​Büro Memur-Sen Gaziantep Şube Başkanı Hanifi Borazan, maliye çalışanlarının mali ve özlük haklarının iyileştirilmesini ve sorunlarının çözüme kavuşturulmasını istedi.

Büro Memurları Sendikası (Büro Memur-Sen) Gaziantep Şube Başkanı Hanifi Borazan, 22-28 Şubat tarihleri arasında kutlanan "Vergi Haftası" münasebetiyle açıklamalarda bulundu. Borazan, maliye çalışanlarına yönelik haksız uygulamaların olduğunu ve bunların giderilmesini istedi.

Açıklamasının başında 28 Şubat darbesinin 21’inci yıl dönemiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Borazan, “Öncelikle millete ve değerlerine karşı alçakça bir ihanet olan 28 Şubat’ın yıldönümünde bulunmaktayız. Milletin tepesine çöreklenmiş vesayetin bir daha hortlamaması, küresel emperyal odakların tezgahları olan 28 Şubatların, 15 Temmuzların bir daha yaşanmaması için darbecilerle de darbe düzeneğiyle de bütün yönleri ile hesaplaşılmalıdır. 28 Şubatın tüm izlerinin tamamen ortadan kalkması ve mağdurlarının gözünde de sona ermesi için mağdur edilmiş herkesin mağduriyetlerinin giderilerek bir an evvel tazmin edilmelidir.”dedi.

Her yıl şubat ayının son haftasının “Vergi Haftası” olarak kutlandığını anımsatan Borazan, şunları dile getirdi:

“Vergi Haftası’nı Maliye Bakanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı’nın üst yönetimi kutlarken, kamu görevlileri yaşadıkları mağduriyetler nedeniyle maalesef kutlayamamaktırlar. Ülkemiz ekonomisinin can damarı herkesinde bildiği gibi devletin gelirlerinin toplanması ve bu gelirlerin ise harcanmasındaki düzenin sağlanmasıdır. Gelirlerin toplanmasında ve harcama düzeninde yaşanacak bir aksaklık ülkemizin mali ve sosyal yapısını zora sokar, ülkemizin her alanında sorunlar yaşanır, milletimiz dara düşer. İşte bu kutlu ve önemli görev, kendinden ve ailesinden fedakarlık gösteren ve mesai mefhumu gözetmeden gecesini gündüzüne katarak çalışan kamu görevlileri tarafından yerine getirilmektedir.”

“Yöneticiler kamu görevlilerinin sorun ve taleplerine kulak tıkamaktadır”

Kamu görevlilerinin emeğinin karşılığını alamadığını belirten Borazan, “Her yıl milyarlarca lira vergiyi toplayan, milyarlarca lira değerindeki evraklara büyük bir risk alarak imza atan bu kamu görevlilerimiz ülkemiz, milletimiz için ter akıtmakta ancak emeğinin karşılığını alamamaktadır. Ülkemiz ekonomisiyle övünmemizi sağlayan kamu görevlilerimizin bu emekleri maalesef yöneticiler tarafından görmezden gelinmektedir. Maalesef yöneticiler kamu görevlilerinin sorun, taleplerine kulak tıkamaktadır. Verilen sözler tutulmamaktadır.” ifadelerini kullandı.

Büro Memur-Sen olarak maliye çalışanlarının emeğinin ve alın terinin karşılığını istediklerini belirten Borazan, “Kamu görevlilerimizin sorunlarının çözüme kavuşturulmasını ve taleplerinin karşılanmasını istiyoruz. Her şeyden önce gelir uzmanlığı ve defterdarlık uzmanlığı sınavlarının da biz en kısa sürede açılmasını istiyoruz. Hatırlanacağı üzere yaptığımız görüşmeler ve eylemler sonucunda Maliye Bakanı Naci Ağbal, geçtiğimiz yıl referandum öncesinde Maliye Bakanlığı ve Gelir İdaresi Başkanlığı merkez ve taşra teşkilatı kadrolarında görev yapan kamu görevlileri için ‘Kurum İçi Uzmanlık Sınavı Kanun Tasarı’ taslağının hazırlanıp Başbakanlığa gönderildiğini duyurmuş, ancak bu açıklamanın ardından herhangi bir gelişme yaşanmadı. Beklenti içerisine sokulan kamu görevlilerimiz artık oyalanmamalıdır. ‘Çalışma yapıyoruz, sona gelindi’ şeklinde açıklamalarla kamu görevlilerimiz kandırılmamalıdır. Verilen sözler tutulmalı, kurum içi gelir uzmanlığı ve defterdarlık uzmanlığı sınavları acilen açılmalıdır.”çağrısında bulundu.

Borazan, son olarak maliye çalışanlarının taleplerini ise şöyle sıraladı:

-İş yoğunluğunun, iş riskinin ve sorumluluğun fazla olduğu Maliye Bakanlığı’ndaki çalışanlar, ek ödemelerden yararlandırılmalıdır.

-Mali Hizmetler Sınıfı oluşturularak, genel müdürden yardımcı hizmetliye kadar tüm personelin ek göstergeleri yeniden düzenlemelidir.

-Büyükşehirlerde görev yapan çalışanlara büyükşehir farkı verilmelidir.

-Tüm birimlerde fazla mesai yapan çalışanlara fazla mesai ücreti ödenmelidir.

-Yardımcı hizmetler sınıfında çalışan kamu görevlileri genel idare hizmetler sınıfına geçirilmelidir.

-Şoför kadrosunda çalışan personele veri hazırlama ve kontrol işletmeni kadrosu sınavsız verilmelidir. Bu talepler, kamu görevlilerimizin haklı, devlete herhangi bir yük getirmeyen taleplerdir. Kamu görevlilerimizin moral ve motivasyonunun yükseltilmesi için yöneticiler artık kör, sağır dilsizi oynamaktan vazgeçmelidir. Kamu görevlilerimizin haklı talepleri karşılanmalı, bozulan çalışma barışı yeniden tesis edilmedir. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)