İTTİHADUL ULEMA kurumları bünyesinde ilim tahsil eden medrese talebesi Esma Varol, Filistin ve Kudüs davasının her şekilde desteklenmesi gerektiğine dikkat çekti.

Kudüs'ün yıllardır kanayan bir yara olarak durduğunu ifade eden Esma Varol (19), siyonist işgalci rejim ve ABD'nin tek taraflı aldığı anlaşma ve projelerin Müslümanların büyük tepkisini çektiğini ifade etti.

Bu nedenle kendisinin de bir şeyler yapma telaşına girdiğini belirten Varol, "Bir fert olarak oradaki kardeşlerime ulaşamasam da hissettiğim duygularımı onlara bir şekilde ulaştırmalıydım. Bende yüreğimde hissettiklerimi bir şiir ile ifade etmeye karar verdim." dedi.

Varol, "Kudüs için yazılanlara baktığımızda genelde ona duyulan özlem ve sevgi konu alınır veyahut Kudüs’e karşı ihmalkâr tutumdan dolayı özür dilenilir. Ama benim ne özlediğimi söylemeye ne de özür dilemeye yüzüm vardı. Çünkü Kudüs’ü bu hale biz getirdik. Suskunluğumuz getirdi. Bu yüzden hissettiklerimi onun dilinden anlatmak istedim. Aslında şu anda bütün kardeşlerim benim hislerimi paylaşıyor. Ben yalnızca bu şiirimle onların duygularına da tercüman oldum." ifadelerine yer verdi.

Tüm Müslümanların Kudüs'e bir şekilde destek vermesi gerektiğini vurgulayan Varol, "Biz ne yapabiliriz elimizden ne gelir ki demeyin. Boykot malı bir çikolatayı almamanız bile Filistinli kardeşlerimize destek olabilir. Yazdığınız bir şiir onlara teselli ve cesaret kaynağı olabilir." dedi.

Esma Varol'un "Ben Kudüs" başlıklı şiiri şöyle:

Ben Kudüs

İslam’ın, insanlığın, merhametin şehri

Bir zamanlar,

Masmaviydi gökyüzüm

Yemyeşil di zeytin ağaçlarım

Ve güleçti insanlarım

 

Bir zamanlar,

İnşa edilirken Mescid-i Aksa

Çıkarken miraca en sevgili

Ve fetihle müjdelerken Selahaddin-i Eyyubi

Mutlulukla doluydu yüreğim

 

Bir zamanlar,

Uçurtma uçururdu çocuklarım

Sokaklarım kardeşliği anlatırdı insanlara

Annelerimin yemekleri yansıtırdı kültürümü

Evlerimde mutlu ve huzurlu aileler

Mümin nesiller yetiştirirdi

 

Bir zamanlar,

İşgal edilmeye başlandığımda

Umutluydum

Çünkü arkamda âlemi İslam vardı

Kurşunlar yağmaya başlarken çocuklarımın üstüne

Ben umutluydum çünkü arkamda Müslümanlar vardı

Annelerimin feryatları yükselirken semaya

 

Ben umutluydum

Çünkü yanımda müminler vardı

Saldırırlarken Mescid-i Aksama

 

Ben umutluydum

Çünkü benim kardeşlerim vardı

Ben hep bekledim

Umutla, sabırla bekledim ama gelmedi kardeş dediklerim

Müslümanlar gelmedi

Bağırdım sesimi duyurmak için ama duymadılar,

Çünkü sağır olmuşlardı

 

Çocuklarımın cansız bedenlerini, yıkılmış evlerimi gösterdim

Görmediler çünkü kör olmuşlardı

Ağlayan annelerimden haber verdim

İlgilenmediler çünkü kalpleri kararmıştı

 

Şimdi ben!

Yıkılmışlığın, kimsesizliğin, mazlumiyetin şehriyim

Şimdi,

Bombalarla kaplı gökyüzüm

Yanmış, kül olmuş zeytin ağaçlarım

Kimsesiz insanlarım

 

Şimdi,

Çocuklarımın oyuncakları taş ve sapan

Oyun arkadaşları ise israil askerleri

Sokaklarım bomboş

Hanelerim harabe

Kalbim kırık ve özlem dolu

 

Halen duymayacak mısınız sesimi

Görmeyecek misiniz cansız bedenlerimi

 

Kalk ey ümmet-i Muhammed

Uyan gaflet uykundan

Bak küfür birlik olmuş yek bi yek 

İhanet masaları kurulmuş

Adı 'Yüzyılın Anlaşması' konulmuş

Uşaklar efendilerine kırmızı halı sermeye koyulmuş

 

Kalk ey Müslüman

Uyan gaflet uykundan

Sokaklarımda içkili mekanlar görmeden

Tertemiz neslim bozulmadan

Mescidi aksa yerine Süleyman mabedi inşa edilmeden

Ben ellerin eline düşmeden kalk

Kalk ve namusuna sahip çık

 

Ben Kudüs fethedilmeyi, Selahaddinleri bekliyorum

Selahaddin-u Eyyubi'nin torunlarını bekliyorum.(İLKHA)