Uzun yıllar tekstil fabrikalarında çalıştıktan sonra emekli olan Ramazan Topçu, geçinemediği için ayakkabı boyacılığı yaptığını söyledi.

Aslen Konyalı olduğunu ve 40 senedir İstanbul Zeytinburnu’nda ikamet ettiğini ifade eden Ramazan Topçu, uzun yıllar tekstil fabrikalarında çalışıp emekli olduktan sonra, geçinemediği için ayakkabı boyacılığı yaparak evini geçindirmeye çalıştığını söyledi.

Tekstil fabrikasında ütücü olarak çalışıp 8 yıl önce emekli olan Topçu, emekli olduğundan bu yana ayakkabı boyacılığı yaparak evinin ihtiyaçlarını karşılıyor.

Vakit namazlarının çoğunu camide, cemaatle kıldığını söyleyen Ramazan Topçu, tezgâhını bırakacak birilerini bulamayınca da boyacılık yaptığı Çırpıcı Şehir Parkında, yanında taşıdığı namazlığın üzerinde namazlarını eda ediyor.

Belindeki fıtık ve fazla kilolarından dolayı dışarıda farklı bir işte çalışamadığını söyleyen Topçu, “Fabrikada ütücülük yapıyordum. Emekli oldum. Mecburen burada boyacılık yapıyorum. Durumumuz yok, o yüzden çalışıyorum. Vaktimi burada değerlendirerek 3-5 kuruş para kazanıyorum, buna da şükür.” dedi.

“Emekli maaşıyla idare etmeye çalışıyorum”

Emekli maaşı ile idare etmeye çalıştığını ifade eden Topçu “Bunu bulamayanlar da var. Buna da şükürler olsun. Beterin beteri de var. Ya emekli olmasaydım ne yapardım. Kimse insana on lira para vermez. Emekli olduğum için her ay istediğim yerden paramı çekip istediğim yerden alışveriş yapabiliyorum. Bugünümüze şükürler olsun.” diye konuştu.

Biri engelli, 3 çocuk babası olduğunu belirten Topçu “2 kızım bir oğlum var. Büyük kızım evli, oğlum da konuşma engelli. Engelli kadrosu kapsamında bir AVM’ de çalışıyor. Diğer kızım okuyor. Hemşire oldu ama hemşirelik yapmıyor. Devlet kadrosuna yerleşemediği için özel hastanelerde çalışmak istemiyor. Okumaya devam edeceğini söylüyor. Biz de okuması için elimizden gelen yardımı yapıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Emekli olduktan sonra aldığı tazminatıyla hanımıyla beraber hacca gittiğini belirten Topçu, “Emekli olduğumdan bu yana boyacılık yapıyorum. Boş mu durayım? Evde kalıp hanımla kavga mı edeyim? Akşama kadar hem vaktim geçiyor hem de bir iki kişinin ayakkabısını boyuyorum. Bir iki kişiyle sohbet ediyorum.” şeklinde konuştu.

“Gençler iş beğenmiyor”

“Memlekette iş çok ancak insanlarımı 1,5 - 2 milyarı (bin) beğenmiyor” diyen Topçu, şöyle konuştu:

“2 bin lira veriyorlar adam beğenmiyor, çalışmam diyor. Vallahi beni alsalar gider çalışırım ama kilom var diye kimse beni almak istemiyor. Çalışmak ayıp değil ki. İnsan 60-70 yaşına kadar da çalışır. Yahudiler çalışıyor, Almanya da her tarafta adamlar 60-70 yaşına kadar çalışıyorlar. Çalışan demir paslanmaz. Çalışırsa daha sağlıklı olur. Benim gibi burada akşama kadar oturup ekmeğini kazanıyorsa şükretsinler.”

“Kuyruklarda ölen insanları biliyoruz”

Hayatın, şimdilerde geçmişe nazaran çok daha iyi olduğunu belirten Topçu, “Eskiden sokaklarda çöpten geçilmediği günleri biliyoruz. Yağ kuyrukları, tüp ve ekmek kuyruklarını biliyoruz. Biz bunları İstanbul’da yaşadık. Emekliler maaşlarını almak için bankalara gidip kuyrukta beklerken öldükleri günleri biliyoruz. Günlerce suların kesildiği ve susuzluktan dolayı aylarca yıkanamadığımız günleri biliyoruz. Tüm bunlara karşın insanlarımız halen rahatsız. Bunları görmek, şükretmek lazım.” Şeklinde konuştu. (Nizamettin Aşkın- İLKHA)