HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanı Faruk Göçer, merkez Şahinbey ilçesindeki kırsal Kürüm ve Çörekli mahallelerindeki mera alanlarının üzerine Güneş Enerji Sistemi (GES) kurulması için özel şirketlere verilmesinin doğru olmadığını söyledi.
Şahinbey ilçesindeki kırsal Kürüm ve Çörekli mahallelerini beraberindeki heyet ile birlikte ziyaret eden Göçer, mahalle sakinlerinin sorun ve taleplerini dinledi.
Kürüm ve Çörekli mahalle muhtarlarının yanı sıra mahalle sakinleriyle de Kürüm Sosyal Tesisinde bir araya gelen Göçer, mahalle sakinlerinin sorun ve taleplerini dinleyerek not aldırdı.
Mahalle sakinleri, mahallelerindeki mera alanlarının üzerine Güneş Enerji Sistemi (GES) kurulması için özel şirketlere verilmesi sorunu başta olmak üzere yaşadıkları diğer sorun ve sıkıntıları Göçer’e anlattı.
Kırsal Kürüm Mahallesi Muhtarı Servet Boztaş, yem fiyatlarındaki fahiş artış ve mera alanlarının işgal edilmesinden yakındı.
Mahallede yaklaşık 4 bin 500 hayvanın meralarda otlatıldığını ifade eden Boztaş, mera alanlarının elinden alınması sonucu ciddi mağduriyetler yaşayacaklarını ve hayvancılığın biteceğini belirtti.
Mera alanlarının azalmasına ve işgal edilmesine tepki gösteren Boztaş, mera alanlarının ellerinden alınması sonucu 5 mahallede mağduriyetin meydana geleceğine dikkat çekerek, mera alanlarının hayvancılık ve arıcılıkta yayılım alanı olarak kalması için yetkililere çağrıda bulundu.
Kırsal Çörekli Mahallesi Muhtarı Hayri Topalbekiroğlu da mera alanlarına dokunulmaması gerektiğini ifade ederek, hayvan yetiştiricilerinin hayvanına yem almakta zorlandığı bir dönemde dağdaki mera alanlarının da ellerinden alınması halinde hayvanlarını satmak zorunda kalacaklarına dikkat çekti.
Mera alanlarının GES için söz konusu holdinge tahsis edilmesinin kendilerini mağdur edeceğini dile getiren mahalle sakinleri de yaşadıkları mağduriyeti Göçer’e ileterek, sorunun çözülmesi konusunda yardım talebinde bulundu.
Mahallelerindeki 1 milyon 230 bin metrekarelik mera alanın Güneş Enerji Santrali (GES) yapımı için özel bir şirkete verilmesini kabul etmediklerini ifade eden mahalle sakinleri, hayvanlarını otlattıkları tek geçim kaynağı olan mera alanlarının ellerinden alınmaması için HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanlığı’ndan destek istedi.
Mera alanlarının özel bir şirket tarafından işgal edilmesine tepki gösteren mahalle sakinleri, tarım ve hayvancılığın öneminin bu kadar arttığı böylesi bir dönemde mera alanlarının ellerinden alınmaması için yetkililere çağrıda bulundu.
Uzun yıllardan beri mera alanı olarak kullanılan 1 milyon 230 bin metrekarelik alanın GES yapımı için özel bir holdinge verileceğini iddia eden mahalle sakinleri, söz konusu holdingin mera alanını işgal etmemesi için defalarca yetkililerden yardım istediklerini ancak yetkililerin mağduriyetleri ile bir türlü ilgilenmediklerini ifade etti.
Mahalle sakinleri ile birlikte söz konusu mera alanlarını da gezen Göçer, mağdur edilmeye çalışılan ve ellerinden mera alanları alınmak isteyen mahalle sakinlerinin sorunlarını dinledi.
Mera alanında açıklamalarda bulunan Göçer, konu hakkında ellerinden gelen katkıyı sunacaklarını ve köylünün mera alanlarının işgal edilmemesi için çabalayacaklarını söyledi.
Mera ve ormanlık alanlar işgal edilmeden yapılacak olan GES projelerine karşı olmadıklarını belirten Göçer, bir taraftan yatırım yapılırken, diğer yandan ise çiftçinin ve hayvan yetiştiricilerinin mağdur edilmesinin doğru olmadığını ifade etti.
Hayvan yetiştiricilerinin de tarımdaki diğer alanlarda olduğu gibi sorun yaşadıklarına dikkat çeken Göçer, meraların korunması, hayvancılığa ve hayvan yetiştiricilerine sahip çıkılması gerektiğini dile getirdi.
Ahırlarda yemle hayvan beslemenin ekonomik olmadığı gibi verim açısından da düşük kalacağını ifade eden Göçer, Kürüm ve Çörekli mahallesi sakinleri başta olmak üzere çevre mahalle sakinlerinin mera alanlarının işgal edilmesini istemediklerini belirtti.
GES projeleriyle verimli arazilerin ve mera alanlarının yok edilmesinin doğru olmadığını ifade eden Göçer, meraların imara açılmasının hayvancılıkta dışa bağımlılığı artıracağına dikkat çekti.
Meralara dokunulmaması için yetkililere çağrıda bulunan Göçer, "Kürüm köyümüze geldik. Bu konuda köylümüzün sorun ve sıkıntılarını dinlemeye geldik. Özellikle şunu söylüyoruz; şu ekonomik dar boğazda ciddi sıkıntı yaşayan dar gelirli vatandaşlarımız, köylerimiz bu manada sorun sıkıntı yaşıyor. Şu anda köyde dinlediğimiz köyümüzün mera alanı 1500 metrekare olup az olmasına rağmen özellikle hayvancılıkla yaşamanın sürdürmeye çalışan köyümüzdür. Elbette biz Güneş Enerji Sisteminin (GES) olmasını istiyoruz. Çünkü enerjide dışa bağımlılık cidden ülkemizde ciddi anlamda sorun sıkıntı ama bir yer yapayım derken bir yeri bozmak doğru değildir." dedi.
Mera alanlarına dokunmanın hiç kimsenin hakkı olmadığını vurgulayan Göçer, "Çünkü vatandaşın geçim kaynağı, ailesini beslemesi içinde hayvancılık yapması lazım. Hayvanların da asıl beslendiği alan mera alanları köylülerin hakkıdır. Mera alanlarını özel bir firmaya vermek çok da mantıklı bir şey değildir. Elbette şu anda köylünün mera alanının dışında çok yer var. Bu konuda köyümüzün daha az kullanmadığı yerlere bu proje yapılabilir. Güneş Enerji Sistemi (GES) yapılması lazım ama köylünün geçim kaynağı olan mera alanlarını köylünün elinden alıp GES'e dönüştürmek gerçekten köylüye haksızlık ve zulümdür." ifadelerini kullandı. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Mil-Diyanet Sen Genel Başkanı Celaleddin Gül, okul yönetiminin hakkı olmayan bir şeyi talep etmekle suç işlediğini, ayrıca öğrenciyi rencide edip velisini ise psikolojik baskı altına aldığını bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli, "Söz konusu nüfus sayımında etnik kökene dair veri toplanmamış olsa da yoğun nüfus hareketliliği Iraklı Türkmen ve Arap kesimleri haklı olarak endişeye sevk etmiştir." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Her ne kadar günümüzde enerji arzında bir kriz yaşanmıyorsa da, enerji arz güvenliğinin temini noktasında her zaman hazırlıklı olmak önemlidir." dedi.
İçişleri Bakanlığı, Tunceli ve Ovacık (Tunceli) Belediye Başkanlarının PKK ile bağlantılı suçlardan ceza almaları ve soruşturmaları devam etmesi nedeniyle bu belediyelere ilgili vali ve kaymakamların kayyum olarak atandığını duyurdu.