Yeni Zelanda'da iki camiye yönelik gerçekleştirilen ve 50 Müslümanın şehid olduğu Haçlı terör saldırısına toplumun tüm kesimlerinden tepki yağıyor.

Yeni Zelanda'nın Christchurch kentindeki Al Noor ve Linwood camilerine yönelik gerçekleştirilen ve 50 Müslümanın şehid olduğu vahşi haçlı katliamına tepkiler gelmeye devam ediyor.

Mardin'de, sağlıkçıdan siyasetçisine, kanaat önderinden sivil toplum kuruşlarına, âliminden vatandaşına kadar toplumun her kesimi söz konusu barbar saldırıyı şiddetle kınarken, özellikle Amerika ve Avrupa’nın İslam’a ve Müslümanlara yönelik kullandığı düşmanca dilin bu tür terörist saldırıları beraberinde getirdiğine işaret ediyor.

"Katliam ve cinayetler emperyalist güçlerin yapısında var"

Hıristiyan haçlı terörü tarafından Yeni Zelanda'da gerçekleştirilen kanlı cami katliamını kınayan Molla Ali Özgüç, bunun katiller ile onları destekleyenlerin yanına kar kalmayacağını söyledi.

Özgüç, "Bu cinayetler, kâfirler ve emperyalist güçlerin yapısında vardır. Allah-u Teâlâ (Celle Celaluhu) Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyuruyor: ‘Onlar durmadan sizi dininizden alıkonuncaya kadar sizinle savaşacaklar.’ Bu onların yapısıdır. Bunlar sadece Müslümanlara yönelik değil, onların tarihine baktığımız zaman 2’inci Dünya Savaşı’nda birbirlerinden yaklaşık 50 milyon insan öldürmüşlerdir. Katletmek, cinayet işlemek Müslümanların değil, bu asıl onların işidir. Tarih boyunca onların ecdatları, firavunları, nemrutları, Ebu cehilleri de bu şekilde cani ve katildiler. Yeni Zelanda’da gerçekleştirilen Hıristiyan terörünü şiddetle ve nefretle kınıyorum.” dedi.

"Terörü desteklersiniz bu terör döner sizi de vurur"

Beyin Cerrahisi Yrd. Doç. Dr. Cem Orhon ise Yeni Zelanda'da camideki Müslümanlara yapılan katliam nedeniyle çok üzüntülü olduğunu belirtti.

Dr. Orhon, "Yapılan saldırı insanlığa ve Müslümanlara karşı yapılmış bir suçtur. Artık bu şekildeki terör örgütlerinin mümkün olduğu kadar kendilerini de düşünerek bu tür saldırıları yapmamaları gerekir. Çünkü terör sadece başkasını değil, aynı zamanda kendisini de vurur. Burada en önemli şey bu terör örgütlerini destekleyen ülkelere de birkaç söz söylemek gerekir. Siz bu terörü desteklersiniz ama bu terör döner sizi vurur. Onun için insanlık adına, İslamiyet adına bütün dünyadan tek bir isteğim var; 'Önce insan.' diyelim ve önce insan hayatına saygı duyalım. Biz burada bir tane insanı kurtarabilmek için saatlerce çabalıyoruz. Yeni Zelanda’daki terör saldırısını nefretle kınıyorum.” diye konuştu.

"Bunların açık ve net hedefi İslam’dır"

Kanaat önderlerinden Şeyh Abdurrahman Kahraman, camideki Müslümanlara yönelik yapılan Hıristiyan terörünün amacının net şekilde anlaşıldığına dikkat çekerek, dalalet uykusunda olmayanların ve basiretli her insanın bunu çok iyi analiz edip yorumlayabileceğini söyledi.

“Bunların açık ve net hedefleri İslam’dır.” diyen Kahraman, “Tabi İslam dışında birde toprak meselesi vardır. Bu olayı işleyen şahıs 70 sayfalık manifestosunun bir maddesinde Türkiyelilere hitaben şöyle diyor: 'Topraklarınızda huzur içinde yaşayabilirsiniz, size zarar gelmeyecek. Boğaz’ın Doğu yakasında, ama Boğaz'ın Batı yakasında bir yerde yaşamayı denerseniz, Avrupa'ya gelirseniz sizi öldüreceğiz. Konstantinopolis'e gelir, tüm cami ve minareleri yıkarız. Ayasofya minarelerden kurtulacak ve Konstantinapol hak edildiği gibi tekrar Hristiyan şehri olacak.’ İslam dini bunları son derece rahatsız ediyor. 140 kusur yıl önce İngiliz parlamentosunda İngiltere başbakanının yaptığı bir konuşma dünya tarihine geçmiştir. Açık ve net bir şekilde şunları diyor: 'Beyler, İslam’ı ortadan kaldırmamız için 3 alternatifimiz vardır. Ezanı, Kur’an-ı ve Kâbe’yi kaldırmak. Bunlar kaldırılmadıkça İslam’ı ortadan kaldırma çabanız boştur." ifadelerini kullandı.

"İslam âleminin tansiyonunu ölçüyorlar"

Kahraman, "Bunların niyeti bellidir. İslam geliştiği ve İslami bir uyanış olduğu zaman bunlar son derece rahatsız oluyorlar. Şimdi bu yaptıkları saldırıyla korku salmaya çalışıyorlar. Halkı tedirgin edip, ibadethanelere korkutarak gitmelerini sağlamaya çalışıyorlar. Bu bir aşamadır. Günün birinde kıblegahımız olan kutsal Kâbe’ye de böyle saldırı yapılırsa şaşmayın. Bunlar şimdilik provadır. Bunlar İslam âleminin tansiyonunu ölçüyorlar. ‘Bakalım bunlar dinleri konusunda ne kadar hassastırlar.’ diye şimdi bunu ölçüyorlar. İleride bunların yapacakları eylemler çok daha büyük ve vahim olacaktır. Yeni Zelanda’da vukuu bulan içler acısı ve düşündürücü olan bu Hıristiyan terörünü şiddetle telin ediyorum ve bütün Müslümanların bu gaflet uykusundan uyanmalarına sebep olmasını Rabbimden diliyorum." şeklinde konuştu.

"Acilen 'İslam Birliği' kurulmalı"

Yapılan saldırının akıl dengesi yerinde olmayan bir kişi tarafından yapıldığı gibi gösterilmeye çalışıldığını ve bunu da kimseye yutturamayacaklarını söyleyen Mardin Toplumsal Dayanışma Federasyonu (MTDF) Başkanı Mehmet Şerif Öter, şöyle konuştu:

“Saldırı son derece planlı ve Müslümanlara karşı duyulan kin, nefret ve düşmanlığın dışa vurulmuş halidir. Olayda kullanılan silahın ve şarjörlerin üzerinde yazılan derin tarihi mesajlar. Bu saldırıları yapanlara insan diyemeyiz ve bu hiçbir dine mensup olamaz. Son yıllara baktığımızda özellikle batı toplumlarında uç noktada bir islamafobi örgütü gelişiyor ve bununla ilgili gerçekten İslam’ın, Müslüman ülkelerin ciddiye aldığı bir konu olarak görmüyoruz. Fakat bunu mutlaka dikkate almamız gerekiyor. Müslümanlar bunu kınamakla yetinip yerinde durmamalı. Müslümanlar olarak kendi coğrafyamızda, kendi vatanımızda ve kendi toprağımızda rahat edemiyoruz. Emperyalistler, Siyonistler bize hayat hakkı vermiyor. Bizi göçe, sürgüne zorluyorlar. Onların ülkelerine gidiyoruz, kölelik yapıyoruz. Onların bütün kanun ve kurallarına uyuyoruz. Buna rağmen kendi ibadetimizi artık cuma günü dahi yapamaz hale gelmiş durumdayız. Müslümanların biran önce kendini toparlaması ve akıllarını başlarına almaları gerekiyor. Bugün coğrafyamızda her şey var ama emperyalistler sömürüyor, ele geçiriyor ve kullanıyorlar ve bizi birbirimize kırdırıyorlar. Avrupa Birliği varsa İslam birliği gecikmiştir. İslam Birliği mutlaka acilen kurulmalıdır ve kendimize bu şekilde sahip çıkacağız. Yarın öbür gün onlar bizim petrolümüze, madenlerimize, her şeyimize muhtaçtır. Onlar gelecek, biz onların kölesi olmayacağız. Barakadan yapılan camide bile bize Avrupa’da hayat hakkı yok. Ama iş bizde bitiyor. Ayrışan toplumların başına gelecek musibetler kaçınılmazdır diye düşünüyorum. Yeni Zelanda’da Cuma günü camideki Müslümanlara yapılan terör saldırısını şiddetle nefretle kınıyor ve lanetliyorum.”

"Planlı, programlı, organizeli ve alt yapısı olan bir saldırıdır"

Yeni Zelanda’daki camiye yapılan saldırının görüntülerine, olayın seyrine bakıldığında planlı, programlı, organizeli ve alt yapısı olan bir saldırı olduğunun anlaşıldığını belirten Eğitimci Tarık Yılmaz, yapılan saldırının bir kişi ile yapılmadığını belirtti.

Yılmaz, “Yapılan saldırı İslam’a ve Müslümanlara karşı nefret duyan Hıristiyan avanjelist bir gurubun içinden çıkan birilerinin yaptığı terör katliamıdır, lanetliyoruz. Dünya’daki ve Türkiye’deki Müslümanlar içinde şöyle bir tehlike olabilir diye düşünüyoruz. Müslüman âleminin buna karşı duyarlı olması lazım. Kesinlikle galeyana gelip beraber aynı havayı teneffüs ettiğimiz Hıristiyan vatandaşlarımızla herhangi bir husumete vardırılmaması gereken bir durum. Hıristiyan âleminin de Müslümanların düşmanı olan bu örgütlerle artık mücadele etmesinin zamanı geldiği kanaatindeyim. Yeni Zelanda’da camide Müslümanlara karşı yapılan katliamı kınıyorum.” dedi.

"Gün birlik olma zamanıdır"

Yeni Zelanda’da camiye yapılan saldırının sadece oradaki Müslümanlara karşı yapılmadığını, saldırının tüm İslam âlemine ve tüm Müslümanlara yapıldığına dikkat çeken Hemşir Mesut Elçiçek, şarkıcı Ricky Martin’in “Bir adam namaz kılan 40'tan fazla insanı öldürüp 20 tanesini de yaraladı. Tüm uluslararası medya onu saldırgan ya da radikal olarak nitelendirirken terörist diyemiyor. Neden? Çünkü o Müslüman değil.” sözlerini hatırlattı.

Elçiçek, “Yapılan saldırı islamafobinin gittikçe büyüdüğü bu günlerde bizimde üzerimize düşeni yapmamız gerekiyor. Elimizden gelen bir şey yoksa bile bunu nefret ve kınamayla dile getirebiliriz. Gün birlik olma zamanındır. Yeni Zelanda’daki cami saldırısını nefretle kınıyorum.” diye konuştu.

"Hıristiyan terörünü lanetliyoruz"

“Yeni Zelanda’da yapılan saldırı sadece orada bulunan Müslüman kardeşlerimize yönelik değil, bütün Müslümanlara yapılmış bir saldırı niteliğindedir.” diyen Yeni Cami İmamı Mehmet Salih Çalka, “Başka bir amaçları olmayan, sadece Rablerine ibadet etmek için orada bulunan kardeşlerimize yapılan saldırıyı kınıyoruz. Bu tür saldırılar hangi dine yapılırsa yapılsın İslam dini kabul etmiyor. Bir daha böyle bir olayın yaşanmaması için dünya liderlerinin ellerinden gelen gayreti göstermesi gerektiğini düşünüyoruz. İslam, terörle bağdaştırılıyor, onlar nasıl bunu Müslümanlara karşı kullanıyorlarsa bizde Hıristiyan terörünü lanetliyoruz.” dedi.

"Planlı saldırı haçlı seferlerinin uzantılarından biridir"

Yapılan saldırının hiçbir dinin kabul etmediği ve insani ahlakın kabul görmediği bir saldırı türü olduğunu vurgulayan HÜDA PAR Mardin İl Başkanı Burhan Aydın da şunları söyledi:

“İbadethanelerde insanlara karşı yapılan saldırılar tarih boyunca var olmuş. Bu onun bir tezahürü ve uzantısıdır. İslam ve küfür savaşı devam ediyor ve haçlı seferleri yüzyıllardır üzerimize farklı farklı şekillerde geliyor. Maalesef son cuma günü yaşadığımız menfur saldırı da haçlıların artık camilerde bulunan savunmasız ve ibadet eden kardeşlerimizi hunharca katlettiği bir serüvene doğru gittiğini gösteriyor. Bu saldırı planlanış tamamen haçlı seferlerinin uzantılarından biridir. Daha önce coğrafyalarımızı işgal eden, kardeşlerimizi hunharca kimyasal bombalarla ve farklı silahlarla katleden haçlı zihniyeti artık camilere dadandı. Bu kesinlikle sadece Rablerine iman ettiklerinden dolayı Müslümanları bir cezalandırma operasyonudur. Bu saldırı kesinlikle Yeni Zelanda ile ilgili bir durum değildir, bütün İslam âlemini hedef almıştır. Daha önce kurgulanmış bir eylem olarak görüyoruz. Müslümanlarında buna şiddetli tepki göstermesi ve tepkilerini her platformda dile getirmesi gerekiyor. Batı’da herhangi bir yerde bu tür saldırıları daha önce canavarlaşmış toplumun uzantısı olarak görüyorduk. Ama maalesef bu sefer tamamen profesyonelce yapılan bir saldırıyla karşı karşıyayız. Münferit bir olay değildir. İslam ümmetine direk bir saldırıdır. Yani bu saldırı sadece Yeni Zelanda’daki iki camimize değil, yeryüzünde yaşayan bütün iman ehline yapılmış bir saldırıdır. Bu Hıristiyan terörüdür ve lanetliyoruz.”

Vatandaş ve esnaf da katliamı kınadı

Tesisatçı esnafı Ömer Erden, “Yeni Zelanda’da camideki Müslümanlara yapılan terör saldırısını kınıyorum.” derken, Vatandaşlardan Çetin Ablay da “Yapılan katliamı nefretle kınıyor ve lanetliyorum. Gerçekten bu bir faşistliktir, terördür.” diyerek tepkisini dile getirdi.

Lokantacı Ahmet Güney, Yeni Zelanda’daki Hıristiyan terörünü nefretle kınadığını dile getirirken, taksici Mehmet Karaaslan ise “Yeni Zelanda’daki cami saldırısını nefretle şiddetle kınıyorum.” diye konuştu. (M. Salih Keskin, Mehmet Aslan – İLKHA)