Kurban Bayramı'nda yerine getirilen sünnetlerden biri olan teşrik tekbirlerinin önemi hakkında konuşan İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Nazım Şimşek, yarın sabah namazıyla başlayacak bu sünnetin ihmal edilmemesi hususunda hatırlatmada bulundu.

İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Nazım Şimşek, Kurban Bayramı günlerini zikirle geçirilmesi gerektiğini belirterek, Arefe gününün sabah namazından başlayıp Kurban Bayramı'nın dördüncü gününün ikindi namazına kadar devam ettiğini hatırlattı.

Arefe günü sabah namazıyla başlayıp bayramın 4'üncü günü ikindi namazıyla sona eren ve Hanefi mezhebine göre yapılması vacip, Şafii mezhebinde sünnet olan teşrik tekbirleri hakkında konuşan İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Nazım Şimşek, önemine vurgu yaptı.

Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Sallallahu Aleyhivesellemin Kurban Bayramı'nın Arefe günü sabah namazından başlayarak bayramın dördüncü günü ikindi namazı da dâhil olmak üzere farzlardan sonra getirdiğine dair rivayetlerin olduğu teşrik tekbirleri Hanefilerde vacip, Şafii mezhebinde ise sünnettir.

Yirmi üç vakit farz namazın arkasından üçer defa alınan tekbirlere teşrik tekbiri denir.  Bu tekbir şu şekildedir: "Allâhü ekber, Allahü ekber, Allahü ekber. Lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber. Allâhü ekber ve velillâhi'l hamd"

"Teşrik tekbirleri Arefe gününün sabah namazından başlayıp Kurban Bayramı'nın dördüncü gününün ikindi namazına kadar devam ediyor"

Teşrik tekbirlerinin önemi hakkında açıklamalarda bulunan ve ihmal edilmemesi gerektiğinin altını çizen Molla Şimşek, "Mübarek Zilhicce ayı içerisindeyiz, Zilhicce ayı içerisinde birçok ibadet vardır. Bunlardan birisi hac ibadetidir ve şu an hacı adayları hacını ifa ediyorlar. İkincisi Arefe günü oruç tutmaktır, sevabı ve fazileti büyük olan bir ibadettir. Üçüncüsü ise kurbandır. Elbette Kurban Bayramı'nda yapmamız gereken birtakım ibadetler vardır. Bunlardan biri kurban diğeri ise teşrik tekbirleridir. Teşrik tekbirleri Peygamber Efendimizin (Sallallahu Aleyhi Vesellem) Arefe günü sabah namazıyla başlayıp bayramın dördüncü günü ikindi namazı da dahil farz namazlardan sonra getirdiğine dair birçok rivayet vardır." şeklinde konuştu.

Teşrik tekbirleri Hanefi mezhebinde vacip Şafii mezhebinde ise sünneti müekkede olduğunu belirten Molla Şimşek, "Şafii mezhebinde farz, nafile ve kaza namazlardan sonra da bu tekbirler getirilebilir. Teşrik tekbirlerinin lafızları Şafi mezhebinde başta üç kere 'Allahu ekber, Allahu ekber, Allahu ekber. Lailaheillallah Allahu ekber, Allahu ekber velillahil hamd' şeklinde getirilir. Hanefi mezhebinde ise başta iki kere 'Allahu ekber, Allahu ekber. Lailaheillallah Allahu ekber, Allahu ekber velillahil hamd' şeklindedir." ifadelerini kullandı.  

"Hanefi mezhebine göre yapılması vacip, Şafii mezhebinde ise sünneti müekkede"

Şimşek, "Tekbirleri ve zikirleri bu mübarek günlerde getirmemiz gerekiyor. Sevapları ve faziletleri çoktur. Bu mübarek günlerde zikirleri çekmeyi unutmayalım. Bu tekbirler bize umut veriyor ve biz bu umutla yaşıyoruz. Müslümanın hayata bağlayan birçok şeyleri var onlardan bir tanesi de tekbirleri getirerek Allah en büyüktür Allah en büyüktür bu umutla yaşamasıdır, ardından Allah'a hamd ve tehlil getirmesidir. Zikirlerle Müslümanın içine huzur doluyor ve bununla mutlu oluyor. Bayramlar sevinç, huzur ve barış günleridir. İşte bu huzuru ve barışı daha katlayacak şeyler de şüphesiz bu zikirleri çekmekle olur. Allah'u Teala zikirleri dilimizden düşürmesin, her daim bu zikirleri söylemeyi cümlemize nasip etsin." dedi. (İLKHA)