Mevlid-i Nebi etkinliklerine bid'at deyip eleştirenlere cevap veren Molla Cemal Çınar, bu etkinliklerde tebliğ ve davetin amaçlandığını ve Kur'an'da peygamberlerin hayatlarının anlatıldığı üslupla Hazreti Muhammed'in hayatının anlatıldığını söyledi.

Hazreti Muhammed'in (sallalahu aleyhi vesselam) dünyaya teşrif ettiği gece olan Mevlit Kandili, Müslümanlar arasında büyük önem atfeden gecelerden biridir. Bu gecede müminler, âlemlere rahmet olarak gönderilen Hazreti Peygambere milyonlarca salat ve selam gönderiyor ve O'nun hayatının ve mücadelesinin anlatıldığı etkinliklere iştirak ediyor.

Eşrefi mahlûkat olan Resulullah'ın doğumunu idrak edenleri, ona olan sevgilerini haykıranları bid'at işlemek ve şirk koşmak ile itham edenlerin büyük bir yanlış içerisinde olduklarını belirten İttihad-ul Ulema üyelerinde Molla Cemal Çınar, İLKHA'ya verdiği demeçte, bu işi karıştıranların başında Suudi destekli bazılarının geldiğini ve bunların sarf ettikleri sözlerden ABD ve siyonistlerin bağımsız olmadığını ifade etti.

"Peygamberi anlatmak Kur'anî bir üsluptur"

Kur'an-ı Kerim'in üçte birinde geçmiş peygamberlerin hayat hikâyelerinin anlatıldığını hatırlatan Çınar, "Hazreti Muhammed'in (sallalahu aleyhi vesselam) hayatını anlatmak Kur'anî bir üsluptur." dedi.

Çınar, "Allah (celle celalüh) kendi peygamberlerini anlattığına göre bizim de onu anlatmamızda İslami açıdan bir sakınca yoktur. Toplumda peygamberimizden sonra çıkan bu âdetin bid'at olduğu söyleniyor. Bid'at Resulullah'ın (sallalahu aleyhi vesellem) zamanında olmayıp sonradan dine eklenenledir. Ama Resulullah'ın zamanında sahabeler içtihat yapmışlar ve teravih namazının camilerde cemaatle kılınması da bu kararlar neticesinde olmuştur." diye konuştu.

"Mevlit etkinliklerinin amacı tebliğ ve davettir"

Mevlit etkinliklerinin tebliğ ve daveti amaçladığını dile getiren Çınar, "Allah ve Resulünün bize emrettikleri ve yasakladıkları haricinde mubah olup yapılabilecek birçok şey var. Bunları yapmak bid'at olmaz. Mevlit kandilini idrak edenler, mevlit okuyanların hiçbirisi bunu ibadet niyetiyle yapmıyorlar. Kültürel, tebliğ ve davet mesabesinde ele alınıyor. Yoksa 'Bu bir ibadettir, falan günde yapılması lazım' şeklinde bir şart koşulmuyor. Resulullah'a olan bağlılığımızı, aşkımızı yenileme manasına geliyor. Bugün bölük pörçük hale gelen ümmetim bir araya gelebilmesinin en büyük etkeni Resulullah'dir." diyerek etkinliklerin amacına işaret etti.

"Mevlid-i Nebi etkinlikleri ümmetin bir araya gelmesini sağlayacak en etkin meseledir"

"Mevlit bid'attır" diye düşünenlerden bazılarının iyi niyetli olduklarını ancak bu işi karıştıranların başında Suudi destekli bazılarının geldiğini ve bunların sarf ettikleri sözlerden ABD ve siyonistlerin bağımsız olmadığını ifade eden Çınar, "Bu işi yapanları şirk koşmakla itham ediyorlar. Müslümanların tebliğ ve davet niyetiyle yapmış oldukları Mevlid-i Nebi etkinlikleri ümmetin bir araya gelmesini sağlayacak en etkin meseledir." diyerek Müslümanların bir araya gelmesinden rahatsız olanların olduğuna dikkat çekti.

Çınar, "Şia ve Sünnilerin yâd ettiği, yüzbinlerce insanı bir araya getirerek salavatlar, tekbirler getirdiği bu tür organizasyonların önüne geçmek istiyorlar." dedi.

"Ümmetin birliği ancak Resulullah ile olur"

Çınar, son olarak şunları söyledi: "Bu işi İslam ülkelerinde dillendirenler yerleşik düzende yüzde yüz Allah'ın kanunlarına ters olan, heykellerin önünde tazim yapanlar hakkında bir şey konuşmuyorlar. Bu büyük bir handikaptır. Allah'ın kitabında anlattığı bir peygamber için kaside ve ilahi söylemek, o aşkla tekbir ve salavat getirmek İslam'la çelişemez. Bunun aksine bu işi bid'at görmek ve vahye ters olduğunu söylemek sıkıntılıdır. Resulullah'ın sadece kutlu doğumu anlatılmıyor, bununla birlikte onun aşkı anlatılıyor. Bu aşka engel olmak büyük bir musibettir. Dağılmış ümmetin bir araya gelmesi ancak Resulullah (sallalahu aleyhi vesellem) ile olur." (Nizamettin Aşkın-İLKHA)