Başta alternatif geri ödeme kapsamındaki Akciğer kanseri ve MS (Multiple Skleroz) ilaçları olmak üzere tüm ilaç gruplarında yaşanan sıkıntı, hastaları mağdur ederken talebi karşılayamayan eczacılar, ilaç sıkıntısının giderilmesi noktasında kendilerinin de muhatap olarak alınmalarını istiyor.

Pandemi sürecinde başlayan ilaç tedarik sıkıntısı, aradan geçen süreye rağmen hala ediyor. Tüm ilaç gruplarında sıkıntılar yaşandığını, en basit antibiyotikleri, ağrı kesici ateş düşürücü şurupları bile bulamadıklarına dikkat çeken Malatya Eczacılar Odası Başkanı Ebru Sönmez, aylardır bakanlıktan randevu alamadıklarından yakındı.

Konuyla ilgili İLKHA’ya konuşan Ebru Sönmez, Sağlık Bakanı Prof. Dr. Fahrettin Koca’nın eczacıları muhatap almadığı ve kendileriyle görüşmediğinden yakınarak, tüm ilaç gruplarında sıkıntılar yaşandığını ve hastalarla birebir eczacıların muhatap olduğunu belirterek, ilaç sıkıntısının ortadan kalkmasının tek yolunun bakanlığın, eczacılar ile görüşmesi olduğunu dile getirdi.

“Pandemi sürecinde başlayan ilaç sıkıntısı hala devam ediyor”

Malatya Eczacılar Odası Başkanı Ebru Sönmez

Pandemi sürecinde başlayan ilaç sıkıntısının hala devam ettiğine vurgu yapan Sönmez, “Son zamanlarda grip vakaları ciddi oranlarda arttı. Bunların içinde Covid vakaları da var. Ve şu an en büyük sıkıntımız ilaç yoklukları. İlaç yokluklarının sebebi de maalesef, ilaç kuru ila doviz kuru arasındaki ciddi fark. Zammın gelmesiyle ilaçların piyasaya sürüleceği ve sorunların giderileceği söylendi. Biz de heyecanla ilaçların piyasaya sürüleceğini, hastaların sıkıntılarının giderileceğini ve artık hastalarla karşı karşıya kalmaktan kurtulacağımızı ümit ediyorduk ama maalesef ilaç zamlarının üzerinden 2 hafta geçmesine rağmen hala ciddi anlamda ilaç sıkıntısı yaşamaya devam ediyoruz.  Biz şimdiye kadar ilaçlara zam yapılmasını hiç dile getirmedik. Bizim istediğimiz ilaçların karlılıklarının artırılması. Biz önceden örneğin 100 TL’den 20 TL kazanıyorken şu an belki 10-15 TL kazabiliyoruz. Artık bu ilaç sıkıntısında karlılığı da bir kenara bıraktık. Çünkü biz en yakın sağlık danışmanıyız diyoruz ve hastalarımızın ilaca erişiminin sıkıntıda olduğunu söylüyoruz. Önceliğimiz hastalarımızın ilaca en kısa sürede ulaşmasıdır.” dedi.

“Tüm ilaç gruplarında sıkıntılar var, en basit antibiyotikleri, ağrı kesici ateş düşürücü şurupları bile bulamıyoruz!”

Tüm ilaç gruplarında sıkıntı yaşadıklarına dikkat çeken Sönmez, “Grip vakalarında ciddi artışlar var. En basit antibiyotikleri, ağrı kesicileri ateş düşürücü şurupları bile bulamıyoruz! Önceden yüzlü, binli aldığımız ilaçlar, şu anda bize, bir iki tane zor geliyor. Bir oda başkanımız, yoğun bakımda yatan bir hasta için 'Human Albumının' ilacını bulamıyor ve hasta ölümle burun buruna kalmış durumda! Kanser ve kronik hastalıkların ilaçlarını bulmakta sıkıntılar yaşıyoruz. Belki ağrı kesici ilaç için alternatif bulabiliriz ama bir kanser hastası için Albumın yerine kullanılması gereken bir alternatifi yok. Bunun için Sağlık Bakanlığımızın artık buna ciddi bir çözüm önerisi sunması gerekiyor.” diye çağrıda bulundu.

"Aylardır Sağlık Bakanlığından randevu talep ediyoruz ama alamıyoruz”

Sönmez, şöyle devam etti: “Geçenlerde ilaç çözümlerinin sıkıntıları ile alakalı bir toplantı yapıldı ama orada, Türk Eczacılar Birliği, Kooperatiflerimizin temsilcilerinden bir kişi dahi davet edilmemişti. Buna da üzüldüm. İlaçların yokluğuna bir çözün sunulmak isteniyorsa, hastalarımıza ilaçların temini noktasında hızlı çözümler üretilmek isteniyorsa eczacılarla sürekli muhatap olunması ve muhatap alınmaları gerekir. Eczacıların içerisinde olmadığı hiçbir çözüm süreci amacına ulaşamaz! Aylardır Sağlık Bakanlığından randevu talep ediyoruz ama randevu alamıyoruz. Gerçekten ciddi bir sıkıntı var. Bakanlığımız da bunu kabul etti. Eğer ki çözüm isteniyorsa eczacıları karşılarına almak yerine yanlarına almak gerekir ve onlarla irtibat halinde olmaları gerekir. Çünkü tabanın, hastaların sesi eczacılardır. Hastayla karşı karşıya kalan bizleriz. Hastaların ne kadar ilaç sıkıntısı yaşadıklarını biz bire bir biliyoruz. Neyden kaynaklandığını ve ne sıkıntılar yaşandığını da biliyoruz. Aslında Bakanlığımızın işi çok kolay. Eğer bizleri muhatap kabul edip görüşürse, inanın, çözüm hızlı bir şekilde olacaktır. Buradan talebimiz, Türk Eczacılar Birliği yok sayılmasın, eczacılar yok sayılmasın onlarla sürekli irtibat halinde olunsun, o zaman ülkemizde ilaç sıkıntısı yaşanmayacaktır. İkinci talebimiz ilaç kurlarının senede bir defa değil, 3-4 defa güncellenmesi. Üçüncü talebimiz ise yerli ilaç sanayisine artık ciddi önem verilmesi. Çünkü ilaçlarımızın ve etken maddelerimizin çoğu ithal ediliyor. Artık tamamen yerli ilaca geçmemiz gerekmektedir. Bunlar yapıldıktan sonra inanın ilaçlarla ilgili çok ciddi bir sıkıntı yaşayacağımızı düşünmüyorum.”

“Sağlık otoritesinin, üzerine düşeni yapması gerekiyor”

Hastaların ulaşamadıkları ilaçları, kendi aralarında kurdukları gruplarla tedarik etmeye çalıştıklarını kaydeden Sönmez, “Hatta il dışından bile tedarik etmeye çalışıyoruz. Bu konuda üzerimize düşeni yapıyoruz ama sağlık otoritesinin de üzerine düşeni yapması gerekiyor. Bunun için de öncelik, eczacıları muhatap kabul edip kendileriyle görüşme sağlaması olacaktır.” diye konuştu.

“Alternatif geri ödeme kapsamındaki Akciğer kanseri ve MS hastaların kullandığı ilaçlarda firma verdiği sözü tutmadığı için hastalara en az 15 bin TL fark çıkıyor”

Alternatif geri ödeme kapsamındaki ilaçlarda da sıkıntılar yaşandığına dikkat çeken Sönmez, “Bu ilaçları kullananlar, akciğer ile MS (Multiple Skleroz) hastalardır. Bu hastalar ciddi hastalardır ve bir gün bile ilaçlarının dozunun aksamaması gerekiyor. Bu ilaçlarla ilgili yaşadığımız sıkıntı; firma ilacın fiyatını sabitliyoruz, artırmayacağız diye Sağlık Bakanlığına söz veriyor. Ve bilindiği üzere 14-15 aralıkta ilaçlara zam geldi. Bu ilaç grupları 14 Aralık’ta ayrı, 15 Aralık’ta ise ayrı bir zam aldı. Bakanlık firmanın verdiği söz üzerine sabit ödemesini yapıyor ancak firma sözünü tutmayıp ilaç fiyatlarını arttırıyor. Hastanın ödemesi gereken fark en az 15 bin TL çıkıyor. 15 bin TL fark veremeyen hastanın ilacını veremiyoruz. Verirse eczacı, vermezse hasta mağdur oluyor. O kıskaçta kaldık. Akciğer kanseri bir hastanın bir doz ilacını alamamasını hepimiz tahmin edebiliyoruz. MS hastaları bahsettiğimiz ilaçlarını kullanmadığında sinirleri harap oluyor artık yürüyemez duruma geliyorlar. Bu hastaların da bir dozunu bile kaçırmamaları gerekiyor. Malatya’da 5 eczacımız zarar edeceğini bile bile o ilaçları karşılamak zorunda kaldılar. Ama bu ekonomik sıkıntıda eczacımızın üzerine bu yükü yükleyemiyoruz. Bunun içinde bakanlığımızın acil olarak, alternatif geri ödeme kapsamındaki ilaçlarla alakalı firmalarla ciddi bir görüşme sağlayıp bu sıkıntıyı gidermesi gerekiyor. Yoksa hem hastalarımız hem eczacılarımız mağdur olacak.” dedi. (İLKHA)