Mustazaflar Cemiyeti Konya Şubesi Kadın Kolları tarafından Muharrem ayı münasebeti ile ‘Kerbela’ konulu etkinlik düzenlendi.

Mustazaflar Cemiyeti Konya Şubesi Kadın Kollarının, Kar-Der hizmet binasında düzenlediği ‘Kerbela' konulu program, Kur'an-ı kerim tilaveti ile başladı. Ardından günün anlamına dair konuşmalar, tiyatro ve ilahilerle devam etti.

Programın konuşmacısı Sümeyye Polat, Hz Hüseyin ve Kerbela'yı anlattı. "Bizim Hz Hüseyin ve Kerbela'yı anmamamızdaki maksat, Hüseyni davanın misyonunu canlı tutmaktır."diyen Polat konuşmasını şöyle sürdürdü: "Eğer bizler bugünün Hüseyinlerini ve Yezitleri tanıyamıyorsak, Yezitlere karşı tıpkı Hüseyin gibi safımızı belirleyip tavır almıyorsak Kerbela'yı anmak ve anlamaktan aciziz demektir"

Kerbela'nın hakkın ve hakikatin yanında yer almak anlamına geldiğini ifade eden Polat, "Kerbela bir kıyım değil, bir kıyamdır. Hepimiz Kerbela'yı yaşamaktayız, tıpkı Hz. Hüseyin gibi tercihimizi yapmalıyız. Bir tarafta mal, makam, mevki; diğer tarafta Allah'ı razı edecek ameller var."ifadelerini kullandı.

Hz. Hüseyin'in kıyamına da değinen Polat, "Eğer Hz. Hüseyin kıyam etmeyip sussaydı, kendisinden sonra gelen ümmet de zulme ve zalime susacaktı. Çünkü kendilerine Hz. Hüseyni örnek alacaklardı. belki de, ‘Peygamber (s.a.v) torunu bile susmuşsa biz neden başımıza iş açalım' diyeceklerdi. Ulema da Hz. Hüseyin'in suskunluğunu bir burhan olarak gösterebilir ve zalimlere karşı çıkmanın gereksizliğinden bahsedilebilirdi."diye konuştu.

6-8 Ekim olaylarında İslami kimliklerinden dolayı vahşice katledilenlerin de Hz Hüseyin'in varisleri olduğunu dile getiren Polat, "Yasin Börü ve arkadaşları şahadet öğretisini Hz. Hüseyin'den öğrenmişlerdir. Bu yolda bedel ödemeyi göze alabilenler, Hüseyinlerden ilham almışlar ve bütün İslam coğrafyalarında davalarının bedelini ödemektedirler." diyerek konuşmasına son verdi.

Program, okunan dua ve ikram edilen aşure ile sona erdi.