Şeytanın insanların ibadi ve imani durumlarını etkilemek gayesiyle verdiği vesveselerin çeşitleri ve oluşturduğu olumsuz neticelerini aktaran Molla Nazım Şimşek, Müslümanı zora sokan bu tür takıntılardan kurtulmanın yollarını ayet ve hadisler ışığında sıraladı.

Hazreti Adem'le başlayan insanlık imtihanının bir türü de ameli ve imani açıdan şeytanın verdiği vesvese türleridir. Kimi insanlarda saplantı haline gelip ruhsal bozukluklara neden olan vesvesenin türleri ve kurtulma yöntemlerini açıklayan İTTİHADUL ULEMA Üyesi Molla Nazım Şimşek, önemli tespitlerde bulundu.

Molla Nazım Şimşek

Şeytanın insanları tuzağa çekmek için her türlü hileye başvurduğunu söyleyen Molla Şimşek, "Dünya imtihanında yaşıyoruz. Dünya zorluklarıyla beraber bizi aldatmaya, hayatımızı zorlaştırmaya, dinimizden soğutmaya çalışan ve apaçık düşmanımız olan şeytanla mücadele etmek zorundayız. Onun en tehlikeli tuzaklarından biri de kalbimize attığı vesveselerdir." dedi.

Vesveseyi şeytanın insanın kalbine attığı kuruntu veya aslı olmayan ihtimaller olarak tanımlayan Şimşek, "Şeytan, bu yolla bizi dinimizden ve hayatımızdan soğutmaya çalışıyor. Şeytanın vesveseleri birçok yönüyledir. Bize vesvese verdiği hususlardan biri hayatımızla ilgilidir. Hayatımızın zorlaştırılması için kalbimize bazı kuruntuları ve aslı-astarı olmayan ihtimalleri atıyor, bizi hayattan soğutmaya çalışıyor." ifadelerini kullandı.

"Müslüman, şeytanın vesveselerine karşı uyanık olmalı ve dürtülerine aldırış etmemeli"

Şeytanın özellikle aile hayatı ile ilgili insanların kalbine çokça vesvese verdiğini sözlerine ekleyen Şimşek, "Adam evinden çıktığı vakit hanımının dışarıya çıkmasına müsaade etmiyor, evini arayıp 'birisiyle görüştün mü? Eve kimse geldi mi? balkona çıktın mı? herhangi bir adam oradan geçti mi?' şeklinde sürekli adamı huzursuz etmeye çalışıyor, rahatsız ediyor, eşini boşama derecesine kadar getirebiliyor. İnsan bu konuda uyanık olmazsa şeytan hayatın birçok alanına müdahale edebilir." şeklinde konuştu.

Şimşek, "Örneğin yarın bir yere gidecekse şeytan hemen kalbine fısıldıyor: 'Ya gidip kaza yaparsan, çocuğun evde ölürse, şöyle veya böyle olursa…' şeklinde kişiyi hayatın her alanından soğutmaya çalışıyor. Bu konuda şeytanın vesvesesine karşı insanın uyanık olması ve dürtülerine aldırış etmemesi gerekir." diye belirtti.

"Şeytanın vesveselerinden biri de imanımız ile ilgilidir" diyen Şimşek şunları söyledi:

"İmanı konularda bizi şüpheye düşürmeye çalışıyor, Allah ile ilgili düşünmememiz gereken düşünceleri aklımıza getiriyor. Örneğin diyor ki, 'bu kâinatı ve insanları Allah yaratmış, peki Allah'ı kim yaratmış?' şeklinde saçma soru aklımıza getiriyor. Dini konularda bizi şüpheye düşürmek için kötü düşünceleri fısıldıyor. İnsan, bunun vesvese olduğunu bilip önlemini alarak dini ve imani konularda araştırma yapma fırsatına çevirebilir."

"Şeytan, abdestimizle guslümüzle bize vesveseler verip ibadetlerimizden soğutmaya çalışıyor"

İbadi konularda şeytanın verdiği vesveseleri örneklendiren Şimşek, "Şeytanın verdiği vesveselerden biri de ibadi konulardır. Şeytan bizi gaflete düşürmek için sürekli ibadetlerimizle uğraşır. Namaz kılarken bizi başka şeylerle meşgul ediyor, farklı alanlara götürüyor, 'kaç rekat kıldın, üç rekat mı yoksa dört rekat mı kıldın?' şeklinde kalbimize fısıldıyor. Abdestimizle guslümüzle bize vesveseler verip ibadetlerimizden soğutmaya çalışıyor. Allah-u Teala normalde ibadetleri insanın yapabileceği şekilde bizde istemişken şeytan vesveselerle bize zorlaştırmaya çalışıyor." ifadelerini kullandı.

Şeytanın insanları aldatmak için sürekli hesaplar yaptığını, zayıf noktayı yakalamaya çalıştığını dile getiren Şimşek, şeytanın vesveselerinin basite alınmaması gerektiği gibi ümitsizliğe de düşülmemesi gerektiğinin altını çizdi.

Şeytanın vesvese ve dürtülerine karşı nasıl bir yol izlenmesi gerektiğini ayet ve hadisler üzerinden aktaran Molla Şimşek, Hazreti Adem kıssasını örnek vererek "Dikkat etmemiz gereken diğer bir husus: madem vesveseler şeytandandır, o zaman bunları önemsemeyeceğiz. Üstad Bediüzzaman deyimiyle vesveseler musibetler gibidir. Önem verdikçe şişer, verilmediğinde sönüp gider. Yani insandaki yara misali yarayı kaşıdıkça yara şişer, genişler. Vesveselerde aynı şekilde, kişi vesveseleri umursayıp irdeledikçe vesveseler çoğalır." dedi.

"Peygamberimiz: Vesveseden korkmayınız, dışarıya vurmadığınız sürece mesul değilsiniz"

Molla Şimşek, "Vesveselerden kurtulmanın diğer bir yolu Allah'a sığınmanın yanı sıra Nas suresini sıkça okumaktır. Nas suresinde Allah-u Teala çokça ve sinsice vesvese veren şeytandan Rabbimize sığınmamızı öğütlüyor. Diğer bir husus ise boş durmamaktır. Herhangi bir işi yapıyorsak meşguliyetimiz bittiğinde hemen başka bir işe koyulmamız gerekir. Çünkü şeytan boş insanı sever, arkadaşı olur, onu kandırmak için kalbine kötü düşünceler getirir, yoldan çıkarmak için uğraşır." şeklinde konuştu.

"Kalbimize gelen bu kötü düşüncelerden mesul muyuz?" sorusuna açıklık getiren Şimşek, "Bu konu ile ilgili sahabeler Peygamber Efendimiz Aleyhisselatu Vesselam'a gelip 'Ey Allah'ın Resulü! bazılarımızın kalbinden vesveseler geçiyor. Şayet bunları açığa vurursak günah olacağını biliyoruz' deyince Efendimiz, 'Bu konuda bir endişeniz var mı, korkuyor musunuz' diye sorduğunda sahabe, 'evet' diyor. Peygamber Efendimiz Aleyhisselatu Vesselam, 'Eğer böyle bir durum oluyorsa bu sizin imanınızın salih olduğundan kaynaklanır, vesveseden korkmayınız, dışarıya vurmadığınız sürece mesul değilsiniz' diye buyuruyor." diye kaydetti.

Şimşek, "Şeytan kalbimize birçok şey atarak 'kalbim çok bozulmuş, gitmişim, perişan olmuşum' şeklinde bizi dinimizden soğutmaya, uzaklaştırmaya çalışıyor. Bize bu tür düşünceler geliyorsa demek ki biz de iman vardır, çünkü şeytan imanı olmayan birisiyle uğraşmaz. Onun için eğer bize vesveseler geliyorsa Allah'a sığınmamız, dikkatli olmamız, vesveseleri önemsemememiz gerekiyor. Allah bizi şeytanın her türlü hile ve vesveselerinden muhafaza etsin." temennisinde bulundu. (İLKHA)