Hem şifa hem de lezzet kaynağı: Soryaz bitkisi

Siirt'te uzun yıllardır şifalı bitkiler satışı yapan Muzaffer Ulu, yüksek dağların sarp kayalıklarında yetişen ve bölgede "Soryaz" olarak bilinen bitkinin hem şifa hem de lezzet kaynağı olduğunu söyledi.
Soryaz, halk arasında böbrek taşı düşürme ve akciğerleri temizleme gibi sağlık faydalarıyla biliniyor. Ayrıca, vitamin ve mineral açısından zengin olması nedeniyle bağışıklık sistemini güçlendirdiği düşünülüyor. Bu özellikleriyle Soryaz, sadece bir bitki değil, adeta bir şifa kaynağı olarak görülüyor.
Mutfakta da geniş bir kullanım alanına sahip olan Soryaz, özellikle yumurtalı kavurma, börek içi ve çeşitli yemeklerde kullanılıyor.
Bu bitkiyi toplarken yaşanan kazalar da gündeme geliyor. Siirt'te soryaz toplarken uçuruma düşen bir kişi hayatını kaybetti. Bu tür olaylar, Soryaz'ın ne kadar değerli olduğunu ve köylülerin bu bitkiyi toplarken ne denli büyük riskler aldığını gösteriyor.
"Bu bitki insanı mıknatıs gibi kendine çekiyor"
Şifalı bitkiler üzerine 1998 yılından bu yana hizmet veren Muzaffer Ulu, Soryaz bitkisinin doğada kendiliğinden yetiştiğini ve bölge halkı tarafından büyük fedakârlıklarla toplandığını söyledi. Ulu, "Köylüler bu bitkiyi toplamak için 50 ila 100 metre yüksekliğindeki kayalıklardan iplerle sarkarak iniyor. Öyle vakalar oldu ki, bu uğurda yaralanan, hatta hayatını kaybedenler bile oldu. Ama düşme korkusu değil, bu bitkiye ulaşma arzusu onları dağlara çıkarıyor.” dedi.
"Ispanağı her yerde bulursun, ama soryazı bulamazsın"
Soryazın tadı ve faydalarıyla ıspanaktan çok daha değerli olduğunu söyleyen Ulu, bu bitkinin hem lezzetli hem de doğal olmasıyla ön plana çıktığını ifade etti. Ulu, "Ispanak her yerde yetişir, gübreyle büyür. Ama soryaz Allah vergisidir. Katkısız, tamamen doğal ve şifa kaynağıdır." diye konuştu.
Soryazın özellikle böreklerde kullanıldığını belirten Ulu, " Çok faydalı bir bitkidir. Hani insanlar börek yaparken içine ıspanak koyar ya... Ispanak her yerde bulunabilir ama Soryaz’ı her yerde bulamazsın. Şimdi derin dondurucular var, al bu bitkiden 5 kilo, koy dolabına. Her gün et, şeker yiyeceğine arada bir bu şifalı bitkileri de tüketmen gerekiyor. İnsan vücudu için çok gerekli bir bitkidir. Biz bu bitkiyi ne şartlarla topluyoruz, insanlar görse bir daha hayatlarında ıspanak yemezler. Zaten batı şehirlerindeki insanlar bu bitkinin farkına varmaya başladı. Yavaş yavaş bu tür faydalı bitkilere yöneliyorlar." ifadelerini kullandı.
"Tarım ürünü olanla dağda yetişen bir olur mu?"
Artan taleple birlikte bazı bölgelerde tarım yoluyla da soryaz üretildiğini belirten Ulu, bu bitkinin doğal olanla karıştırılmaması gerektiğini söyledi. " Soryaz bitkisinin bir de doğal olmayanı var. Genelde Muş tarafından gelir, tarım yoluyla üretilir. Bir de tamamen doğal olan, köylüler tarafından dağların yüksek kesimlerinde toplanan soryaz vardır. Ama tarımla üretilen Soryaz, doğal olanı kadar lezzetli, kokulu değildir. Tarım ürünü olanın sapı beyaz, doğal olanın sapı ise kırmızıdır. Tarımla üretilen daha ucuzdur; doğal olan ise daha pahalıdır." dedi.
"Böbrek taşına iyi gelir, akciğeri temizler"
Soryaz bitkisinin sadece lezzetiyle değil, sağlık açısından da birçok faydası bulunduğunu vurgulayan Muzaffer Ulu, "Böbrek taşlarının düşürülmesine yardımcı olur, akciğerleri temizler. Vücudu arındırır. Doğal olması da onu çok özel kılıyor. Batıdaki insanlar da artık bu tür doğal ürünlere yöneliyor. Eskiden kıymeti bilinmiyordu ama şimdi doğada az bulunur hâle geldi." şeklinde konuştu. (İLKHA)
YASAL UYARI: Yayınlanan yazılı haber, fotoğraf ve videonun tüm hakları İlke Haber Ajansı Basın Yayın San. Tic. A.Ş.'ye aittir. Hiçbir surette haber, fotoğraf ve videonun tamamı veya bir kısmı yazılı sözleşme yapılmadan veya abone olmadan kullanılamaz.
Adana’da düzenlenen Mevlid-i Nebi etkinliği katılımcılar tarafından büyük ilgi görürken Adanalılar, toplumu yozlaştıran, eğlence odaklı festivaller yerine, Peygamber sevgisini ve ümmet bilincini pekiştiren etkinliklerin yapılmasını istedi.
İstanbul'da düzenlenen "Mevlid-i Nebi" programı katılan Lübnan Cemaati İslami Yetkililerinden Suheyp Halef, gerçekleştirilen etkinliğin umut aşıladığını, işgale karşı direnen Gazze halkının mutlaka galip geleceğini söyledi.
Özel Eğitim Öğretmeni Fahrettin Yılmaz, toplumun engelli bireylere karşı önyargılı ve mesafeli tutumunun aileleri olumsuz etkilediğini belirterek, daha anlayışlı ve sevecen bir yaklaşım çağrısı yaparak, "Engellilere uzaylı görmüş gibi değil, insan gibi davranın" ifadesini kullandı.