​Ramazan ayının önemine dikkat çeken ilahiyatçılar, bu mübarek ayın tüm Müslümanlar ve insanlık için büyük bir fırsat olduğunu belirterek, rahmet, bereket ve mağfiret ayı olan bu mübarek aydan en iyi şekilde istifade edilmesi gerektiğini vurguladı.

On bir ayın sultanı Ramazan-ı Şerif, 6 Mayıs Pazartesi günü başlıyor. Cehennem kapılarının kapatıldığı, şeytanın zincire vurulduğu, cennet kapılarının sonunda kadar açıldığı rahmet, mağfiret ve kurtuluş ayı ramazan ayının önemi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan İlahiyatçı Mürşit Cevahir, bu ayın manevi bereketi ve zenginliğinden olabildiğince faydalanılması gerektiğini söyledi.

İslam'ın rükünlerinden olan ve Allah nezdinde en sevilen, mükâfatı ise sadece Allah-u Teâlâ tarafından belirlenmiş olan, "On bir ayın sultanı" olarak tabir edilen, içerisinde bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi'ni de barından ve Kur'an-ı Kerim'in indiği ramazan ayının nurlu gölgesi üzerimize düşmeye başladı.

Ramazan ayının ve oruç ibadetinin önemi, bu mübarek ayın nasıl geçirilmesi ile ilgili İLKHA'ya önemli açıklamalarda bulunan İlahiyatçı Mürşit Cevahir, mübarek ramazan ayının Allah'a daha çok yaklaşma ayı olduğunu söyledi.

Ramazan ayının Türkiye ve âlem-i İslam için hayırlara vesile olmasını dileyen Cevahir, bu ayın büyük bir fırsat olduğunu belirterek, Müslümanların bu aydan en iyi şekilde istifade etmesi gerektiğini ifade etti.

Kur'an-ı Kerim'in ramazan ayında indiğini ve bundan dolayı bu ayın çok kıymetli bir ay olduğunu dile getiren Cevahir, bu ayı değerli kılan ibadetin ise oruç olduğunu söyledi.

İslam'ın beş temel şartlarından birisi olan oruç ibadetinin her Müslüman'a farz olduğunu ve Kur'an-ı Kerim'de Bakara süresinde de Allah-u Teala'nın bu emrinin geçtiğini belirten Cevahir, Ramazan ayının oruç ayı olduğunu vurguladı.

Ramazan ayının aynı zamanda Kur'an ayı olduğunu belirten Cevahir, "Ramazan ayı Kur'an-ı Kerim ile kaynaşma, barışma, anlama, yürüme, hüküm etme, karar verme ayıdır. Ramazan ayı Kur'an-ı Kerim okuma ve anlama ayıdır." dedi.

"Bu ayda Kur'an-ı Kerim'i daha çok anlamalı, öğrenmeli ve yaşamaya çalışmalıyız"

Hazreti Muhammed'in ramazan ayında Kur'an-ı Kerim'i daha çok okuduğunu belirten Cevahir, her ramazan ayında Cebrail (aleyhisselam) ile "mukabele" adı verilen Kur'an-ı Kerim'i karşılıklı okuduğunu hatırlatarak, şunları söyledi:

"Peygamberimiz Ramazan ayı geldiği zaman Cebrail (aleyhisselam) ile Kur'an-ı Kerim'i karşılıklı olarak yani mukabele şeklinde okumuşlardır. Kur'an-ı Kerim'i tekrar gözden geçirmişlerdir. Her ramazanda camilerimizde de cüz şeklinde mukabele şeklinde peygamberimizin sünnetinden kalan bir geleneği yapmış oluyoruz. Ramazan ayı Kur'an-ı Kerim ile barışma, kaynaşma, yürüme ve anlama ayıdır ve en önemlisi de ramazan ayını Kur'an-ı Kerim'i anlamayı olarak değerlendirmeliyiz. Çünkü Kur'an-ı Kerim bizlerin hakikate ulaşması için cennete kavuşmamız için büyük bir vesiledir. Yüce Rabbimizin en son kelamıdır. Bundan sonra bir kitap inmeyecektir. Kıyamete kadar geçerli olacak olan kitabımız ramazan ayında indirilmiş, bu ayda bize oruç farz kılınmıştır. Hazreti Peygamber, Kur'an-ı Kerim'i okumayı ve anlamayı bizlere tavsiye etmiştir. Özellikle bu ayda Kur'an-ı Kerim'i daha çok anlamalıyız, öğrenmeliyiz ve yaşamaya çalışmalıyız."

"Ramazan ayı ibadetlerimizin daha yoğunlukta olduğu bir aydır"

Ramazan ayının ibadet ayı olduğunu ve bu ayın ise daha çok ibadetle geçirilmesi gerektiğini belirten Cevahir, "Ramazan ayı ibadetlerimizin daha yoğunlukta olduğu bir aydır. Bu ayda 'dinimizin mesaisi' diyebileceğimiz ibadetler var. Peygamber efendimiz, Müslümanların kurtulması ve günahlarından arınması, cennete girebilmeleri için bu temel ibadetlerin yanında bunları destekleyen, koruyan bazı ibadetleri de bu ramazan ayında kendisi de yaparak bizlere göstermiştir." ifadelerini kullandı.

"Kim bu ayı oruçlu geçirirse geçmiş günahları sıfırlanır"

Oruç ibadetinin Müslümanların kurtuluşuna vesile olabilecek en önemli ibadetlerden birisi olduğunu belirten Cevahir, "Peygamber Efendimiz 'Kim inanarak ve sevabını Allah-u Teala'dan umarak ramazan orucunu tutarsa, Allah o kimsenin geçmiş günahlarını bağışlar.' buyurmaktadır. Yani kim bu ayı oruçlu geçirirse geçmiş günahları sıfırlanır." şeklinde konuştu.

"Cennete gidecek ameller kolaylaştırılır, cehenneme gidecek ameller zorlaştırılır"

Ramazan ayının aynı zamanda cennet kapılarının açıldığı, cehennem kapılarının kapandığı, şeytanların zincirlere vurulduğu bir ay olduğunu ve Hazreti Muhammed'in de bu gerçeği hadisiyle dile getirdiğini belirten Cevahir, "Bu ayda 'cennet kapıları açılır' denilmesi; bu ayda cennete gidecek ameller kişiye kolaylaştırılır. 'Cehennem kapıları kapatılır' denilmesi; cehenneme gidecek ameller kişiye zorlaştırılır. Şeytanların zincire vurulması da bu ayda şeytanın üzerimizdeki tesiri azalır. Yani biz bu ayda şeytanın bacağını kıramazsak, şeytana galip gelemezsek diğer aylarda işimiz daha zor demektir. Onun için de bu ay yüce Rabbimizin gökler aleminde manevi operasyon yaptığı aydır. Cennetin kapılarını açıyor, cehennemin kapılarını kapatıyor, şeytanlar zincire vuruluyor." diye konuştu.

"Ramazan ayı Rabbimize daha çok yaklaşma ayıdır"

Ramazan ayının tövbe ve istiğfar ayı da olduğunu belirten Cevahir, "Ramazan ayı Rabbimize daha çok yaklaşma ayıdır. Yine ramazan ayı içerisinde bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi'nin bulunduğu bir aydır. Ramazan ayı kısacası cennetimize vesile olacak, cehennemden kurtulabileceğimiz aylardan birisidir. Onun için peygamber efendimiz bir hadisinde, "Büyük günahlardan kaçınılması halinde, beş vakit namaz, iki cuma ve iki Ramazan aralarında işlenecek günahlara kefârettir.' buyurmaktadır. Yani geçen ramazanı oruçlu geçirmişsek ve bu ramazanda Rabbimiz kısmet eder oruçlu geçirebilirsek iki ramazan arasında işlemiş olduğumuz günahları kefarettir. Bundan dolayı yüce Rabbimizin hem evveli hem ortası hem de sonu rahmet olan hem evveli hem ortası hem de sonu mağfiret olan, hem evveli hem ortası hem de sonu cehennem ateşinden kurtuluş olan ramazan ayını ibadetle, oruçla, namazla teravihle, zikirle geçirmeye çalışalım. Bizlerde ramazan ayının feyiz ve bereketinden istifade etmeli gaflete düşmemeliyiz." dedi. (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)