem için cennete çevirebiliriz. Ümitlerinizi taze tutun, ümitlerinizi diri tutun ve biz bunu yapabiliriz deyin. Cehd edin, gayret edin. Rabbim insanlık için, toplumun ıslahı için çalışan her kesin cehd ve gayretini artırsın, çalışmalarını bereketlendirsin." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Honduras, Namibya, İzlanda, Mozambik, Mauritius, Nepal ve Laos büyükelçilerini kabul etti.
Geçtiğimiz hafta sonu Batman'da düzenlenen mevlit ekinliğine katılan vatandaşlar, programı düzenleyen Peygamber Sevdalıları Vakfı'na teşekkürlerini iletti.
Yaz döneminin başlamasıyla birlikte yaşanabilecek boğulma olaylarını önlemek maksadıyla DSİ Bölge Müdürlüğü çeşitli tedbirler alınması yönünde uyarılarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.