'Sömürgeciler Gitsin - Terör Bitsin' sonuç bildirgesi

Ülkemizde yaşanan çatışma sürecinin değerlendirilmesi ve çözüm yolları ile ilgili başlatılan 'Sömürgeciler Gitsin - Terör Bitsin' kampanyasının sonuç bildirgesi yayınlandı.
Ülkemizde yaşanan çatışma sürecinin değerlendirilmesi ve çözüm yolları ile ilgili Hizbut Tahrir tarafından başlatılan 'Sömürgeciler Gitsin - Terör Bitsin' kampanyasının sonuç bildirgesi yayınlandı.
İslam'ın, nefsin ve canın korunmasını esas aldığının vurgulandığı bildirgenin başlangıcında, Maide Suresinin 32. Ayetine değinildikten sonra, " İslam öldüren değil, yaşatan bir dindir. Şanlı İslam tarihine baktığımızda bunu net olarak görebiliriz. Çünkü bizler, 'İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın' diyerek devlet adamlarına öğüt veren bir ecdadın torunlarıyız." İfadeleri yer aldı.
" Ne ilginçtir ki sorun, çözüm zemini olarak gösterilmektedir"
Bildirgede, ülkemizde yaşanan terör olaylarına yönelik sağlıklı bir çözümün ortaya konulabilmesi için, öncelikle sorunun doğru şekilde analiz edilmesi ve müsebbiplerinin ortaya çıkartılması gerektiği belirtilerek, "Zira doğru teşhis, doğru çözümü de beraberinde getirecektir. Terör meselesinin çözümü, esasen çözüm iradesine sahip olan yöneticiler için çok zor değildir. Zira terör meselesini gerçekten çözmek isteyen yöneticilerimiz olsaydı, bu mesele bu kadar uzun sürer miydi? PKK'nın silahlı saldırılara başladığı 1984 yılından bugüne kadar sorun çözülememiş, aksine artarak devam etmiştir. Çünkü sorunun asıl kaynağı olan demokratik esaslar ve milliyetçi politikalar halen devam etmekte ve ne ilginçtir ki sorun, çözüm zemini olarak gösterilmektedir. Terör bugün halen canımızı yakmakta, masum insanları katletmekte ve şiddetli bir şekilde devam etmektedir. Bu mesele sadece son otuz senenin meselesi değildir." denildi.
"Çözümlerimizi Allah'ın Kitabı'ndan ve Rasulullah'ın Sünnetinden almalıyız"
"öyleyse çözümlerimizi tam bir teslimiyetle Allah'ın Kitabı'ndan ve Rasulullah'ın Sünnetinden almalıyız." İfadelerinin yer aldığı bildirgede, terör meselesinin çözümüne yönelik atılması gereken adımlara değinildi.
Bildirgede terör meselesinin çözümüne yönelik atılması önerilere yer verilen bildirgede, bu adımlardan birinin laiklik ve demokrasi gibi tüm beşeri sistemlerin kaldırılması olduğu belirtilerek, "Yeryüzündeki tüm sorunların ana kaynağı, insanoğlunun Âlemlerin Rabbi olan Allah'ın hükümlerinin yerine, sınırlı, aciz ve eksik olan aklı ile hüküm koymasıdır. Vahyin ölçü alınmadığı tüm anayasalar ve yasalar insanlığı mutlu etmeyecektir. Esasen bir nevi dinsizlik olan laiklik ile Allah'a ait olan hâkimiyeti insana veren ve sınırsız özgürlük yalanları ile insanlığı aldatan demokrasinin esas alındığı beşeri sistemlerden vazgeçilmelidir." denildi.
"Terör olaylarının arkasındaki güç, bizatihi sömürgecilerdir"
Teröre destek veren sömürgeci ülkelerle ilişkilerin kesilmesinin gerektiğinin vurgulandığı bildirgede, PKK'nın, PYD'nin, DHKP-C ve benzerlerinin arkasında Amerika, İngiltere, İsrail ve bazı Avrupa devletlerinin olduğu tüm delilleri ile ortada olduğu belirtilerek, "O halde terör olaylarını bitirmek isteyen iradenin, bunları destekleyen devletlerle ilişkilerini kesmesi kaçınılmazdır. Bu devletlerin büyükelçilikleri ve konsoloslukları, yaptıkları faaliyetler ve yüklendikleri misyon gereği terör sorununun çıbanbaşlarıdır. Bunlar Türkiye'de olduğu sürece, terör sorunu asla köklü bir çözüme kavuşmayacaktır. Amerika'nın PYD'yi stratejik bir ortak kabul ettiği de açık bir gerçektir. Yine ABD tarafından terör örgütü olarak ilan edilip dünya çapında kendisine karşı 'savaş' ilan edilen, fakat aynı zamanda Amerikan yapımı silahlarla desteklenen IŞİD'in, eylemlerinin ve cürümlerinin kime hizmet ettiği de net olarak ortadadır. DHKP-C ve türevlerinin Avrupa'da nasıl cirit attıkları da malumdur. Yani terör olaylarının arkasındaki güç, bizatihi sömürgecilerdir. öyleyse taşeron ile patron arasındaki ilişkiyi sonlandırmak kaçınılmazdır." İfadelerine yer verildi.
Bildirgede, sömürgecilerle yapılan Lozan, Sykes-Picot, Montrö, Gümrük Birliği gibi müslümanların aleyhine olan tüm anlaşmaların, bilinen ve gizlenen tüm maddeleri, tek taraflı olarak iptal edilmesi istendi.
NATO ve BM gibi sömürgecilere hizmet eden uluslararası kuruluşlardan uzaklaşılmasının önerildiği bildirgede, "Hali hazırda Amerika'nın dünyayı sömürmek için kendi lehine askeri açıdan NATO'yu, siyasi açıdan BM'yi, iktisadi açıdan da IMF ve Dünya Bankası'nı kullanmaktadır. Tüm farklılıklarına rağmen bu uluslararası kurumların tek ortak noktaları, İslam düşmanlığı ve sömürüdür. Bu yüzden bu ve benzeri tüm kuruluşlarla ilişkilerin devam etmesi, terör olaylarının son bulmasının önündeki en büyük engellerden biridir." İfadeleri kullanıldı.
" Ekonomik bağımsızlık, siyasi bağımsızlık ile mümkündür"
Terör meselesinin çözümüne yönelik atılması gereken adımlardan birinin de, sömürgecilerden bağımsız olan sahih bir ekonomik sistem geliştirilmesi olduğunun belirtildiği bildirgede, "Unutulmamalıdır ki ekonomik bağımsızlık, siyasi bağımsızlık ile mümkündür. özellikle borsa sistemi ve kapitalist şirketlerin faaliyetlerine izin verilmemeli, özelleştirme adı altında kamuya ait olan mallar sömürgeci devletlere peşkeş çekilmemelidir." denildi.
" Milliyetçilik zehrinin panzehiri, İslam kardeşliğidir"
Bildirgede milliyetçiliğin terörün nedenlerinden olduğu vurgulanarak buna karşı Müslümanlar arasında İslam kardeşliğinin yeniden tesis edilmesinin sağlanması gerektiği belirtilerek,"Tüm bunlara şifa olacak yegâne unsur İslam kardeşliğidir. Milliyetçilik zehrinin panzehiri, Müslümanları bu sorunlardan kurtaracak olan, İslam kardeşliğidir." İfadeleri yer aldı.
Terör sorununu çözmek kastıyla yapılan hatalarıntekrar edilmemesi gerektiğinin vurgulandığı bildirgenin sonunda şöyle denildi:
"Terör sorununu çözmek kastıyla yapılan bazı uygulamalar sorunu çözmek bir yana, daha da derinleştirmiştir. Dolayısıyla geçmişte yürürlüğe konulan,
-Ayrımcı Politikalar
-Zorunlu ve Doğal Göç
-Terör örgütünün tek muhatap kabul edilmesi gibi bazı yanlış uygulamaların kesinlikle tekrar edilmemesi gerekmektedir. " (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
19 Ağustos Dünya İnsani Yardım Günü dolayısıyla açıklamalarda bulunan Gaziantep Umut Kervanı Başkanı Mustafa Özaslan, Gazze'de siyonist katliamlardan dolayı yaşanan insani krizin biran önce son bulması çağrısı yaptı.
Gaziantep Küçük Sanayi Sitesi'nde (KÜSGET) bulunan oto tamircileri yüksek maaşlara rağmen usta bulmakta zorlandıklarını kaydetti.
Umut Kervanı Batman Derneği Başkanı Nurettin Teymur, "Dünya İnsani Yardım Günü" dolayısıyla yaptığı açıklamada, Gazze'deki insani krizin boyutlarına dikkat çekerek tüm insanlığa ve hükümetlere acil yardım koridoru açılması çağrısında bulundu.
Orman Genel Müdürlüğüne göre 1 Ocak - 17 Ağustos 2025 tarihleri arasında Türkiye'de 2 bin 239 orman, 2 bin 992 orman dışı alan olmak üzere toplam 5 bin 231 yangın meydana geldi.