HÜDA PAR Genel Başkanı Yapıcıoğlu: Zaho saldırısının failleri her kimse mutlaka açığa çıkarılmalı

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Irak Kürdistan'ın Zaho şehrinde 9 kişinin hayatını kaybettiği saldırıyı kınayarak gerçeğin bütün yönleriyle açığa çıkması için herkesi üzerine düşeni yapmaya çağırdı.
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Irak Kürdistanı Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) Zaho kenti kırsalında Perex köyünde 9 sivilin hayatını kaybettiği bir çok kişinin yaralandığı saldırıya ilişkin İLKHA'ya değerlendirmelerde bulundu.
Yapıcıoğlu, saldırıda hayatını kaybeden sivillere Allah'tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı, yaralılara da acil şifa temennilerinde bulundu.
Saldırıyı, "vahim" ve menfur" bir hadise olarak niteleyen Yapıcıoğlu, saldırıyla ilgili çeşitli iddiaların olduğunu hatırlattı.
"Saldırının failleri her kimse mutlaka açığa çıkarılmalı"
Saldırıda, aralarında çocukların da bulunduğu sivillerin katledildiğini belirten Yapıcıoğlu, "Bu katliamı kim, hangi amaçla ve vasıtayla yapmış olursa olsun bunu şiddetle kınıyoruz. Hakikatin bütün yönleriyle açığı çıkması için herkes üzerine düşeni yapmalıdır." dedi.
Saldırıda ağır yaralananların da bulunduğunu, ölü sayısının artmaması için dua ettiklerini ifade eden Yapıcıoğlu, "Bu saldırının failleri ve sorumluları her kimse mutlaka açığa çıkarılmalı ve hak ettikleri şekilde cezalandırılmalıdır." çağrısında bulundu.
"Adalet hâkim olsa bölgemiz bu çatışmalardan kurtulur ve bir daha benzer şeyler yaşanmaz"
Yapıcıoğlu şunları söyledi:
"Çatışma süreci devam ettiği müddetçe maalesef bazen hiç kimsenin istemediği ve arzu etmediği sivil ölümler de oluyor. Adına 'savaş' denilen bu çatışmaların, çatışmalarda ölen veya zarar gören masum insanların savaşı olmadığı kesin. Eğer çatışma ve silah, bir hak arama metodu olarak kabul edilirse kabul edildiği müddetçe benzer olayların istenilmese de bundan sonrası yaşanması muhtemeldir. Adalet hâkim olsa, herkes hakkına razı olsa, karşısındaki kişinin de hakkını tanıma konusunda istekli, vicdanlı ve biraz cesur olursa ben inanıyorum ki bölgemiz bu çatışmalardan kurtulur ve bir daha benzer şeyler yaşanmaz. Fakat maalesef herkesin kendine ait doğrusu var ve kendi doğrusunu tahakkuk ettirmek için, belli bir noktaya ulaşmak için bazen birileri kendi ideolojilerine kurban edecek insanlar arıyorlar. Birileri kendi tahakkümlerini sağlamak için sivil de olsa insanları öldürmeyi kendilerine bir hak olarak görüyor veya bir kaza olduğunu belirterek olayın üzerini örtme haklarını kendilerinde görüyorlar. Eğer siyaset, insan merkezli değilse ister dış siyaset olsun ister iç siyaset olsun merkezinde insan yoksa ve adaleti gerçekleştirme hedefinden insanları uzaklaştırırsa o zaman acılar yaşanıyor ve yaşatılıyor. Ezilenlerinin çoğunluğu da masum siviller oluyor." (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından Diyarbakır'da düzenlenen Mevlid-i Nebi etkinliğine katılan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, "Allah Resulü'nün etrafında kenetlenirsek, O'nun sünnetine sarılırsak, O'nun gösterdiği yoldan ilerlersek izzet bulacağız, bu zulümlerden de kurtulacağız." dedi.
Diyarbakır’da “Direniş Önderi Hazreti Muhammed" temasıyla gerçekleştirilen Mevlid-i Nebi etkinliği, yüzbinlerin katılımıyla son buldu. Etkinlikte yapılan konuşmalarda Gazze’deki soykırımın direniş önderi Hazreti Muhammed’in cihad şuuruyla son bulacağı vurgulanarak İslam alemine ve Müslüman liderlere önemli çağrılar yapıldı.
Peygamber Sevdalıları Vakfı Onursal Başkanı Mehmet Göktaş Hoca, Diyarbakır’daki Mevlid-i Nebi etkinliğinde yaptığı konuşmada Gazze, sizin gönlünüzde ne kadar kıymetliyse, siz de Allah katında o kadar kıymetlisiniz, Peygamber'in yanında da o kadar kıymetlisiniz.” dedi.
Peygamber Sevdalıları Vakfı’nın Diyarbakır’daki mevlid-i nebi etkinliğinde okunan Mevlid mesajında Hazreti Muhammed’in direniş, kardeşlik ve vahdet öncüsü olduğuna işaret edilerek, “Müslüman coğrafyalara dayatılan, vicdan ve insafı rafa kaldıran, amansız ve orantısız bir savaşın karşılığı ancak kutlu bir direniştir” ifadesi vurgulandı.