Dr. Yarar: Organ bağışı, hayat kurtaran bir iyiliktir

Balıkesir Şehir Hastanesi, Organ Nakil Koordinatörü ve Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Volkan Yarar, organ bağışının sadece tıbbi bir işlem değil, aynı zamanda insanlık adına büyük bir iyilik hareketi olduğunu belirtti.
Her yıl 3-9 Kasım tarihleri arasında "Organ ve Doku Bağışı Haftası" olarak kutlanmaktadır. Tedavisi yalnızca organ ve doku nakli ile mümkün olan hastalıklar, bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli sağlık sorunlarından biridir.
Konuyla ilgili Balıkesir Şehir Hastanesi, Organ Nakil Koordinatörü ve Yoğun Bakım Uzmanı Dr. Volkan Yarar, İLKHA muhabirine önemli değerlendirmelerde bulundu.
Yarar, bağışlanan her organın, başka bir insanın hayatını yeniden kazanmasına olanak sağladığını, bu nedenle toplumda organ bağışına yönelik farkındalık oluşturmanın büyük önem taşıdığını söyledi.
"İnancımızdan dolayı ciddi bir şekilde gayret sarf ediyoruz"
Öncelikle Balıkesir halkına bu duyarlılıklarından dolayı Organ Bağış Haftası'nda teşekkür eden Yarar, "Yıllardır Balıkesir Atatürk Şehir Hastanesi organ-doku nakil birimi olarak tüm ekibimizle gerek toplumsal farkındalığı arttırmak için gerekse hastane içinde eğitim ve sempozyumlarla sürekli bu farkındalık sürecini arttırmaya çalıştık. Başarımızın en önemli aşamalarından biri buydu. Ekip olarak çok uyumlu bir ekibiz. Birlikte çalışıyoruz ve kendi içimizde bu işe inancımızdan dolayı çok ciddi bir şekilde gayret sarf ediyoruz. Gerek hastane yönetimimiz, gerekse müdürlüğümüzün de bu konuda katkıları çok önemli. İl müftülüğümüzün, valiliğimizin, müdürlüğümüzün, hastane idaremizin ve toplumumuzun duyarlılığı bu başarımızda yıllardır birinciliğimizin devam etmesine sağlıyor." dedi.
"Türkiye'de bu iş gittikçe önemli hale geliyor"
Türkiye'de tüm organları düşünecek olursak, 30 binin üstünde organ nakli bekleyen hasta olduğunu belirten Yarar, "Bağışlanan her organ, organ bekleyen hastalarımıza can oluyor. Filiz oluyor, canlanıyor. Toprak olup çürüyeceğine, organlarımızı bu hastalarımızı hayata yeniden kazandırmak için çok emek vermek lazım. Türkiye'de de bu iş gittikçe önemli hale geliyor. Herkes, organik koordinatörlerimiz çok büyük emekler veriyor." diye belirtti.
"Acılı aileler, organ bağışıyla başka hayatlara umut oluyor"
Yakınlarını kaybetmiş ailelere bu konuyu açtıklarında, onlar açısından zorlu bir süreç olduğunu söyleyen Yarar, "Ama işin iç yüzünü, boyutunu anladıkları zaman, kendi kaybettikleri yakınlarının organlarının bir başka hayat bulacağını anladıkları zaman zaten çok çabuk kabul ediyorlar. Destek oluyorlar bizlere. Bizim de başarımızın en büyük aşamalarından biri budur. Organ bağışı yapan yakınlarını kaybetmiş aileler, acılı olmalarına rağmen o acılı anlarında bizimle beraber bu iyilik yolunda adım atıyorlar." ifadesini kullandı.
"Organ bağışında Türkiye ve dünya ortalamasında birinci sıradayız"
2024 yılı henüz tamamlanmadığını ifade eden Yarar, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Yüzde 40'ın üstünde bir beyin ölümü tespitine göre, organ-doku bağış oranımız var. Türkiye'de ve dünyada çok yüksek bir rakamdır. Türkiye ortalaması yüzde 10-20 arasındayken, bizim yüzde 45'in üzerinde bir beyin ölümüne oranladığımızda organlarını bağışlayan, kabul eden aile sayısı var." diye konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Psikoteknik değerlendirme sürecine dair önemli açıklamalarda bulunan Psikologlar ve Psikoteknikler Derneği Başkanı Uzman Psikolog Suat Tulukçu, bu sürecin yalnızca bir yasal zorunluluk değil, aynı zamanda trafik güvenliği için hayati bir araç olduğunu vurguladı.
64 yıldır terzi mesleğini severek sürdüren 72 yaşındaki Mardinli terzi ustası Ekrem Ayanoğlu “Çok şükür bu meslekte hiçbir zaman rızık korkusu yaşamadım. İnsan iyi niyetle ve dürüstçe çalıştığında her zaman kazancını alır.” ifadelerini kullandı.
Gazzeli çocukların tatil yapamadığını, beslenemediğini ama kalplerini ve beyinlerini imanla besleyerek, şükrederek şehadete yürüdüklerine dikkat çeken Eğitim-Bir-Sen Malatya 1 No'lu Şube Başkanı Hüseyin Söylemez, İslam dünyasının artık birlik olup harekete geçmeleri gerektiğini belirtti.
Mardin’de hasat sezonunun bitmesiyle saman dönemi başladı. Saman işini yapan gurbetçi işçiler mesleğin zor yanlarını aktardı.